Bu hafta Türkiye İstatistik Kurumu (TUİK) tarafından nisan ayı konut satış istatistikleri açıklandı. Rakamlara baktığımızda, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 7,6 oranında bir artış söz konusu. Fakat bu rakamı mart ayı rakamı ile kıyaslarsak satışlarda düşüş olduğunu söyleyebiliriz. Mart ayında yaklaşık 128 bin konutun satışı yapılırken, nisan ayında bu rakam yaklaşık 114 bine geriledi. Fakat 2017 yılı başından itibaren konut satışlarının artış eğiliminde olduğu görülüyor. Yabancılara yapılan satışlara baktığımızda ise talep gücünü korumaya devam ediyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından hesaplanan hedonik konut fiyat endeksine baktığımızda ise fiyatların artış yönünde hareket ettiğini görüyoruz. Bu durumu iktisat teorisi tarafından incelersek, fiyatı artan bir malın talebinin azalması beklenir ama Türkiye’de talebin arttığını görüyoruz.

 Neden konut piyasasında fiyatlar artarken talep de artıyor?

Fiyat artışlarının arkasındaki en büyük etkenlerden biri arsa arzının sınırlı olması olabilir. Talep tarafında ise yapılan teşvik ve kampanyalar ön plana çıkıyor. Emlak Konut’un yaptığı kampanyalar sonrası diğer inşaat şirketleri de benzer kampanyalar uygulayarak konut satışını arttıracak teşvikler sağladı. Bu kampanya ile düşük maliyetli ve uzun vadeli ödeme seçeneklerinin olması, peşinat indirimleri gibi teşviklerin sunulması konut fiyatları artsa da konut satışlarını güçlendirdi. Diğer taraftan gayrimenkul sertifikasının ihracının borsada ilk defa gerçekleşmiş olması da önemli bir gelişme olarak karşımıza çıktı. Her ne kadar sadece tek bir proje adına gayrimenkul sertifikası çıkarılsa da ilerleyen süreçte çeşitlendirmenin artması da konut satışlarını olumlu etkileyebilir. Diğer taraftan ülkemizde elinde nakit bulunduran kişilerin konutu uzun vadeli yatırım aracı olarak görmesi de satışları destekliyor.

Konut satışlarının 3’te 1’i kredi ile gerçekleşti

TUİK’in açıkladığı son rakamlara baktığımızda mart ayına göre ipotekli satışların azalması olumlu bir gelişme olarak karşımıza çıkıyor. Ama diğer taraftan da yaklaşık olarak konut satışlarının 3’te 1’nin kredi yöntemiyle gerçekleşmiş olması, halkın satın alma gücünün bu fiyat artış hızını yakalamakta zorlandığının bir göstergesi olabilir.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın