T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, 2024 ortalarından itibaren küresel talebin artışa geçeceğini dile getirerek, bu durumun Türkiye’nin ihracatına olumlu etki yapacağını söyledi. Turkuvaz Medya Grubu tarafından düzenlenen, Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi Konya’da bulunan Taş Bina Kültür Sanat Binası’nda T.C. Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın katılımıyla tamamlandı. Bakan Bolat katıldığı özel oturumda, Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör ve A Para Yayın Koordinatörü ve A Haber Ekonomi Müdürü Özlem Doğaner’in sorularını yanıtladı.
Bakan Bolat, Türkiye’nin mal ve hizmet ihracatında oldukça iyi gittiğini belirterek, yıla iyi başlanmasa da temmuz ayından itibaren çıkışın başladığını dile getirdi. Bolat, dünyada geçen yılın ortalarında başlayan küresel talep daralmasının etkisinin yanı sıra büyük deprem felaketinin ihracata olumsuz yansıdığını kaydederek, deprem nedeniyle ilk 8 ayda 6 milyar dolar ihracat kaybı olduğunu söyledi. Buna rağmen yılın ilk dokuz ayında ihracatta geçen yılın tamamıyla kafa kafaya gelindiğini vurgulayan Bakan Bolat şöyle devam etti:
“Mal ihracatında temmuz, ağustos ve eylülde tarihin en iyi aylık verilerine ulaştık. Hizmet ihracatında da ilk 9 ayda yüzde 14’lük artışımız var. 63 milyar dolara ulaştık yıl sonunda hedef 100 milyar doları aşmak. Ekim ihracatını gün gün takip ediyoruz ve geçen yılın aynı ayına göre yüzde 4,5 artıdayız. Dış ticaret açısında altın ve otomotiv ithalatındaki artıştan kaynaklı yüksek açık verdik. Enerji ithalatındaki tasarrufumuzu da altın ve otomotiv ithalatındaki artıştan kaybettik. Sonuçta yılı 255 milyar dolar ihracatla kapatacağız. Yıl başında ise hedefimizi 265 milyar olarak belirlemiştik. Her ne kadar az önce bahsettiğim konular nedeniyle hedefimizin 10 milyar dolar altında gibi olsak da hizmet ihracatıyla birlikte bu yıl en az 355 milyar dolarlık döviz gelirimiz olacak.”
Küresel talep 2024 ortalarında hızlanacak
Güçlü doların ithalattaki dolar ağırlığı nedeniyle dış ticareti olumsuz etkilediğini söyleyen Bolat, Euro/dolar paritesinin 1,10 seviyelerinde olmasının Türkiye ticareti için iyi bir seviye olduğunu dile getirdi. Avrupa’da yaşanan daralmanın talebi büyük ölçüde durdurduğunu ifade eden Bolat, “Ama biz ümitliyiz. Hiçbir zaman ekonomiler hep kötüye gitmez. Bir yatay seyir olur, sonra yön değiştirir. Ben 2024 yılının ortalarında küresel talebin hızlanacağını düşünüyorum. Bu da ihracata olumlu etki yapacaktır” dedi.
Tam üyelik müzakerelerinin yakın vadede başlamasını beklemiyorum
Türkiye’nin Avrupa Birliği ile sürecinin 60 yılı aştığını ve bu süreçte birçok sözlerin verilip anlaşmalar yapıldığını anlatan Bakan Bolat, ancak AB tarafının hiçbir sözünü yerine getirmediğini dile getirdi. Bolat, şunları söyledi:
“Eğer AB’de politik irade olsaydı bu işler başarılırdı. AB-Türkiye ticaretinde çok dengeli bir yapı var ve biz onların 7’nci dış ticaret partneriyiz. Gözden çıkarılabilecek bir ülke değiliz. Brüksel’de yaptığımız toplantıda tüm bunları anlattık. Son seçimlerden sonra AB tarafından Türkiye ile ekonomi ve ticari ilişkileri geliştirme arzusu olduğunu görüyoruz. Vize sorununda kolaylaştırmaya yönelik çalışmalara başladıklarını ifade ettiler. Taşımacılık limitleri konusunda sorunlu ülkeler için tavsiyeleri oldu. Türkiye ile ilişkileri yumuşatma iradesi görüyoruz. Gazze’de yaşananlara karşı İslam dünyasının haklı tepkisi ve onların vurdumduymaz çifte standartlı politikaları yeni siyasi gerginliklere yol açmadığı takdirde siyasi ve ekonomi düzleminde çalışma için AB ile ilişki başladı. Ama biz Gümrük Birliği’nin sorunlarının çözülmesini istiyoruz. Hizmet sektörünün önünün açılmasını istiyoruz. Tam üyelik müzakerelerinin hızlandırılacağı ya da başlayacağı gibi bir gelişmeyi yakın vadede beklemiyorum. İsveç protokolü olumlu katkı yapar ama ne kadar yapar göreceğiz.”
Suudi Arabistan ile STA imzalama niyeti var
İhracatta kendisinden önceki bakanlar döneminde koyulan hedef ve stratejilerin takipçisi olduklarını söyleyen Bakan Bolat, uzak ülkeler, Afrika ve İslam ülkelerine yönelik çalışmaların sürdüğünü belirtti. İslam ülkeleriyle son dönemde yapılan serbest ticaret anlaşmaları kapsamında Birleşik Arap Emirlikleri anlaşmasının yürürlüğe girdiğini belirten Bolat, Katar ile STA’nın yılsonuna kadar Meclis’ten onay çıkarsa devreye gireceğini, Suudi Arabistan’ın ise STA yapma niyeti olduğunu vurguladı. Bakan Bolat, Uzak Doğu ülkeleriyle de planları olduğunu, ancak temkinli olduklarını kaydetti. E-ihracatın artırılmasına ilişkin çok önemli adımlar attıklarını ve toplam ihracat içindeki payını 2028 sonunda yüzde 10’a çıkarmayı hedeflediklerini kaydeden Bakan Bolat, “8 Kasım’da Türkiye e-ihracat Zirvesi yapacağız. Zirveyi Ticaret Bakanlığı düzenliyor. Ayrıca Türkiye e-ihracat platformunu hazırladık. Özel sektörün iki çatı kuruluşuyla görüşüyoruz ve ortak şirket kurulumuyla beraber platformu devreye alıp yol gösterici olacağız. Desteklerin içine e-Turquality’yi de aldık” dedi.
Vize muafiyeti hakkımızın sonuna kadar peşindeyiz
Bakan Bolat, gelişmiş ülkelerin gümrük engelleri veya teknik engellerle gelişmekte olan ülkelerin pazardan pay kapmasını engellediğini, engelleyemediği durumlarda da devreye vizenin girdiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Bir gerçek daha var. Batı dünyasında 90’da komünizm yıkıldıktan sonra kökten dincilikle mücadele adı altında İslam düşmanlığı siyasetçiler ve medyacılar eliyle yayıldı. Vize engelleri de daha çok İslam ülkeleri vatandaşlarına çıkarılıyor. Eğer AB iddia ettiği gibi bir hukuk devleti ise ve uluslararası kurallar çerçevesinde bizim 1 Aralık 1986’da vize serbestisini kazanmamız gerekirdi. 2016’da Göç ve Vize Protokolü imzalandı, kriterler yerine getirilirse serbestlik sağlanacaktı. Buna da uymadılar. Suriye ve diğer Afrika’dan yoğun göç yükünü Türkiye çekti, orada da sözlerini tutmadılar. Biz ihracatçıya yeşil pasaport uygulaması başlattık. 36 bin ihracatçıda yeşil pasaport var. Ama haklarımızın takipçisiyiz asla vize muafiyeti hakkımızdan vazgeçmedik, sonuna kadar peşindeyiz. Göç ve vize protokolünün de peşindeyiz. AB yetkilileriyle yumuşama döneminde bu konuyu ısrarla gündeme getiriyoruz. 8 Kasım’da genişleme raporunu bekliyoruz. Aralıktaki zirvede de AB ülkeleri liderleri rapordaki bilgilere göre Türkiye ile nasıl bir yol haritası izleyeceklerine karar verecekler.”
1 Kasım’da yönetmelik uygulamaya giriyor
Gıda perakendecileriyle görüşmeleri sonunda indirimlerin başladığını daha fazlasının da olmasını istediklerini söyleyen Bakan Bolat, enflasyonu tek haneye düşürme hedefinin olduğunu ve OVP’de 2026 yılında bu hedefe ulaşmanın amaçlandığını kaydetti. Bolat, şöyle devam etti:
“Hükümetimiz göreve başladıktan sonra bakanlık olarak sektörlerde düzenleyici denetleyici yetkimizi etkin kullanmaya başladık. Önce otomotiv ve emlak piyasası ile başladık. 31 Ağustos’ta önemli yönetmelik çıkardık ve bu yönetmelik 1 Kasım’da devreye giriyor. Emlak ve oto satışlarında sahte isimlerle, fake hesaplarla fiyatları yükseltmek için yapılan işlemlere ağır cezalar getirdik, ilan siteleri de bu cezalardan sorumlu olacaklar. Emlak ve otomotivde işler yoluna girince perakendecilerle konuştuk. Başta gıda olmak üzere tekstil, giyim, mobilya perakendecileriyle bir araya geldik. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında siz de elinizi taşın altına koyun, fiyat indirimleri çağrısında bulunun dedik. Tüm sektörlere bu çağrımıza olumlu cevap verdiler.
İndirim yapan firmalar bakanlık web sitesinde
Bakanlık olarak şunu da yaptık, indirimi yaptığını söyleyen firmaların eski fiyatlarını yeni indirimli fiyatlarını inceledik. İndirim yapanları Ticaret Bakanlığı web sitesinde yayınladık. Vatandaşlar firmaları görebilirler. Bilinçli tüketim yoluyla fiyat indirimlerini sağlayabiliriz. Tüccarlar da kazançlı çıkacaklar. Mobilyacılarla da görüştük ve yılsonuna kadar zam yapmama kararlarını tebliğ ettiler. Tekstil ve konfeksiyondan da aksiyon bekliyoruz. Vatandaşlar memnun. Şu anda ücret artışı almadılar, ama tüketici güveni eylül ayında 71’e yükseldi. Temmuz ve ağustosta bu rakam 68’e düşmüştü. Ekimde 74,6’ya çıktı. Endeks, piyasalarda istikrarın oluşması, fiyat düşüşlerinin olması ve buna bağlı olarak tüketim yapma güveni oluştuğu için yükseliyor. Bu da yaptığımız çalışmaların olumlu karşılandığını gösteren veridir.”
İş dünyası örgütlerinin ve STK’ların indirim çağrılarına olumlu yanıt verdiğini kaydeden Bakan Bolat, “Kaçış yolu yok, bu indirim kampanyasına girmeyen kaybeder, tüketici onları siler. Fiyatlar düşerken ben indirim yapmıyorum isteyen alsın istemeyen almasın diyen, basiretli bir tüccar değildir. En büyük patron müşteridir. Müşterinin arzusunu, isteğini karşılayamayan piyasadan silinir” dedi. Enflasyonu etkileyen tek kalemin gıda olmadığını, 3 Kasım’da açıklanacak verilerden indirimlerin etkilerini takip edeceklerini söyleyen Bakan Bolat, tüketicinin bu çalışmalardan olumlu etkilendiğini belirtti.
Kurallara uymayana kapatma cezası gelecek
Bakan Bolat, torba yasaya kurallara uymayanların cezalarını artıracak maddeler eklediklerini söyleyerek “Torba yasa hazırlanıyor, biz de hazırlıklarımızı yaptık cezaları artırıyoruz. Ama kapatma cezası da gelecek. Her sektörün kanunlara uygun olarak çalışılması gerekiyor. Bu kural ve yönetmeliklere aykırı davranan otomatikman cezasını alacak. Aynı aykırılık birden fazla tekrarlanırsa da kapatma gelecek” dedi.
İsrail Hamas çatışmalarından ticaretin etkilenmemesinin mümkün olmadığını söyleyen Bolat, şöyle konuştu:
“Şu an değerlendirme yapmak için erken, hadisenin ne kadar uzayacağına bağlı. İnsan olarak, tarihi, dini, kültürel bağları olan ülke olarak akan kanın bir an önce durması için var gücümüzle çalışıyoruz. Cumhurbaşkanımız mesaisini bu konuya harcıyor. Gazze’nin korunması uluslararası koruma altına alınması sivil halkın korunması çok önemli. Batı dünyası her zaman olduğu gibi bu olayda da sınıfta kaldı. İnsanlık gereği, uluslararası hukuk gereği bir politika izleyemediler, yine taraf tutuyorlar. Bizim tarafımız ülke olarak millet olarak belli, Filistin davasının yanındayız. Başkenti doğu Kudüs olan Gazze ve Batı Şeria’yı kapsayacak şekilde olması politikamıza aynen devam edeceğiz. Tüm İslam ülkelerini bu konuda birleştirmeye, diğer ülkelerin de katılmasını sağlamaya çalışıyoruz.”
Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi’ne güçlü sponsor desteği
Türkiye İhracat Seferberliği Zirvesi’nin ana sponsorluğunu Halkbank, Türk Telekom ve Ziraat Bankası üstlenirken, destek sponsor ise Papara oldu.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.