AB-ABD arasında Çin çeliğini hedef alan ticaret planı

ABD ve Avrupa Birliği, Çin’den ve diğer ülkelerden gelen fazla çelik üretimini hedefleyen yeni gümrük vergileri getirecek ve Trump dönemi ticaret anlaşmazlığını geride bırakacak bir anlaşma üzerinde çalışıyor.

Bloomberg’in haberine göre, vergiler öncelikle Çin’den piyasa dışı uygulamalardan yararlanan ithalatlara odaklanacak. Hedeflenebilecek diğer ülkeler de dahil olmak üzere tedbirlerin kapsamı ve vergilerin düzeyi ise halen tartışılıyor. Ayrıca bu görüşmelerin gelecekte diğer ulusların da anlaşmaya katılması için bir çerçeve sağlaması bekleniyor.

Anlaşma, AB ve Biden yönetiminin 2021’den bu yana müzakere ettiği Sürdürülebilir Çelik ve Alüminyuma İlişkin Küresel Düzenlemenin (GSA) bir parçası olacak. Görüşmelerde, Başkan Donald Trump’ın Avrupa’dan metal ithalatına ulusal güvenliği öne sürerek gümrük vergisi uygulamasıyla başlayan anlaşmazlığın çözülmesi amaçlanıyor.

2018’den beri karşılıklı yüzde 25 vergi uygulanıyor

ABD, 2018’den bu yana ithalata AB’den çelik ithalatına 25’lik bir vergi uyguluyor ve AB, kendi koruma önlemleri kapsamında bir dizi çelik ithalatına yaklaşık olarak aynı düzeyde vergi uyguluyor.

İki taraf 2021’de birbirlerinin mallarına yönelik cezai tedbirleri durdurma ve anlaşmazlığa 31 Ekim’e kadar kalıcı bir çözüm bulmak konusunda mutabakata varmıştı.

Görüşülen anlaşma, kaynaklardan birine göre muhtemelen geçici bir anlaşma olacak çünkü karbon yoğun ithalatın vergilendirilmesinin de aralarında olduğu genel düzenlemedeki tüm önemli konuları içermeyecek.

ABD Ticaret Temsilciliği Ofisi anlaşmayla ilgili yorum yapmaktan kaçınırken Avrupa Komisyonu sözcüsü, her iki tarafın da son tarihten önce bir çözüm bulmaya kararlı olduğunu söyledi. Sözcü, herhangi bir anlaşmanın Dünya Ticaret Örgütü kuralları da dahil olmak üzere iki tarafın uluslararası yükümlülüklerine uygun olması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Avrupa Komisyonu Ticaretten Sorumlu Başkan Yardımcısı Valdis Dombrovskis Çarşamba günü yaptığı açıklamada, komisyonun “ABD ile hem siyasi hem de uzman düzeyinde yoğun bir ilişki içinde olduğunu ve bu küresel sürdürülebilir anlaşmanın sonuçlandırılması üzerinde çalıştığını” söyledi. Yetkili, son tarihe kadar bir anlaşmanın “hala ulaşılabilir” olduğunu da sözlerine ekledi.

Bu yıl bağlayıcı bir anlaşma sağlanması mümkün görünmüyor

GSA’nın diğer yönleriyle ilgili müzakereler iki tarafın pozisyonlarının birbirinden çok uzak olduğunu ortaya koyarken bu da kapsamlı ve yasal olarak bağlayıcı bir anlaşmanın bu yıl sonuçlanmasının pek mümkün olmadığı anlamına geliyor.

Kaynaklar müzekelerin hedefinin ABD Başkanı Joe Biden ile Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen arasında Ekim ayı sonlarında yapılması planlanan ABD-AB zirvesi için zamanında ileriye dönük bir anlaşmaya varılması olduğunu söyledi.

Öte yandan Brüksel’in kısıtlamaların kaldırılması yönündeki talebine rağmen, daha geniş düzenlemeye ilişkin görüşmelerin devam ettiği dönemde, Avrupa’nın metal ithalatını hedef alan mevcut kota anlaşmalarının yürürlükte kalacağı belirtildi.

Çelik ve alüminyum anlaşmalarının bir parçası olarak ABD, yüksek karbon emisyonları ve küresel çelik kapasitesi fazlalığıyla üretilen çeliği vurmak için ortak gümrük vergileri teklif ederken, düzenlemenin standartlarını karşılayan katılımcılarına ayrıcalıklı erişime izin verdi.

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün verilerine göre Çin, açık ara dünyanın en büyük çelik üreticisi konumunda ve küresel ham çelik üretiminin yarısından fazlasını karşılıyor.

Kirli çeliğin vergilendirilmesi

Kaynaklar, kirli çeliğin vergilendirilmesine ilişkin teknik bir anlaşmanın yakın zamanda olası olmadığından, seçeneklerden birinin iki tarafın daha sonraki bir tarihte uygulanacak temel ilkeler üzerinde siyasi bir anlaşmaya varması olduğunun altını çiziyor.

Bir kaynak zorluklardan birinin, ABD’nin henüz karbon emisyonlarını fiyatlandıracak bir metodolojiye sahip olmaması ve ülke içinde kendi firmalarına uygulayacağı bir sisteme sahip olmaması olduğunu belirtti. AB, herhangi bir ortak eylemin keyfi sayılabileceğinden ve Brüksel için kırmızı çizgi olan uluslararası ticaret kurallarına aykırı olabileceğinden endişe ediyor.

AB’nin, bir iç ticaret sistemi ve blok dışında üretilen karbon yoğun mallara eşdeğer bir fiyat uygulayan karbon sınırı düzenleme mekanizması aracılığıyla halihazırda bu tür araçları mevcut.

ABD şu anda çelik ve alüminyum endüstrilerindeki emsiyon yoğunluğuna ilişkin bir araştırma yürütürken, AB hangi üçüncü ülke sistemlerinin kendi sistemlerine eşdeğer sayılabileceğini belirlemeye çalışıyor.

İki süreç, uzun vadede GSA kapsamında iki ortağın tedbirleri arasında daha fazla uyum sağlanmasına yol açabilir ancak her iki uygulama da sonbahara kadar tamamlanmayacak.

Kaynaklar, iki tarafın da AB-ABD zirvesi için kritik bir maden anlaşmasını zamanında sonuçlandırmaya çalıştığını ancak bu görüşmelerin, anlaşmaların yasal dayanağı da dahil olmak üzere ABD’nin bir dizi talebinin ardından sekteye uğradığını söyledi. .Maden anlaşması, Avrupalı ​​şirketlerin Biden’ın Enflasyonu Azaltma Yasasındaki sübvansiyonların sağladığı bazı avantajlara erişmesine olanak sağlamak için gerekiyor.