6537 Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, 15 Mayıs’ta Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kanunun eki olarak, bölgesel farklılıklar gözetilerek belirlenen il ve ilçelerin yeter gelirli tarımsal arazi büyüklükleri listesi de yayımlandı.

haber5

Tarım arazilerinin miras yoluyla bölünmesinin önüne geçilerek tarımda işletme büyüklüğünün korunması amacıyla çıkartılan Kanun ile toprağın korunması, geliştirilmesi, tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını sağlayacak usul ve esaslar belirleniyor. Kanuna göre, belirlenen asgari büyüklüğe erişmiş tarımsal araziler, bölünemez eşya niteliği kazanacak. Asgari tarımsal arazi büyüklüğü; mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyecek. Bu çerçevede il ve ilçelerin yeter gelirli tarımsal arazi büyüklükleri, bölge farklılıkları göz önünde bulundurularak Kanuna ekli (1) sayılı listede belirlendi. Bakanlık, asgari tarımsal arazi büyüklüklerini günün koşullarına göre arttırabilecek.

Mirasa konu tarımsal arazi ve yeter gelirli tarımsal arazilerde mülkiyetin devri esas olacak. Mirasçılar arasında anlaşma sağlanması halinde, mülkiyeti devir işlemleri mirasın açılmasından itibaren bir yıl içerisinde tamamlanacak. Mirasçılar, tarımsal arazi ve işletmenin mülkiyeti hakkında; bir mirasçıya veya yeter gelirli tarımsal arazi büyüklüklerini karşılaması durumunda birden fazla mirasçıya, Türk Medeni Kanunu’na göre kuracakları aile malları ortaklığına veya kazanç paylı aile malları ortaklığına, mirasçılarının tamamının miras payı oranında hissedarı oldukları Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kuracakları bir limited şirkete ve mülkiyetin üçüncü kişilere devrine karar verebilecek.

Mirasçılar arasında anlaşma sağlanamadığı takdirde, mirasçılar sulh hukuk mahkemesi nezdinde dava açabilecek. Sulh hukuk hakimi, tarımsal arazi veya işletmenin mülkiyetinin; tespit edilen ehil mirasçıya devrine, birden çok ehil mirasçının bulunması halinde öncelikle asgari geçimini bu işletmeden sağlayan mirasçıya, bunun bulunmaması halinde bu mirasçılar arasından en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine, ehil mirasçı olmaması halinde mirasçılar arasından en yüksek bedeli teklif eden mirasçıya devrine karar verebilecek. Tarımsal işletmenin kendisine devrini talep eden mirasçı bulunmadığı takdirde, hakim satışına karar verebilecek.

Kamu kurum ve kuruluşları ile finans kurumları, tarımsal işletme mülkiyetinin belirtilen sürede devredilmediğini bildirmesiyle Bakanlık, mirasçılara 3 aylık süre verecek. Verilen sürede devir olmaması halinde, Bakanlık resen veya bildirim üzerine bu yerlerin istemde bulunan ehil mirasçıya, ehil mirasçı olmaması durumunda en fazla teklifi veren istekli mirasçıya devri, aksi halde üçüncü kişilere satılması için ilgili sulh hukuk mahkemesine dava açabilecek. Tarımsal arazilerin satılması halinde, sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahip olacak.

Bakanlık, gerekli hallerde asgari tarımsal arazi büyüklüğünün altındaki tarımsal arazileri toplulaştırabilecek veya kamulaştırabilecek. Bu suretle oluşturulan araziler; öncelikle toplulaştırma veya kamulaştırma konusu olan arazi maliklerine, bu kişiler satın almadığı takdirde asgari büyüklükte tarım arazisi bulunmayan yöre çiftçilerine Maliye Bakanlığı’nca doğrudan satılacak.

Kanunun yayımı tarihinden itibaren 2 yıl içinde yapılacak devir işlemleri harçlardan müstesna olacak. Bu süre Bakanlar Kurulu tarafından 2 yıl uzatılabilecek.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın