PİYASALAR BİR TÜRLÜ DURULMUYOR
Bütün bu gelişmelerin yarattığı etki ise malum: Türkiye ekonomisiyle ilgili tahmin ve revizyonlar sürekli değişiyor. Dünyada belirsizlik ve beklentiler artınca piyasalar da yön bulmaya çalışıyor. Örneğin, gösterge tahvil faizi tam sakinleşti derken, geçen hafta yapılan Hazine ihalelerinde yeniden yüzde 9’un üzerine çıktı. Ekonomiyle ilgili veriler de karışık geliyor. Örneğin, 2013 yılı büyümesine ilişkin beklenti aşağı yönlü revize edilmişken, haziran ayı sanayi üretiminin beklentilerin üzerinde gelmesi umutları artırdı. Piyasadaki iniş ve çıkışları ve dolayısıyla ekonomideki riskleri yansıtan en önemli gösterge ise CDS spread’leri.
CDS spread’leri, basitçe bir ülkenin toplam riskini gösteren veri olarak tanımlamak mümkün. Bu rakamın yüksek olması risk priminin arttığını, düşük olması ise azaldığını gösteriyor. Örneğin, bu yıl mayıs başında 117 olan bu CDS verisi, 3 Haziran’da 146’ya, 21 Haziran’da 220’ye çıktı. Ancak ardından temmuz başında tekrar geriledi ve 185’e düştü. Risk primimiz dalgalı seyrini halen sürdürüyor. Çünkü 12 Temmuz’da 213’e çıktı, 24 Temmuz’da 188’e indi, 7 Ağustos’ta 214’e yükselirken aradan geçen bir ayı aşkın süreden sonra 12 Ağustos itibariyle hala 214 seviyesinde bulunuyor.
Piyasa analistleri ve ekonomistler, piyasaların eylül ayından itibaren boyutu daha da artacak olan dalgalı bir sürece girdiğini savunuyor. Bunun iki yılı bulabilecek uzun bir süreç olabileceği dile getiriliyor. Ekonomide iyi ve kötü verilerin karışık bir seyir izleyeceğini belirten uzmanlara göre, bu süreçte Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminin politikaları çok önemli olacak. Özellikle beklentilerin yönetimi kritik önemde. Hatta zaman zaman yaşanacak türbülansları önlemek için mikro tedbirler bile gündeme gelebilir. Ekonomistlerin bir önerisi ise, ekonomide önümüzdeki dönemde yaşanabilecek olası sert şoklara karşı alınacak tedbirlerle ilgili olarak kamuoyunun önceden bilgilendirilmesi.
“DALGALARIN ŞİDDETİ AZALTILABİLİR”
İş Yatırım Yurtiçi Piyasalar Müdürü Yasin Demir, Türkiye’nin beş yıllık CDS spread’lerinin not artışının da etkisiyle 120 puanın altına kadar gerilediğini hatırlatıyor. Ancak mayıs ayından itibaren hızla yükselmeye başladığını ve 240 puan seviyesine kadar yükseldikten sonra 210 puan seviyesinde dengelendiğine dikkat çekiyor. Demir’e göre, Türkiye CDS’leri son aylardaki dalgalanmadan en fazla etkilenen enstrüman oldu. Bu dönemde Türk Lirası, en çok değer kaybeden para birimleri arasında yer alırken, bono faizlerindeki yükseliş, özellikle eurobond’larda benzer ülkelere göre makul düzeylerde kaldı. Ancak CDS’lerdeki yükseliş çok belirgin oldu. Ekonomideki dalgalı seyrin ne kadar süreceğinin belli olmadığını belirten Demir, piyasaların sürekli yüksek volatilite göstermeyeceğini, özellikle hızlı düşüşler ve yükselişlerden sonra bir normalleşme süreci geleceğini söylüyor. Ancak Demir’e göre, henüz bir denge seviyesine ulaşıldığını söylemek zor. ABD’de önce tahvil alımlarının son bulması, sonra da piyasada sıkılaştırmanın başlaması süreçleri yaşanacak. Bu süreçte faizlerin ne kadar yükseleceğini ve bunun ne kadar zaman alacağını kestirmek kolay olmayacak. Demir’e göre, Merkez Bankası, kararlı politikalarla enflasyonu kontrol altında tutacak adımları atarsa, gerektiğinde faiz arttırmaktan imtina etmezse bu dalgalanmaların şiddetini azaltmayı başarabilir.
“AKILDIŞI DÖNEM BİTTİ”
Marmara Üniversitesi İngilizce İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu ise, eylül ayından itibaren yönetilmesi daha zor bir döneme girileceğini ve bu dönemde dalgalanmanın sürekli olacağını savunuyor. Bugüne kadar bol para ve düşük faiz politikasının piyasalarda “akıldışı coşkunluk” yarattığını ifade eden Aslanoğlu’na göre, bu durum yerini “rasyonel coşkunluğa” bıraktı. Bu coşkunluğun temel sebebi ise, ABD ekonomisinin uzun bir daralmadan sonra yeniden çıkışa geçmesi. Bir uçağın “take off” (kalkış) ve “land off” (iniş) sırasında yarattığı sarsıntıya dikkat çeken Aslanoğlu, dünya ekonomisinde son dönemde yaşanan sarsıntıyı da buna benzetiyor. Buna karşın ABD ve İngiltere’de sıfır faiz politikasının daha uzun süre devam edeceğini ifade eden Aslanoğlu, bunun Türkiye ekonomisine destek olacağını kaydediyor ve “yeter ki içeriyi bozmayalım” diyor.
“EYLÜLDE ŞİDDET ARTABİLİR”
Bahçeşehir Üniversitesi İİBF Dekanı Prof. Dr. Necip Çakır, Borsa İstanbul’daki yüzde 20’lik düşüşe dikkat çekerek Türkiye’nin bu yıl mayıs ayından itibaren dünyadan negatif ayrıştığını savunuyor. Çakır, TL’deki değer kaybını ise önemsemiyor. Merkez Bankası’nın üst üste iki kez yaptığı 50’şer baz puanlık indirimleri hatırlatan Çakır’a göre, ikinci faiz düşüşü yanlıştı. Bu piyasa dinamiklerine ve beklentilerine bakmadan yapılan hızlı bir indirim oldu. Keza gelişmekte olan ülkelerde faiz seviyesi, enflasyon oranlarından 2 puan fazla iken Türkiye negatif faizi yaşıyor. Dış konjonktürün içerdeki olaylarla birleşmesinin risk algısını arttırdığını öne süren Çakır, “Bundan sonra dalgalanmaya ve şoklara karşı ekonominin ne tepki vereceği ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası’nın tavrına bağlı” diyor. Çakır, ekonomi yönetiminin küresel şoklara karşı içerde ne gibi tedbirler alınacağını şimdiden kamuoyuna açıklaması gerektiğini de savunuyor ve bunun yapılmasının beklentilere olumlu katkı yapacağını dile getiriyor.
Işık Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Ferman ise, dünya piyasalarında yeniden denge bulma süreci ile ABD ile euro bölgesindeki gelişmelere bağlı olarak ekonomideki dalgalı seyrin süreceğini belirtiyor ve eylül ayı ile birlikte dalgalanmaların şiddetinin artabileceğini savunuyor. Ferman’a göre, Merkez Bankası’nın dış şoklara karşı para politikasındaki başarısı, proaktif duruş ve yapılanmaya prim vermesine, yapısal reformların önünü açıp arkasında durmasına ve enflasyona çözüm bulmayı öncelikli politika hedefi olarak benimsemekten uzak düşmemesine bağlı.
Türkiye’nin risk primi artıyor
Tarih CDS spread
01.01.2013 128
10.01.2013 117
21.01.2013 125
31.01.2013 134
01.02.2013 135
11.02.2013 137
20.02.2013 133
28.02.2013 138
01.03.2013 137
11.03.2013 131
22.03.2013 147
29.03.2013 147
01.04.2013 147
12.04.2013 126
26.04.2013 124
01.05.2013 117
13.05.2013 117
23.05.2013 122
31.05.2013 131
03.06.2013 146
14.06.2013 153
21.06.2013 220
28.06.2013 191
01.07.2013 185
12.07.2013 213
24.07.2013 188
31.07.2013 205
01.08.2013 204
02.08.2013 206
05.08.2013 205
06.08.2013 211
07.08.2013 214
08.08.2013 216
09.08.2013 217
12.08.2013 214
Kaynak: Deutsche Bank
Bazı ülkelerin risk primleri
Ülkeler CDS spread
Arjantin 2420
Avusturya 29
Belçika 58
Brezilya 181
Bulgaristan 111
Şili 89
Çin 117
Kolombiya 123
Çek Cumhuriyeti 62
Danimarka 23
Mısır 745
Finlandiya 21
Fransa 65
Almanya 26
Yunanistan (Mart 2012) 23.389
Macaristan 313
Endonezya 213
İrlanda 141
İsrail 115
İtalya 232
Japonya 62
Güney Kore 78
Malezya 117
Meksika 116
Hollanda 46
Norveç 15
Filipinler 117
Polonya 85
Portekiz 440
Romanya 195
Rusya 184
Güney Afrika 229
İspanya 228
İsveç 20
Tayland 117
İngiltere 36
ABD 22
Venezuella 877
Not: 13-14 Temmuz 2013 arasındaki verilerdir.
Kaynak: Deutsche Bank
Para Dergisi
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.