Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, gazeteci yazar Hrant Dink’in silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmesinden ve yargılama sürecinin kısmen sona ermesinden sonra bazı basın yayın organlarında Trabzon?a dair önyargılı haber ve yorumlar yapıldığını öne sürdü. Özgenç, “Bu çirkin olayla Trabzon’un ismi tekrar gündeme getirilerek şehre mal edilmek istendiği görülüyor. Olayın faili olan kişi veya kişilerin Trabzon doğumlu olması, bu kente karşı ön yargılı olanların yazı yazma iştahını kabartmıştır” diye konuştu. Gazetelerde “Trabzonlu gençler böyle atış talimi yapıyor”, “Trabzon’dan birilerinin kalkıp İstanbul’daki bir gazeteciyi vurması”, “Hrant Dink cinayeti, Trabzon’un Pelitli beldesinden iki çocuğun eseridir” şeklinde ifadeler dillendirilerek Trabzon ön plana çıkarılmak isteniyor, diyen Nurettin Özgenç şunları söyledi:

Trabzon’u karalamak kimseye bir şey kazandırmaz

“Gazeteci Hrant Dink?in öldürülmesinde maksatlı yayınlarla Trabzon halkı işlemiş gibi konuşuldu, yazıldı, çizildi ve hala daha yazılıp konuşuluyor. Esasen olayın olduğu yere bakılacağına faillerinin doğduğu yer gündeme getiriliyor. Trabzon?u karalamak kimseye bir şey kazandırmaz. Bu art niyetli yazıların arkasında Trabzon düşmanlığı vardır. Bu olay Trabzon halkına kesinlikle mal edilemez, edilmemelidir de. Zira gazeteci yazar Hrant Dink’in silahlı saldırı sonucu öldürülmesine Trabzon’da tepki gösterilmiş ve Dink’e yapılan saldırıyı siyasi partiler, kanaat önderleri ve sivil toplum örgütleri sert bir dille kınamışlardı.

Hrant Dink?in öldürülmesi ve bunu yapan kişi veya kişilerin Trabzon doğumlu olması, topyekûn bir şehre yüklenemez, bu tür münferit olaylar Trabzon?la etiketlenmemeli. Böyle bir yanlış düşünceyi hiçbir şehrimiz hak etmiyor. Nasıl ki; Susurluk’ta meydana gelen kaza için Mercedes’in menşeine bakılıp  Almanya gündeme getirilmiyorsa bu olayı gerçekleştirenlerin nüfus kaydına bakılarak Trabzon gündeme getirilmemelidir. Susurluk kazasında araç değil içindekiler tartışılmıştır. Hrant Dink hadisesinde de tetiği çeken değil çektirenler konuşulmalı. Stratejik olarak önemli bir coğrafi konumda olan ilimizin, medeniyet kenti olan şehrimizin, ülkemizde ciddi ihtiyacı karşılayan Trabzon’un, tüm bölgeye gelir sağlamasına rağmen haksızlığa uğraması kabul edilemez. Trabzon, Türkiye?nin her zaman yüz akı olmuş bir şehirdir. Trabzonlu binlerce insan Türkiye?nin yüz akıdır, yüzü ak olacak işlere imza atmaktadırlar. Farklı konumda mevkilerde ve sektörlerde yer alan önemli sayıda Trabzonlu siyasetçiler, akademisyenler, bürokratlar ve işadamları vardır. Bu insanlar ülkenin gelişmesi ve kabuk değiştirmesi yönünde önemli görevler üstlenmişlerdir.

Şu bilinmelidir ki Trabzon huzur bakımından en güvenilir illerin başını çekmektedir. Asla kabul edilemez olan bu vahim olay birilerini sevindirmiş olabilir ancak Trabzonluları derinden üzmüştür. Bu vaka üzerinden şehrimize karşı yürütülen karalama kampanyaları Trabzon için büyük bir haksızlık olmuştur. Oysa Trabzon ilimiz, farklı din, dil ve kültürlerin, 550 yılı aşkın bir zamandan beri barış, kardeşlik ve hoşgörü içinde yaşadığı bir kültür ve medeniyet şehridir.

Nitekim Trabzon halkı tüm dünyaya, böylesine negatif bir olayın, toplumsal bir bakış açısını yansıtmadığını göstermiş, herhangi ortak bir çalışma olmaksızın farklı kesimlerden binlerce insan bu vahim olayı kınamıştır. Temennimiz bundan sonra yapılacak yayınların  sağduyu üzerine olmasıdır.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın