Yaz ayları izin dönemi… İzinler başladı, çalışanlarınız da izinlerini kullanmaya başladı, ancak aynı anda aynı birinde çalışan personeliniz izne ayrılmak istiyor, ne yapacağınızı bilemiyorsunuz? Mert Van Avukatlık ve Danışmanlık bu sorunlara açıklık getiren bir açıklama yaptı:

Ücretli izin, çalışanların verimini artırıcı uygulamadır

Yıllık ücretli izin, çalışanların, çalışma döneminin stresini atmasını ve kişinin yeni çalışma dönemine daha istekle başlamasını sağlayan, 1960 yılında tüm çalışanlara ?hak? olarak sunulan, 1982 Anayasasında vazgeçilemez haklardan sayılıp güvence altına alınan dinlenme süresidir. Ücretli izin, özü itibari ile çalışanların hem günlük hayatındaki hem de çalıştığı yerdeki verimini arttırıcı bir uygulamadır.

Ücretli izin kullanma hakkına ilişkin temel düzenlemeler 4857 sayılı İş kanununun 53. ve 60. Maddeleri arasında düzenlenmiştir. Bu maddelerden faydalanabilmek için: kişinin çalıştığı işyerinin T.C. İş Kanunu?na tabi olması gerekmektedir. Kanuna tabi olmanın şartı da işçi ile işveren arasında bir iş sözleşmesinin kurulması ve iş yerinin kanunun 4.maddesinde belirtilen istisnalar kapsamında olmamasıdır.

Bu şartlara uygun olarak çalışan her personel 1 yıllık çalışması sonunda ücretli izin hakkını kazanır. Hakkı kazanmak için aranılan 1 yıllık süre içine çalışana uygulanan deneme süreleri dahil olup kişinin bu sürede aynı işverene ait işlerde çalışması gerekli ve yeterlidir. Yani 1 yıl içinde birden fazla işverene ait, birden fazla yerde çalışmak veya niteliği gereği mevsimsel ve dönemsel işlerde çalışmak ücretli izin hakkını oluşturmaz. Kişi bu 1 yıl içinde farklı yerlerde çalıştığı günleri dayanak göstererek bu haktan faydalanmayı talep edemez.

Ücretli izin hakkı aynı işverenin işyerinde/ işyerlerinde 1 yıldan 5 yıla kadar çalışan personel için 14 günden, 5 yıldan fazla 15 yıldan az çalışmış personel için 20 günden, 15. yıl dahil ve 15 yıldan daha fazla çalışan personel için 26 günden başlar. Personel bu sürelerden aşağı ücretli izne çıkarılamaz. Ancak iş sözleşmesi ile elbette daha uzun süreli izinler de kararlaştırılabilir. Kuralın istisnası olarak 18 yaşından küçük olan, 50 yaş ve üstünde olan çalışanlar, ne kadar süre kıdemi olursa olsun 20 günden aşağı ücretli yıllık izne çıkarılamaz.

Verilecek ücretli izin için personelin çalıştığı gün sayısına bakılırken; personelin uğradığı kaza nedeniyle gelemediği günler, hastalığı sebebiyle gelemediği gün ve günler, hafta tatili olan günler, kadınlar için doğum öncesi ve sonrası çalışamadığı günler, ulusal bayramlar, çalışanın evlenmesi durumunda verilen 3 günlük izin ve kişinin annesinin, babasının, kardeşinin, eşinin ve çocuğunun ölümünde yaptığı 3 günlük izinlerde kişi çalışmış sayılır. Bu süreler personelin izin süresinden mahsup edilemez. Ayrıca yıllık izne denk gelen ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri iznin içinde sayılmayıp izne eklenir. Eğer çalışan, iznini işyerinin kurulu olduğu şehrin dışında geçirecek ise; bu durumu kanıtlaması şartıyla işveren yolda geçireceği zamanı dikkat alıp çalışana 4 güne kadar ücretsiz ek izin vermekle yükümlüdür.

Bu kısma kadar genel olarak işverenin yükümlülüklerine değinmiş olsak da yıllık ücretli izin için çalışanında üzerine düşen sorumluluklar vardır: Çalışanın izne çıkmak istediği tarihten en geç bir ay önce adının, soyadının, varsa sicil numarasının ve izne çıkmayı düşündüğü tarihin yazılı olduğu belgeyi işverene ya da görevli izin kurulana teslim etmesi gerekir. İzin kurulu çalışanın izne çıkmak için yazılı olarak belirttiği tarihe uymakla yükümlü değildir. Yasal düzenleme uyarınca yıllık iznin kullanılacağı zamanı belirlemek işveren ya da izin kurulunun takdirindedir. Ancak İşverenin ya da izin kurulunun bu hakkını iyi niyetli olarak kullanması gerekir. Yani kendisine yazılı olarak verilen tarihe uymakla yükümlü olmayan izin verme organının, çalışanın anayasayla korunmuş olan dinlenme hakkını mümkün olduğunca çalışanın istediği tarihle paralel olarak ayarlanması gerekir. Buna ilişkin Yargıtay?ın görüşü de şöyledir: ?Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği?nde de belirtildiği üzere yıllık izin kullanılacağı zamanı belirlemek işverenin yönetim hakkı kapsamında kalmaktadır. İşverenin bu hakkının iyi niyet kuralları çerçevesinde kullanılması gerektiği açıktır. Bir başka anlatımla işçinin anayasal temeli olan dinlenme hakkının işyerinin gereklerine uygun biçimde ve mümkün olduğunca işçinin talebi çerçevesinde kullandırılması gerekir. İşverenin bu noktada yönetim hakkını kötüye kullanmasının yasalar karşısında korunmayacağı kabul edilmelidir.?

Öte yandan personelin ücretli izne çıkarılmasının amacı: çalışanın yılın yorgunluğunu, stresini, o çalışma yılının çalışana yaptığı psikolojik baskıyı atmasını sağlamak olduğu için; İzne çıkan personelin izindeyken başka bir işte ücret karşılığı çalışması cezai şarta bağlanmış olup, tespit edildiği takdirde izin süresi için çalışana verilen parayı, çalışan geri ödemekle yükümlenir.

Aynı anda aynı birimde çalışan birden fazla personel izne ayrılmak isterse

Aynı zaman dilimi için, işverenin ihtiyacını duyacağı birden fazla çalışanın izin talebinde bulunması durumunda; izne çıkmak isteyen çalışanların kıdem durumuna ve bir önceki yılda izin kullanılıp kullanılmadığına bakılır. Daha kıdemli olan veya önceki yıl izne çıkmayan kişiye öncelik tanınır.

Değinilmesi gereken başka bir durum ise verilecek olan iznin işveren tarafından bölünemez olduğudur. Nitekim sadece çalışanla işverenin anlaşması koşuluyla ve iznin bir bölümü 10 günden az olmamak üzere verilen ücretli izin bölünebilir.

Çalışanın izne çıkacağı tarih belirlendikten ve çalışana bildirildikten sonra, çalışan izne çıkmadan önce izin süresince verilmesi gereken ücretin ifa edilmesi işveren için yükümlülüktür.Ücretli yıllık izin, günümüz çalıştırılma koşullarında, kamu bünyesinde çalışanlardan çok özel sektörde çalışanlar için büyük bir fayda, büyük bir şarj faktörü ve motivasyon tazeleme aracıdır. Bu sebeple yasaya uygun olarak kullandırılmasına dikkat göstermekte fayda vardır.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın