Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile tüketicinin açık talebi olmaksızın krediyle ilgili sigorta yaptırılması yasaklandığını belirterek, “Bankaların, kredinin ödenmesi için açılan hesaplardan, sadece kredi ile ilgili işlemler yapılması durumunda tüketicilerden ücret ya da masraf talep etmesi yasaklanmıştır” dedi.
Bakan Yazıcı, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleriyle bir araya geldiği toplantıda, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 28 Kasım 2013’te Resmi Gazete’de yayımlandığını, 28 Mayıs 2014’te de yürürlüğe gireceğini söyledi.
Tüketicilerin haklarının her zamankinden daha dikkatle korunmasına ihtiyaç bulunduğunu belirten Yazıcı, Hükümet olarak tüketicilere yönelik çalışmalarının temel ilkesinin “Bilinçli Tüketici, Basiretli Tacir” olduğunu dile getirdi.
Yeni Kanun ile tüketicileri daha ileri seviyede korumaya yönelik tedbirler alındığını belirten Yazıcı,”Tüketicilerin hak arama yolları kolaylaştırılmış, tüketicinin bilgilendirilmesi konusu ön plana çıkarılmış, bürokrasi azaltılmış, hakkaniyete uygun bir ceza sistemi oluşturulmuştur. Yeni kanun, mevcut düzenlemelerin birçoğunda değişiklik öngörmenin yanı sıra mevcut Kanunda yer almayan yeni düzenlemeleri de getirmektedir” diye konuştu.
Yazıcı, 9 kısım ve 88 maddeden oluşan Kanun’un tüketici sözleşmeleriyle ilgili düzenlemelerin ortak hükümlerine ilişkin şunları söyledi:
“Tüm tüketici sözleşmeleri 12 puntodan küçük olmayacak ve okunabilir düzeyde olacak. Sözleşme şartları tüketici aleyhine değiştirilmeyecek. Tüketiciden, yapılan sözleşmenin dışında, haksız olarak herhangi bir hizmet kalemi adı altında ek bir bedel talep edilemeyeceği bu Kanunla ilk defa düzenlenmektedir. Tüketiciden talep edilecek her türlü ücret ve masrafa ilişkin bilgilerin, sözleşmenin eki olarak tüketiciye ayrıca verilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Bu uygulama da tamamen yeni ve önemlidir. Bankacılık işlemlerinde faiz dışında hangi hizmetlerden ücret, komisyon ve masraf alınacağı hususu, Bakanlığımızın görüşü alınarak BDDK tarafından belirlenecektir. Yapılacak düzenlemeyle Bankaların tüketiciden haksız olarak aldığı ücret ve komisyonların önüne geçilecektir.”
Getirilen yeni bir madde ile yasanın yürürlüğe girmesiyle, kart çıkaran kuruluşların tüketicilere yıllık üyelik aidatı ve benzeri isim altında ücret tahsil etmedikleri bir kredi kartı sunmak zorunda olacaklarını aktaran Yazıcı, böylece kredi kartı aidatına ilişkin yaşanan tartışmaların sona ereceğini ifade etti.
Bu kanunla getirilen bir diğer düzenlemenin Türk Borçlar Kanunu ve Kredi Kartları Kanunu’nda olduğu gibi bu Kanun’la da temerrüt hali de dahil olmak üzere, tüketici işlemlerinde bileşik faiz uygulanmasına son verilmesi olduğunu belirten Yazıcı, katılım bankalarının da bu Kanun’un tüm düzenlemeleri yönünden kapsam içinde olacağını kaydetti.
“Tüketici kredisi ve konut finansmanı sözleşmelerinde tüketiciye yeni haklar tanınıyor”
Yeni Kanun ile cayma hakkı sürelerinin yeniden düzenlendiğini belirten Yazıcı, “İşyeri dışında, yani kapıdan yapılan satışlarda ve mesafeli satışlarda 7 gün, devre tatil sözleşmelerinde ise 10 gün olan cayma süreleri 14 güne çıkarılmıştır. Daha önce uygulamada olmayan bazı alanlarda cayma sürelerini ilk defa uygulamaya koyduk. Bunlar, ön ödemeli konut satışları, tüketici kredisi sözleşmeleri ve finansal hizmetlere ilişkin mesafeli sözleşmelerde 14 günlük cayma süresi ile taksitle satış sözleşmelerinde ise Borçlar Kanunu’na paralel olarak 7 günlük cayma hakkıdır” diye konuştu.
Ayıplı mal ve hizmette tüketiciye sağlanan hakların genişletildiğini anlatan Yazıcı, “Mevcut Kanun’da olduğu gibi, ayıplı mallarda satıcının sorumluluğu taşınır mallarda, malın tesliminden itibaren 2 yıl, taşınmaz mallarda ise 5 yıl olarak belirlenmiştir. Yeni ve önemli bir uygulama; zaman aşımı süresi içerisinde kalmak kaydıyla, ilk 6 ay içinde ortaya çıkan ayıplarda malın ayıplı olmadığını satıcı ispat edecektir. Ayıp, ağır kusur veya hile ile gizlenmişse, zaman aşımı süresinden yararlanılamaz. Sözleşmeden dönmek, ayıp oranında satış bedelinden indirim istemek, ücretsiz onarım, satılanın ayıpsız misli ile değiştirilmesini istemek, tüketicilerimizin kullanacağı seçimlik haklarıdır” ifadelerini kullandı.
Hayati Yazıcı, tüketici kredisi ve konut finansmanı (mortgage) sözleşmelerinde tüketiciye yeni haklar tanındığını belirterek, şöyle devam etti:
“Kredi sözleşmesi imzalanmadan önce, tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirilmesi zorunlu kılınmıştır. Tüketicilere, tüketici kredisi sözleşmesinden 14 gün içinde cayma hakkı getirilmiştir. Tüketicinin açık talebi olmaksızın, krediyle ilgili sigorta yaptırılması yasaklanmıştır. Tüketicinin sigorta yaptırmak istemesi halinde ise istediği sigorta şirketi ile imzaladığı poliçe, kredi veren tarafından kabul edilmek zorunda olacaktır. Bankaların, kredinin ödenmesi için açılan hesaplardan, sadece kredi ile ilgili işlemler yapılması durumunda tüketicilerden ücret ya da masraf talep etmesi yasaklanmıştır. Bu hesabın, tüketicinin aksine yazılı talebi olmaması halinde kredinin ödenmesi ile kapanması zorunlu tutulmuştur.
Tüketicinin açık talimatı olmadan Bankalar, kredi sözleşmesi ile ilişkili bir kredili mevduat sözleşmesi yapamayacaktır. Konut kredisi çeken tüketicilerimizin, bu kredilerini erken ödemeleri durumunda mevcut düzenlemelere göre, ödemek zorunda oldukları yüzde 2’lik erken ödeme tazminatının, kalan vadesi 36 ayı aşmayan kredilerde erken ödenen tutarın yüzde 1’ini geçemeyeceği, düzenlenerek önemli bir adım atılmıştır. Bu, mevcut kanunda var, ancak burada erken ödeme tazminatı oranı düşürülmüştür.”
“Tüketici, 14 gün içinde ön ödemeli konut satış sözleşmesinden cayabilecek”
Kanun’un maketten satış olarak da bilinen “ön ödemeli konut satıları”na ilişkin tüketiciyi daha ileri düzeyde koruyan tedbirler getirdiğini anlatan Yazıcı, “Bu alanda da ilk defa düzenlenen bölümler var. Yapı ruhsatı alınmadan, tüketicilerle ön ödemeli konut satışı sözleşmesi yapılamayacak. Bakanlıkça projedeki devre sayısı ya da projenin toplam bedeli kriterine göre belirlenecek büyüklüğün üzerindeki projeler için bina tamamlama sigortası yaptırılması zorunlu olacak. Böylece bir firmanın binayı tamamlamadan iflas etmesi durumunda sigorta şirketi binayı tamamlayarak tüketiciye teslim edecektir. Tüketici, 14 gün içinde ön ödemeli konut satış sözleşmesinden cayma hakkına sahip olacak” değerlendirmesinde bulundu.
Maketten satışlarda mevcut kanunda 30 ay olan konutun teslim süresinin 36 aya çıkarıldığını belirten Yazıcı, cayma hakkının dışında devir ve teslim tarihine kadar tüketiciye, belli masrafları ve sözleşme bedelinin yüzde 2’sine kadar tazminat ödemek suretiyle sözleşmeden dönme hakkı verildiğini söyledi.
Yazıcı, Bakanlık tarafından verilen Kampanyalı Satış İzin Belgesi’nin kaldırıldığını, bu suretle konut satışlarının devlet garantisinde olduğu yönündeki yanlış izlenimlerin önüne geçildiğini kaydetti.
Mağduriyetlerin en çok yaşandığı işyeri dışında yapılan satışlar (kapıdan satışlar) konusunda yeni tedbirler alındığına işaret eden Yazıcı, “İşyeri dışında satış yapacaklar, mevcut uygulamada olduğu gibi Bakanlıktan ‘yetki belgesi’ almak zorunda olacaktır. İşyeri dışında kurulan sözleşmeler imzalanmadan önce, tüketicilerimizin sözleşme şartları ile ilgili bilgilendirilmesi zorunlu tutulmuştur. Mevcut 7 günlük cayma hakkı süresi 14 güne çıkarılmaktadır. Satıcı ve sağlayıcı, yükümlülüklere aykırı davranırsa tüketici cayma hakkını kullanmak için 14 günlük süreyle bağlı olmayacaktır. Sözleşme tarihi, tüketicinin kendi el yazısıyla yazdırılacak ve sözleşmenin bir örneği tüketiciye verilecektir” şeklinde konuştu.
“Bina Tamamlama Sigortası, ilk defa hukukumuza girdi”
Bakan Yazıcı, internet, telefon, katalog gibi yollarla mesafeli olarak kurulan sözleşmelere ilişkin yeni düzenlemeler yapıldığını ve bu tür satışlarda, mesafeli sözleşme kurulmadan önce tüketicinin sözleşme şartları hakkında bilgilendirileceğini ifade etti.
Mesafeli sipariş edilen ürünler en geç 30 gün içinde tüketiciye teslim edileceğini aktaran Yazıcı, mevcut 7 günlük cayma hakkı süresinin 14 güne çıkarıldığını, satıcı ve sağlayıcı, tüketiciyi cayma hakkı konusunda bilgilendirmezse tüketicinin 14 günlük süreyle bağlı olmayacağını söyledi.
Finansal hizmetlerin mesafeli satışına ilişkin Avrupa Birliği (AB) Yönergesi’nin ilk defa iç hukuka aktarıldığını belirten Yazıcı, bu maddenin de ilk defa Kanun kapsamına alındığını belirtti.
Tüketicilerin her türlü banka hizmeti, kredi, sigorta, bireysel emeklilik, yatırım ve ödeme ile ilgili mesafeli sözleşme kurulmadan önce bilgilendirilmesinin zorunlu tutulduğunu vurgulayan Yazıcı, tüketicilerin, finansal hizmetlere ilişkin sözleşmelerden 14 gün içinde cayabileceklerini kaydetti.
Yazıcı, devre tatil ve devre mülkte tüketicilere yeni haklar getirilildiğini aktararak, şunları kaydetti:
“Devre tatil kavramı anlaşılır hale getirilerek, devre mülkler ve alternatif tatil üyelikleri kapsama dahil edilmiştir. Böylelikle devre mülkler de kanun kapsamına alınmıştır. Sözleşme kurulmadan önce, tüketicilerin sözleşme şartları ile ilgili bilgilendirilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Sözleşme tarihinin tüketicinin kendi el yazısıyla yazılması ve sözleşmenin bir örneğinin tüketiciye verilmesi zorunlu hale getirilmiştir. Devre tatillerde cayma hakkı süresi 10 günden 14 güne çıkarılmıştır. Bakanlıkça projedeki devre sayısı ya da projenin toplam bedeli kriterine göre belirlenecek büyüklüğün üzerindeki projeler için bina tamamlama sigortası yaptırılması zorunluluğu getirilmiştir.
Bina Tamamlama Sigortası, ilk defa bu kanunla birlikte hukukumuza girmiştir. Tüketicilerimizin mağduriyetini engellemesi bakımından son derece önemlidir. Devre tatil amaçlı taşınmazın ön ödemeli satışında devir ve teslim süresi sözleşme tarihinden itibaren 36 ayı geçemeyecektir. Devir ve teslim tarihine kadar tüketiciye, sözleşme bedelinin yüzde 2’sine kadar tazminat ödemek suretiyle sözleşmeden dönme hakkı verilmiştir. Bu madde mevcut kanunda da bulunmaktadır.”
Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı soruları yanıtladı
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, “Tüketiciler, kredi kartlarıyla ilgili bir ücret ödemek istemiyor ya da sürprizle karşılaşmak istemiyorsa yalın dediğimiz kartı alacak diğerini almayacak. Deniyor ki tüketici ne yapacak yalın kartı. Kartta biraz nitelik olması lazım. O uygulamaya giren ve başlatan bankalar var” dedi.
Bakan Yazıcı, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) üyeleriyle bir araya geldiği toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bankaların faiz dışında alacağı ücretler ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) son düzenlemelerine ilişkin sorular üzerine Yazıcı, bankaların faiz dışı gelirlerine ilişkin daha önce herhangi bir düzenlemenin olmadığını bu nedenle konuyla ilgili düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu ve bu düzenlemeyi de yaptıklarını söyledi.
“Tüketici bilinçli, tacir de basiretli olacak” diyen Yazıcı, bankacıların da tacir olduklarına göre sundukları hizmetin karşılığını alacaklarını ifade etti. Yazıcı, “Bu ücreti almayın” diyemeyeceklerini ama sunulan hizmet ile o hizmet için talep edilecek ücretin ölçülü ve hakkaniyete uygun olması gerektiğini vurguladı.
Bankaların faiz dışı gelirle ilgi avukatlık, mali müşavirlik ya da gümrük müşavirlik ücret tarifesi gibi bir çizelgenin olmasının yanlış olacağını düşündüklerini ifade eden Yazıcı, “Ücretlendirilebilecek faiz türlerini BDDK belirlesin, alınacak ücretler de bankalar arası rekabetle belirlensin dedik. Bankalar gizli ya da açık bir şekilde ücret belirleme konusunda bir anlaşma olursa bu konuda da Rekabet Kurumu devreye girer” dedi.
Yazıcı, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 6 ay sonra yürürlüğe gireceğini belirterek, “Diyeceksiniz ki bankalar niye faiz dışı kalemlerden ücret almaya devam ediyor. Yeni kanun yürürlüğe girmedi hala eski kanun yürürlükte. İnşallah 6 ay sonra farklı olacaktır” değerlendirmesini yaptı.
Kredi kartı sunan her finans kuruluşunun hiçbir ücret talep edilmeyecek bir kredi kartını tüketicilere sunması gerektiğini hatırlatan Yazıcı, “Tüketiciler kredi kartlarıyla ilgili bir ücret ödemek istemiyor ya da sürprizle karşılaşmak istemiyorsa yalın dediğimiz kartı alacak diğerini almayacak. Deniyor ki tüketici ne yapacak yalın kartı. Kartta biraz nitelik olması lazım. Cazip bonuslar içermesi lazım. Yalın kartın niteliksel hale gelmesini rekabet ortamı belirleyecek. O uygulamaya giren ve başlatan bankalar var. Hesap ücreti almayacağız diye reklam yapan bankalar var” diye konuştu.
“Sosyal sorumluluk gereği bankalar öğrenci bursları iletisinden ücret almasın”
Gümrük Bakanı Hayati Yazıcı, “Öğrencilere bankalar üzerinden yatırılan özel burslardan hesap işletim ücreti alınıyor. 150 liralık bus için 92 lira hesap işletim ücreti alındı. Bunun alınmaması için neler yapılabilir?” şeklindeki soruya şöyle cevap verdi:
“Öğrencilere Kredi Yurtlar Kurumu’ndan verilen kredilerle ilgili kamu bankamız herhangi bir ücret almıyor. Bu daha önce de bana sorulmuştu. Bu olayı soruşturdum ama böyle bir durum söz konusu değil. Yılda bir defa bile olsa alınan bu ücret çok yüksek. Böyle bir uygulama varsa bunu bana getirin. Herkesin bulunduğu topluma sosyal sorumluluğu vardır. Bu sorumluluğun hiçbir zaman hedeflerin gerisinde kalmaması lazım. O yüzden bankaların da bu alanda sosyal sorumlulukları vardır. Burslar ve benzeri iletileri sağlamak çerçevesinde bankaların ücret almamaları sosyal sorumlulukların gereğidir. Bu konuda belki BDDK bir düzenleme yapabilir ve bize de görüş sorulduğunda bunları ifade edeceğiz, talep edeceğiz. Diyeceğiz ki, öğrenci burslarının bankalar aracılığıyla iletilmesi ya da muhafazasından ücret almayınız ama bu yasada bunlar alınmaz diye talep yapmadık.”
Bakanlığın uzlaşma komisyon tutanaklarının Sayıştay’a gönderilmemesi ile ilgili soru üzerine Yazıcı, “Sayıştay yerindelik denetimi yapamaz. Bunlar siyasilerin sorumluluk alanındadır. Sayıştay uzlaşma komisyonunun raporlarını istedi. Raporları gönderemedik ve gönderemeyişimizin haklı sebepleri var” diye konuştu.
Perakende sektörü hakkındaki düzenlemeye ilişkin de bilgi veren Yazıcı, “Diyeceksiniz ki perakende sektörüyle ilgili düzenleme neden çıkmıyor? Gündem çok yoğun. sadece bir bakanlığımızın tasarılarını Meclis görüşüyor değil. Biz sıraya koyuyoruz. Perakende yasası üzerinde tempolu bir şekilde çalışmalarımız devam ediyor. Bunun ismini değiştirdik. Şimdiki ismi ‘Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı Taslağı.’ Burada hem organize perakende hem de geleneksel perakende sektörü var. Önemli düzenlemeler içeriyor. Hedefimiz, 2014 yılı ilk çeyreğinde bu kanun tasarısını Meclis’ten çıkartabilmek. Bunun için de yoğun bir şekilde çalışıyoruz” iadelerini kullandı.
Bakan Yazıcı, çağrı merkezlerine ulaşmada geçen uzun süreli beklemeler konusundaki sıkıntılara ilişkin olarak da, şunları kaydetti:
“Bunları takip edeceğiz. Sanıyorum bu alana müdahil olmamız gerekiyor. Ama yasa ne ölçüde imkan verir bilemiyorum. Bu alanlar önemli, tüketici hakları açısından bu alan üzerinde duracağız. Kanun bize bir takım haklar veriyor ve bunları kullanacağız.”
Cep telefonlarına gelen istenmeyen mesajlara düzenleme geliyor
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Ramazan Ersoy ise tüketicilerin cep telefonlarına gelen istenmeyen mesajlarla ilgili “Elektronik Ticaret Yasa Tasarısı”nın Meclis gündeminde olduğunu ve tüketicilerin istemediği mesajları engelleyen antispam ile ilgili hükümlerin tasarıda olduğunu söyledi.
Dizilerde ya da programlarda ürün yerleştirmeyle ilgili uygulamadan da bahseden Ersoy, dizilerin başlangıç ve bitiminde ürün yerleştirme şeklinde bir logo geçmesi halinde dizi içinde firma ile ilgili logo ya da reklamın yapılmasının mümkün kılındığını ifade etti.
Ersoy, karşılaştırmalı reklamın da daha önceden yapılamadığını şimdi ise buna imkan tanındığını belirterek, bunun karşı tarafı kötülemeden yapılması gerektiğini vurguladı.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.