“Büyüme için faizler düşmeli, yatırımların önü açılmalı”
• ASİAD Onursal Başkanı Barış Aydın Aydın, yüksek faizin ülkede üretimi, istihdamı ve ihracatı artırıp ekonomiyi büyütecek olan yatırımlar üzerinde caydırıcı etki yaptığına işaret ederek, “Merkez Bankası faiz düşüşüne öncülük etmeli; bankalar da gönüllü katılıp yatırım artışına, ekonomik büyümeye daha güçlü omuz vermeli” dedi.
• Aydın: “Ekonomimizi şahlandırmak için devletiyle, özel sektörüyle daha fazla çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz, Türkiye’yi küresel lider yapma hedefinden dönüş yok”
Ankara Sanayici ve İşadamları Derneği (ASİAD) Onursal Başkanı Barış Aydın, ekonominin büyüme ivmesini sürdürmesi için faiz indirimi yoluyla yatırımların önünün açılması gerektiğini bildirdi.
2008 yılındaki küresel krizin etkilerinin hala devam etmesine rağmen ülkemizin 27 çeyrektir büyümesini sürdürdüğünü hatırlatan Aydın, 2016 yılının bütününde yüzde 3 gibi bir büyüme oranı beklendiğini ve 2018-2019 yıllarında tekrar yüzde 5 seviyesine ve onun üzerine çıkma hedefinin de yatırımların artması ile gerçekleşeceğine işaret etti.
Barış Aydın yaptığı açıklamada, ekonominin çok yönlü kuşatma ve saldırı altında olduğuna işaret ederken, olumsuzlukların başında ise yatırımları caydıran yüksek faiz düzeyinin geldiğini vurguladı. Aydın, çift haneli düzeylerdeki faizlerin, tüm sektörlerde üretimi, istihdamı ve ihracatı artıracak, ülkeye katma değer üretecek olan yatırımlar üzerinde caydırıcı etki yaptığına vurgu yaparak, yatırımların teşviki için yatırımcıya daha uygun koşullarla ve çok daha fazla kaynak sağlanmasına ihtiyaç olduğunu anlattı.
15 Temmuz hain darbe girişimi ile amaçlarına ulaşamayan odakların, bu alçakça girişimin ardından ülke ekonomisine darbe vurma seferberliğine giriştiğine dikkat çeken Aydın, algı yönetimiyle Türkiye hakkında oluşturulan olumsuz imajın, uluslararası yatırımcı güveni üzerinde de etki yaptığını, sermaye girişlerindeki yavaşlamanın kurları yükselttiğini dile getirdi. Aydın, güveni ve istikrarı hedef alan bu girişimlerin içeride de etkisini gösterdiğini, bu şartlarda reel sektör yatırımları için kaynak kullanımının giderek pahalandığını ve zorlaştığını anlattı. Yüksek finansman maliyetleri yüzünden yatırım eğiliminde ortaya çıkan yavaşlamanın üretime, istihdama ve ihracata da yansıdığını belirten Aydın, yüksek reel faiz sayesinde karlılıklarını katlayan bankacılık kesiminin ise kredi açmada teminat koşullarını da giderek ağırlaştırdıklarını anlattı.
Aydın, TÜİK’in açıkladığı gayrisafi yurtiçi hasıla verilerini şöyle değerlendirdi:
“Küresel krizden bu yana 7 yıldır kesintisiz büyüyen Türkiye ekonomisi bu yılın 3. çeyreğinde yüzde 1,8 küçüldü. Tüketim, yatırım ve ihracattaki azalmanın bunda etkili olduğunu görüyoruz. Yatırımlardaki düşüş ise faizler genel seviyesi ile doğrudan ilgili. Faiz tabii ki piyasa şartlarında oluşur. Fakat piyasada bir çarpıklık var. Enflasyon tek hanede ama faizler çift haneli. Yüksek bir reel faiz var. İlk dokuz ayda bankaların net karı yüzde 55 artışla 29 milyar TL’ye yükseldi. Tamam, bankalarımız kar etsin ama vatan ve millet olarak zor bir dönemden geçtiğimiz bu günlerde biraz da bu yüksek karından fedakarlık etsin ki özel sektör de yeni yatırımları için makul maliyetlerle finansmana erişebilsin. Ekonomimizin dinamizmi için milletçe buna ihtiyacımız var. Çünkü yüksek faiz seviyesi ve finans kesiminin kredilendirmedeki aşırı ihtiyatlı ve ketum tutumu, reel sektörün yatırım maliyetlerini yükseltiyor, kaynağa erişimi zorlaştırıyor, sonuçta onu yeni yatırımlara girişmekten caydırıyor.
“Bankalar da omuz vermeli”
Barış Aydın, yatırımları artırmak, ekonomiyi canlandırmak, yeniden büyümeye geçmek için reel sektör yatırımlarının önünün açılması, bunun için de faizler genel seviyesinin aşağı çekilmesi ile yatırımların maliyetinin düşürülmesine ihtiyaç olduğunu belirtirken, Merkez Bankası’nın bu konuda öncülük etmesi gerektiğini ifade etti. Aydın, “Milletçe topyekûn bir saldırı altında olsak da yılmayacağız, nasıl ki 15 Temmuz’da meydanı bu hainlere bırakmadık, demokrasimize sahip çıktık; şimdi ekonomimize yönelik darbe girişimini de boşa çıkaracağız. Ülkemizin üzerinde oynanan oyunları hep birlikte boşa çıkaracağız. İşadamı, siyasetçisi, Sivil toplum kuruluşu temsilcileri, hep birlikte kenetlenerek, milletçe yekvücut olarak bunun üstesinden geleceğiz. Milli ekonomimizi şahlandırmak için devletiyle, özel sektörüyle ne gerekiyorsa yapmaya, daha fazla çalışmaya, daha çok üretmeye devam edeceğiz. Fakat bankalar da mutlaka bu seferberliğe katılmalı, yatırım artışına, büyümeye omuz vermelidir. Türkiye’yi küresel lider yapma hedefinden dönüş yok. 2023 hedeflerine emin adımlarla yürümeye devam. Şimdi ekonomi için daha fazla çalışma zamanı” dedi.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.