ACE European Group tarafından yapılan bir araştırmaya göre, giderek daha önemli bir rol oynayan teknoloji, çok uluslu genişleme trendi ve global ekonomideki ani gelişmeleri yansıtan, birbirini tetikleyerek hızla değişen riskler, risk yöneticilerini en çok kaygılandıran tehditlerin başında geliyor. Küresel sigorta devi ACE’in Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da 500 şirketin katılımıyla gerçekleştirdiği ACE 2015 Artan Riskler Barometresi’ne göre, risk yöneticilerini en çok kaygılandıran konuların başında sırasıyla teknoloji, tedarik zinciri ve mevzuata dair riskler geliyor. “İlk üç”ü insan riskleri ve jeopolitik riskler takip ediyor.

Şirketler önlem almakta gecikebiliyor

Araştırmaya göre şirketlerin yüzde 43’ü teknoloji risklerinin en önemli riskler olduğunu düşünüyor. Siber saldırılar, veri kayıpları, sistem arızalarından dolayı iş akışının bölünmesi gibi olasılıklar teknoloji risklerinin altında ele alınıyor. Tüm şirketlerin stratejik planlama süreçlerinde çok önemli bir rol oynayan teknoloji, aynı zamanda önümüzdeki iki yıl içinde şirketlerin operasyonlarını finansal olarak en çok etkileyeceği tahmin edilen risk olarak karşımıza çıkıyor, ancak şirketler tehdit kaynaklarıyla ilgili yeterli bilgileri olmadığı için önlem almakta gecikebiliyor. Siber saldırıların sebep olabileceği maddi zarara ve itibar kaybına rağmen, katılımcıların yüzde 23’ü en büyük endişelerinin müşteri bilgilerinin ele geçirilmesi olduğunu söylüyor.

Katılımcıların yüzde 31’ini endişelendiren tedarik zinciri riskleri ise ACE 2015 Artan Riskler Barometresi’nde ikinci sırada yer alıyor. 2013 yılında yapılan araştırmaya katılanların en önemli unsur olarak işaret ettikleri tedarik zinciri riskleri, iki yıl sonra da aynı yerini koruyor. Yurtdışına ve çoğunlukla da gelişmekte olan pazarlara açılan şirketler giderek daha çok sayıda tedarikçi ve ortaklarla işbirliği yapıyor. Tedarik zincirinin gelişmesi şirketlerin büyümesine yardımcı olmakla birlikte ciddi bir risk de oluşturuyor.

Öte yandan, günümüzde şirketlerin doğal felaketlerden dolayı faaliyetlerinin sekteye uğramasından çok itibar kaybı yaşayacakları risklere odaklanıyor olmaları, farklı risklerin birbirlerini tetikleyerek daha büyük bir sorun yarattığını ortaya koyuyor. Katılımcılar, tedarik zinciri riskleri söz konusu olduğunda “etik dışı davranışlar”ın en büyük kaygıları olduğunu belirtirken, katılımcıların yüzde 61’i iş yaptıkları şirketlerin etik ve ticari standartlara uygun hareket ettiklerinden emin olamadıklarını vurguluyor.

Mevzuat ve uyumluluk riskleri yüzde 27 ile listede üçüncü sırada geliyor. Küresel büyüme hedefleyen şirketler için ülkeden ülkeye farklılık gösteren mevzuatlar önemli bir risk. Araştırmada katılımcıların yüzde 56’sının, yöneticilerin sorumlu oldukları pazarlardaki yönetmelikler ve bunlara nasıl uyum sağlayacaklarını bildiklerinden şüphe duyduğunu belirtmesi dikkat çekti. Bununla birlikte her 10 risk yöneticisinden yedisi, mevzuata uyum sağlamak için başka faaliyetler için ayrılan kaynakları kullanmak zorunda kaldıklarını ifade etti.

Türk yöneticileri tedarik zinciri, teknoloji ve jeopolitik riskler kaygılandırıyor

ACE 2015 Artan Riskler Barometresi araştırmasına Türkiye ve Orta Doğu ülkelerinden 52 risk yöneticisi katıldı. Bölgedeki risk yöneticilerinin yanıtları genel olarak Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’dan tüm katılımcıların çizdiği resme benzer bir resim ortaya koydu. Bölgedeki risk yöneticilerini en çok kaygılandıran üç risk sorulduğunda, liste başında %63 oranla teknoloji riskleri geliyor. Türkiye ve Orta Doğu için %56 oranla ikinci sırada tedarik zinciri, üçüncü sırada ise %35 ile jeopolitik riskler geliyor.

ACE European Group Başkanı Andrew Kendrick şöyle konuştu: “Araştırmamız Avrupalı şirketlerin eskisinden farklı, daha karmaşık, daha hızlı gelişen ve değişen yeni risklere maruz kaldığını ortaya koydu. Bu yeni dünyada bütüncül olmayan çözümler sizi yarı yolda bırakır. Etkili bir çözüm üretebilmek için yöneticilerin kararlılık göstermeleri, entegre bir yaklaşım ve tüm şirketin risk yönetimi kültürünü benimsemiş olması gerekiyor. Bu gereklilikler yeni değil ama önemleri giderek artıyor.

Araştırmamızın sonuçları, risk yöneticilerinin sigortayı çözümün temel bir parçası olarak gördüğüne işaret ediyor; ki bu, sigorta sektörü için sevindirici. Ancak bizim risk yöneticilerimize göre de bu durumu sürdürmenin yolu, sektörümüzün geleneksel ve fiziki olmayan riskler üzerine düşünüp çözüm üretmesi ve yatırım yapmasından geçiyor. ACE olarak biz bu mücadeleye hazırız. Gerçek bir iş ortağı gibi davranıp risk yöneticileriyle uzun süreli stratejik ilişkiler çerçevesinde onlara yardım ederek şirketlerinin artan risklere karşı güçlenmesini sağlamayı sürdürüyoruz.”

Araştırmaya katılan risk yöneticilerine göre, şirketlerin yeni risk dalgasıyla başa çıkabilmeleri konusunda sigorta sektörü hayati bir rol oynuyor. Katılımcıların yüzde 82’si teknoloji risklerinin yönetilmesinde sigortaya güvendiklerini belirtirken, yüzde 80’i ise önümüzdeki üç yılda en önemli üç riskin yönetilmesinde sigortanın önemli bir payı olacağını düşünüyor.

Infografik_2015+ACE+Artan+Riskler+Barometresi_12082015_sayfa1

Öte yandan anket, sigorta sektörünün de kendini geliştirmesi gerektiğini gözler önüne seriyor. Risk yöneticilerine göre, fiziki varlıklara gelen zararları kapsayan geleneksel ürünlerin yanı sıra fiziksel olmayan risklerle ilgili daha iyi çözümler üretilmesi gerekiyor. Katılımcıların yüzde 45’i teknoloji risklerini kapsayan teminatların geliştirilmesi gerektiğinin altını çizerken, yüzde 28’i insanlara dair risklerde, diğer bir yüzde 28’i ise tedarik zinciri risklerinde gelişmeler beklediklerini ifade etti.

Infografik_2015+ACE+Artan+Riskler+Barometresi_12082015_sayfa1


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın