Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 7. Türkiye Ticaret ve Sanayi Şurası’nda bölgeler ve konseyler bazında öne çıkan konuların ele alınacağını belirterek, “Çözüm için, icracı ve reformcu anlayışı devam ettirmeliyiz. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, ülkemizde huzur ortamını güçlendirmeliyiz. Küresel risklerin yeniden artmaya başladığı bir dönemdeyiz. Böyle zamanlarda, ayakta kalabilmek için, kendimize daha sağlam bir zemin hazırlamalıyız” dedi.

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu’nun konuşması şöyle:

Sizleri şahsım ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği adına saygıyla selamlıyorum. 7.sini düzenlediğimiz Türkiye Ticaret ve Sanayi Şura’sına hoşgeldiniz. Sizleri Türk özel sektörünün kalbinde ağırlamaktan şeref duyuyoruz.

Sayın Başbakanım,  Odalarımız, Borsalarımız ve Konseylerimiz, kapsamlı bir çalışma yaptılar. Özel sektörün mikro ve makro sorunlarını belirlediler. Sonra da çözüm önerilerini hazırladılar. Sağolsunlar, tüm bunları çok kısa bir süre içinde ve araya ramazan bayramı girmesine rağmen tamamladılar. Her bir Oda/Borsa/Konsey Başkanıma ve Yönetimlerine ayrıca teşekkür ediyorum.

Biz şimdi tüm bu önerileri, ilgili Bakanlıklar ve kamu kurumları bazında tasnif ediyoruz. Bu toplantıdan sonra her birine, kendilerini ilgilendiren konuları göndereceğiz.

Sayın Başbakanım, Belki de Başbakan olarak burada bizimle son defa bulunuyorsunuz. Ama bundan sonra da, hem kalben hem de fiziken, sizin bu camianın yanında olmaya devam edeceğinize, hepimiz yürekten inanıyoruz. Zira Başbakanlık görevini üstlendiğiniz andan itibaren sorunlarımızı, sıkıntılarımızı dinlediniz. Bizlerle istişare ettiniz ve çözüm aradınız. Pek çok reformu hayata geçirdiniz. Bize önderlik yaptınız.

Birlikte çok sayıda yurtdışı temasta bulunduk. Ülkemizin ticaret ve yatırım hacmini geliştirdik. Bu sayede hem tüccar ve sanayicilerimiz kazandı, hem de ülkemiz kazandı. Bugün bizleri bir araya getiren bu platform da, esasında sizin ve hükümetinizin istişareye verdiği önemin bir sonucudur. Buna 2003 yılında başlamıştık.

Sonrasında Hükümetimiz ile Özel sektörümüzü buluşturan bu platform, geleneksel hale geldi. Aslında ülkemizdeki zihniyet değişiminin en güzel örneklerinden birisi de, burasıdır. Eskiden, kamu ile özel sektör birbirini hasım olarak görürdü. Ama şimdi aynı masa etrafında bir araya geliyor, ülkemiz için birlikte çalışıyoruz. Yine hepimizin bizzat yaşadığı ve şahit olduğu bir gerçek daha var.

Başlattığınız reform ve istikrar adımlarıyla, Türkiye ve özel sektörümüz müthiş bir atılım yaptı. Birçok sektörde küresel başarı hikâyeleri yazdık. Bu coğrafyanın en güçlü, en gelişmiş özel sektörü haline geldik. Sadece son 1 senede özel sektörümüz 700 binden fazla istihdam sağladı. 164 milyar lira makine yatırımı yaptı.

Tüm bunları işte bu salonda gördüğünüz insanlar ve temsil ettikleri kitle yaptı. Çünkü bu salondakiler, 81 il 160 ilçede Türk özel sektörünü temsil ediyorlar. Bu salondakiler, tüm Türkiye’de 1,5 milyon müteşebbisi temsil ediyorlar. İşte bu nedenle, bu salonu dolduran, Türk özel sektörünün temsilcisi olan Başkanlarımızı da kutluyor, her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.

Peki sıkıntılarımız yok mu? Tabi ki var. İşte bunları da Arkadaşlarım birazdan sizlere sunacaklar. Bölgeler ve Konseyler bazında öne çıkan konulara değinecekler. Bu alanlarda da çözüm sağlayabilmek için, icracı ve reformcu anlayışı devam ettirmeliyiz. Bunun için de Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra, ülkemizde huzur ortamını güçlendirmeliyiz. Zira küresel risklerin hem iktisadi ve hem de coğrafi olarak yeniden artmaya başladığı bir dönemdeyiz. Böyle zamanlarda, ayakta kalabilmek için, kendimize daha sağlam bir zemin hazırlamalıyız.

Sayın Başbakanım, Bu camia, huzurun ve istikrarın değerini çok iyi bilmektedir. Zira 90’larda yaşanan hepimizin malumu olaylardan dolayı, çok sıkıntılar çektik. Bu nedenle ülkemiz ekonomisinde ve siyasetinde istikrarın ve huzurun devamını arzu ediyoruz. Huzur ve istikrar olsun ki, ekonomide atılım yapmamızı sağlayan reform ateşi yeniden canlansın.

Sizin her ortamda, her platformda bizlere destek vermeniz, bizi cesaretlendiriyor. Tüm yurtdışı görüşmelerinizde Türk özel sektörünü öne çıkarmanız, moral desteği sağlıyor. Biz de, sizin bu desteğinizden güç aldık. Gittiğimiz her ülkeye daha fazla cesaret ve özgüvenle gittik. Yaptığımız her işi, daha iddialı yaptık.

Türkiye bölgesinin en büyük ekonomik gücü haline geldiyse bunda sizin çok büyük emeğiniz var. Bu salonu dolduran müteşebbisler adına, camiam adına ve Türk özel sektörü adına size en içten teşekkürlerimi sunuyorum.

Sayın Başbakanım, biz de Türk özel sektörü olarak, dün olduğu gibi yarın da, ülkemizi daha güçlü, milletimizi daha zengin yapmak için koşacağız. Sosyal sorumluluklarımızı da ihmal etmeyeceğiz. İşte en son Soma felaketinde, tüm Oda/Borsa camiamız kanalıyla özel sektörümüz, tüm Türkiye’den yardım elini uzattı. Dün de, Irak’taki Türkmen ve Gazze’deki Filistin’li kardeşlerimize yönelik yardım tırlarını yola çıkardık. AFAD kanalıyla yardımlar 25 bin mağdur aileye ulaştırılacak.

Ülkemiz, milletimiz, camiamız için çalışmaya devam edeceğiz. Ve inşallah elbirliğiyle ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokacağız. Çünkü biz inanıyoruz ki: Allah hiçbir emeği zayi etmez. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın