Türkiye’nin 2013 yılını 151 milyar dolar ihracat ile kapattığını, hazır giyimin ise 17,5 milyar dolar ile bu toplam içinde yüzde 11,5 pay aldığını aktaran Tanrıverdi, “Türkiye ihracatının 2012 ile birebir aynı performansı gösterip yerinde saydığı bir dönemde Türk hazır giyim sektörü olarak yaklaşık yüzde 8,5’luk bir büyüme gösterdik. 2014’de 19 milyar dolar ihracat hedefliyoruz. Bu liderlik özelliğimiz bizim için yeni değil. Çeyrek asırdır, ülkemiz ekonomisine ihracatı, dış pazarı öğretiyor, bu alanda önderlik yapıyoruz” dedi.
Konuşmasında son dönemde yaşanan kurdaki rekor yükselişe de değinen Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“1 dolar eşittir 1 TL değerlendirmelerinin yapıldığı günlerde bunun yanlışlığını anlatmaya çalıştık. Ancak çeşitli çevrelerce yanlış anlaşıldık. Kurun değeri olması gereken düzeyde değildi. Döviz üzerinde ciddi bir baskı vardı. Kur gerçek değerinde olsaydı son 3 aydayüzde 20’nin üzerindeki büyük dalgalanma yaşanmazdı. Yüzde 2-3 civarındaki iniş-çıkış ile sınırlı kalırdı.
Kur şu anda da gerçek değerinde değil. Ekonomi yönetiminin uygulayacağı politikaların kuru nereye getireceği bizim için önemli. Kur gerçek değerini bulduktan sonra enflasyon oranında artmalı ki ihracatçı açısından faydalı olsun. İhracatçılar bugün yükselen kurdan dolayı büyük sıkıntı içinde. Her zaman hızlı iniş çıkışların yıkıcı olacağını söyledik. Enflasyon oranında veya zamana yayılarak artsa bugün yaşanan zayiat çok daha az olurdu.
Şu anda ihracatçı dolarda hangi kuru kendine esas alıp neye göre fiyatlandırma yapacağını bilememenin sıkıntısını yaşıyor. Şu anda 2.25’lerde olan kurun 3 ay sonra 2 TL’ye inmeyeceğini kimse garanti edemez. Önümüzdeki en büyük tehlike belirsizlik. Burada Merkez Bankası’nın elindeki bir takım enstrümanları kullanarak belirsizliği azaltmasını bekliyoruz. Dolar kuru yerel seçimlere kadar 2,20-2,30 bandına oturacak gibi gözüküyor.
Öte yandan 2013 sonundaki bu büyük artıştan dolayı iç piyasadaki üreticinin, sanayicinin bilançoları alt üst oldu. Bankalarla yapacakları görüşmelerde ciddi sıkıntılar yaşayacaklar. Bankalar hem bilançolardaki bozulma hem de kırılgan ortam nedeniyle yeni kredi tahsisinde şirketleri çok zorlayacaklar. Umarım bu daha da büyük sıkıntılara neden olmaz. Kur gerçek değerini bulduktan sonra enflasyon oranında artmalı ki ihracatçı, dolayısıyla Türkiye kazanabilsin.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.