Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, Meclis komisyonunda yaptığı sunumda, büyümeden ödün vermeden de dezenflasyonun sağlanabileceğini belirtirken, akaryakıt fiyatlarının enflasyonda risk unsuru olmayı sürdüreceğini duyurdu.

Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan, Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda sunum yaptı. Erkan’ın sunumundan öne çıkanlar ise şöyle oldu:

“Fiyat istikrarı temel amacımız doğrultusunda tüm araçlarımızı kararlılıkla kullanmaya devam edeceğiz.

Parasal sıkılaştırmayı makro ihtiyati çerçevedeki sadeleştirme ile birlikte yürüterek, hem parasal aktarım mekanizmasının güçlenmesini, hem de attığımız adımların makro finansal istikrarı pekiştirmesini hedefliyoruz.

Beklentileri yeniden çıpalayacak, ekonomideki güven ve öngörülebilirliği artıracak para politikasını sabırla uygulamaya yönelik kararlılığımızı attığımız adımlarla gösteriyoruz.

Büyümeden ödün vermeden de dezenflasyon sağlanabilir. Parasal sıkılaştırma sürecimizin ve güçlü bir eğilim gösteren rezerv birikiminin etkilerinin döviz kuru istikrarını desteklediğini görmekteyiz.

Petrol fiyatlarındaki artış ve enflasyon beklentilerinde süregelen bozulma enflasyonda ilave yukarı yönlü baskı oluşturmaktadır, bu unsurlar enflasyonun yıl sonunda enflasyon raporundaki tahmin aralığının üst sınıra yakın seyredeceğine işaret etmektedir.

Akaryakıt fiyatları enflasyonda risk unsuru olmayı sürdürecektir. Fiyat istikrarı amacımız doğrultusunda tüm araçlarımızı kararlılıkla kullanıyoruz ve kullanmaya devam edeceğiz.

Deprem nedeniyle ortaya çıkan finansman ihtiyacı ve artan kamu harcamalarını dengelemek amacıyla temmuz ayıyla birlikte kamu gelirlerini destekleyici tedbirler açıklanmıştır. Bu tedbirler, vergi artışlarının yanı sıra yönetilen fiyatlardaki güncellemeleri de içermektedir.

Son dönemde vergi ayarlamalarının enflasyondaki artış üzerinde kısa vadede etkisi olmuştur. Potansiyel etkinin çoğu fiyatlara yansımış olsa da sanayiye yönelik elektrik ve doğal gaz artışları gibi devam eden gelişmeler üretim maliyetleri kanalıyla yıllık enflasyonun artışına katkı sunmaya devam edecektir.

Miktarsal sıkılaştırma ile toplamda 700 milyar lira likidite sterilize edilmiştir. Parasal sıkılaştırma adımlarımızın birikimli etkileri ile ana eğilimi düşürerek, dezenflasyonu 2024 yılında Enflasyon Raporu’ndaki patika ile uyumlu şekilde tesis etmekte kararlıyız.

Aylık enflasyon ana eğilimi Eylül’de yavaşlamaya başladı. Para politikası tepkimizi, enflasyonun ana eğilimini düşürmeye odaklı olarak, veriye ve etki analizlerine dayanarak veriyoruz.

Kur korumalı mevduat bakiyesi gerilerken rezervlerde de artış sağlanması, KKM’den ve döviz mevduattan TL’ye geçiş stratejisinin başarıyla ilerlediğine ve TL’ye arzu edilen sağlıklı geçişin başladığına işaret etmektedir.

İç talepteki aşırılık birçok kanalda enflasyonu artırmaktadır, dolayısıyla iç talepteki dengesizliğin giderilmesi dezenflasyon süreci için bir ön koşuldur.

2023 yılının ilk 6 ayında bireysel krediler, kredi kartlarında %70’i, taşıt kredilerinde ise yüzde 68’i aşan oranlarda yükselmiştir, bireysel krediler toplamda %40 artarak 2 trilyon liranın üstüne çıkmıştır.

Seçici kredi sınırlaması adımlarının neticesinde temmuz ayında kredilerin yeni sınırlarla uyumlu bir büyüme eğilimine girdiği görülmektedir, bu kapsamda bireysel kredilerde büyüme eğiliminin yavaşladığı izlenmektedir.

Eylül ayı itibarıyla 4 haftalık büyüme momentleri, toplam bireysel kredilerde aylık yüzde 3, taşıt kredilerinde ise aylık yüzde 0,5 bölgesinde seyretmektedir.

Haziran ayından bugüne süregelen parasal sıkılaştırma sürecinin etkilerini belirgin şekilde 2024 yılında görmeye başlayacağız, bu nedenle 2024 yılını dezenflasyon dönemi olarak tanımlıyoruz. Fiyat istikrarını tesis etmekte kararlıyız, toplumsal refaha azami katkıyı sağlayabilmek için bütün ekibimizle gece-gündüz, özverili bir şekilde çalışıyoruz.

Enflasyonda geçici bir yükseliş gerçekleşmektedir, bu süreçte 2024 yılında dezenflasyonun sürdürülebilir bir şekilde sağlanmasını sağlayacak zemini dikkatle ve özenle oluşturuyoruz. Dezenflasyon süreci dönemine girildiğinde, göreli fiyatlarda geçici düzeltmeler, yerini kur istikrarı, iyileşen cari denge, mali disiplin, sermaye akımlarında kalıcı güçlenme ve artan rezervlere bırakacaktır.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın