Türk bağcılığına büyük destek

Salkım güvesi ile organik mücadele tarımsal destek kapsamına alındı

Bağlarda salkım güvesi ile mücadelede “Çiftleşmeyi Engelleme Tekniği” tarımsal destekler kapsamına alındı,

Türkiye’de üzüm bağlarının ana zararlısı olan salkım güvesi ile en etkin ve kimyasal ilaç kullanımını sıfıra indiren mücadele yöntemi olan “Çiftleşmeyi Engelleme Tekniği” tarımsal destek kapsamına alındı.

Salkım güvesi ile mücadelede Çiftleşmeyi Engelleme Tekniği’ni kullanan üreticilere 30 TL/dekar destek verilecek.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Osman Öz, destekleme kararını, Türk bağcılığının önünü açacak, üzümlerde ilaç kalıntısı sorunu çözümüne destek olacak, bir karar olarak niteledi.

Öz, “Bu kararı alan Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı büyük bir işe imza attı, sektörümüz adına teşekkür ediyoruz. Bundan sonraki süreçte talebimiz organik tarım üretiminde kullanılan ilaçların konvansiyonel üretimde teşvik kapsamına alınması” diye konuştu.

Üzüm üretimi aşamasında salkım güvesi ile mücadele edilmezse hem kalite hem de ekonomik açıdan çok büyük kayıplar yaşandığına dikkati çeken Öz şöyle konuştu: “Salkım güvesi ile mücadelede gerek uygulama kolaylığı ve yüksek etki, gerekse düşük maliyet nedeniyle ilaçlı mücadele daha fazla üretici tarafından tercih ediliyor. Bu durum bitkisel üretimde çok ciddi ilaç kalıntısı sorunlarına yol açabiliyor, bilinçsiz ilaçlamalardan dolayı gıdalarda biriken ilaç kalıntısı Türkiye ve Dünya’da insan sağlığı, çevre, iç tüketim ve ihracat açısından çok önemli bir tehlike. Doğal bir mücadele yöntemi olan çiftleşmeyi engelleme tekniği bu sorunları sıfıra indiriyor.”

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından, 2012 yılında yapılacak tarımsal desteklemeler, 7 Mayıs 2012 tarih ve 28285 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. İlgili karar kapsamında; Salkım güvesi ile mücadelede Çiftleşmeyi Engelleme Tekniği’ni kullanan üreticilere 30 TL/dekar destek verilecek.

Bitkisel üretimde sorun olan zararlı organizmalara karşı mücadelede kimyasal ilaç kullanımının azaltılması, Çevreye ve İnsana dost, kalıntı riski olmayan Biyolojik ve Biyoteknik mücadele yöntemlerinin yaygınlaştırılmasının büyük önem taşıdığını anlatan Öz, “Ülkemizde, Örtüaltı ve açık alanlarda üretilen pek çok bitkisel üründe desteklenecek olan feromon+tuzak sistemlerinden biri olan çiftleşmeyi engelleme tekniği ilk kez 2002 yılında Ege Bölgesi (Manisa) kurutmalık üzüm bağlarında kullanılmaya başlandı. Hem zararlıya karşı yüksek etkisi ve hem de sezon başında bir kez uygulanmasının getirdiği kullanım kolaylığı nedeniyle 10 yıldır bu bölgede uygulama alanı her geçen gün yaygınlaştı. Bu teknik, aynı alanda üst üste kullanılması durumunda etkisi giderek arttığı için kimyasal ilaç kullanımını sıfıra indirmekte. Salkım güvesi’nin üzümün hasadına yakın dönemde de ortaya çıkması ve mücadele gerektirmesi nedeniyle kimyasal kullanımı yerine Çiftleşmeyi engelleme tekniğinin tercih edilmesi, pestisit kalıntısı sorununu büyük oranda azaltacaktır. Bu tekniğin doğal dengeyi koruyucu olması nedeniyle bağda faydalı böcekler artmakta ve diğer zararlılara karşı daha az ilaçlı mücadeleye gereksinim duyulmaktadır. Sonuç olarak daha az tarım ilacının kullanıldığı bağlarda üzümde yaşanması muhtemel kalıntı sorunlarını azaltması açısından söz konusu mücadele yönteminin kullanılması ve desteklenmesi Türkiye’nin ekonomisi ve Sektör açısından çok büyük önem taşımaktadır” diyerek sözlerine son verdi.

Türkiye  çekirdeksiz kuru üzüm ihracatında dünya lideri

Türkiye çekirdeksiz kuru üzüm üretiminde ve ihracatında dünya lideri konumunda. Türkiye’de, Manisa, İzmir ve Denizli üçgeninde 850 bin dekar alanda bağcılık yapılıyor, 55 bin üretici aile çekirdeksiz kuru üzüm üretiminden geçimini sağlıyor. Çekirdeksiz kuru üzüm ihracatı 2011 yılında 516 milyon 98 bin dolara ulaştı.

Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği verilerine göre çekirdeksiz kuru üzüm ihracatında İngiltere 142 milyon 737 bin dolarlık rakamla ilk sırada yer alırken, Almanya, 96 milyon 144 bin dolarlık ihracatla ikinci, Hollanda 57 milyon 825 bin dolarlık tutarla en fazla çekirdeksiz kuru üzüm ihraç ettiğimiz üçüncü ülke oldu. Türkiye, 2011 yılında 83 ülkeye çekirdeksiz kuru üzüm ihraç etti.