Zambak Kültür Kitapları Yayın Yönetmeni Eğitimci-Yazar Mehmet Azim okul fobisi ile ilgili hem anne-babalara, hem de öğretmenlere uyarılarda bulunarak, eğitim öğretim hayatının her aşamasında karşılaşılabilecek okul fobisinin, özellikle ilkokul birinci sınıfa başlayan öğrencilerde ortaya çıktığını belirtti.

Azim, ilkokul birinci sınıfa başlayan bazı öğrencilerde okula gitmekte isteksizlik ve zorlanma görülebildiğini belirterek, bu konuda hem veliler hem öğretmenler hem de rehber öğretmenlerin dikkatli olması gerektiğini ve sorun büyümeden gerekli önlemler alınması gerektiğini söyledi.

Özellikle kaygı bozukluğu olan çocuklarda, okul fobisinin daha sık görüldüğünün altını çizen Azim, bunun temelinde ise biyolojik etkenlerin yer aldığını söyledi.

Azim, okul fobisinin çözümünde profesyonel bir destek alınması gerektiğini aktararak, ailelerin, öğretmenlerin ve okulun olaya olumlu yaklaşımının, problemi azaltacağını ve çözümü hızlandıracağını kaydetti.

Zambak Yayınlarından “okul fobisi” uyarısı

Okulun açıldığı ilk günlerde, okul bahçesinde bazı mutsuz çocukları görülebildiğini, bu öğrencilerin hepsinin okul fobisi olduğu anlamına gelmediğini vurgulayan Azim, “Çocuk başlangıçta, yakınlarının yanında olmasını isteyebilir ama zamanla bu talebinden vazgeçer. Yakınlarının yanında bulunmasını istemesi uzun süreli bir istek ise burada dikkatli olmak gerekir. Okul fobisinde, çocuk günler geçmesine rağmen, annesinin sınıfta veya okulda bulunmasını ister, yanından ayrılmasına izin vermez. Kısa süreli talepleri okul fobisinin dışında tutmak gerekir. Örneğin bir iki haftada sona eren talepler, korkulacak bir durum olmadığını gösterir” değerlendirmesinde bulundu.

Azim, çocuğun başarısında ve hayata en güzel şekilde hazırlanmasında aile takibinin önemli bir yeri olduğunu dile getirerek, “Hem aşırı koruyucu hem de aşırı eleştiren ailelerde büyüyen çocuklarda, yanlış anne-baba tutumuna bağlı olarak okul fobisi gelişebilir. Burada orta bir yol bulmak gerekir” dedi.

Çocuğun, farklı nedenlerden dolayı sık sık anneden ayrı kalmasının, ömür boyu taşınacak etkilere yol açabileceğine işaret eden Azim, “Anneler, zorunlu olmadıkça çocuklarından uzun süre ayrılmamalıdırlar. Ayrı kalma durumlarında, annenin yerini alacak yetkin aile bireylerine ihtiyaç vardır. Onlar, annenin yokluğunu hissettirmemeye çalışmalıdırlar. Okul fobisi olan çocukların çoğunda, anneden ayrılma kaygısının olduğu araştırmalarla belirlenmiştir” ifadelerini kullandı.

“Okul fobisi tedavisinin çözümünde zamanlama çok önemli”

Azim, babalara yönelik de tavsiyelerde bulunarak, aile içinde güven duygusunun gelişmesi için bir diğer nedenin uygun baba modeli olduğunu söyledi.

Çocuğun her zaman babanın varlığını ve yakın ilgisini istediğini kaydeden Azim, “Dolayısıyla iş yoğunluğu, yorgunluk bahanesiyle çocuklardan uzak duran babalar, okul fobisi, başarısızlık, disiplinsizlik gibi birçok sıkıntının oluşmasına zemin hazırlamaktadırlar.  Küçük zihinsel engelleri olmasına rağmen, bazı çocukların, ailenin ilgisi ve yetkililerin hassasiyeti sayesinde normal öğrenciler gibi öğrenebildiğinin birçok örneği vardır.  İlgisiz aileler nedeniyle kaybedilmiş, birçok öğrenciden bahsetmek de mümkündür” şeklinde konuştu.

Öğretmen ilgisinin belirleyici olduğunu da dile getiren Azim, şunları kaydetti:

“Çocuğun, okulda sıcacık bir öğretmen ilgisiyle karşılaşması, fobi riskini azaltacaktır. Daha okulun ilk günlerinde öğretmenin iyi bir gözlem yapması, öğrencileri tanımaya çalışması ve çocuklarla tek tek ilgilenmesi, öğrencilerle öğretmen arasında sıcak ilişkilere vesile olacaktır. İlkokul birinci sınıf seviyesinde fazla verilen ödevler, çocukta başarısızlık duygusu oluşturabilir ve telafi edilemeyecek performans kaybına sebep olabilir.

Okul fobisi tedavisinin çözümünde zamanlama çok önemli. Bunun için öğretmenin, velinin ve diğer paydaşların hassas olması gerek. Problemin erken belirlenmesi çözümü kolaylaştıracaktır. Problemin farkına geç varılması ise çözümü güçleştirecektir. Değişik çözüm yolları ve vesileler bulunarak çocuk mutlaka okula götürülmeli ve alıştırılmalıdır. Çocukta güven duygusu oluştukça, yanında bir yakının bulunması isteğinden zamanla vazgeçecektir.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın