ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> Merkez Bankası, Türk lirası mevduat/katılım fonu oranının toplam mevduatın %50’sinin altında olması durumunda bankalardan aldığı yabancı para zorunlu karşılık komisyon oranını %3’ten %8’e yükseltiyor. Buna göre;

·        Oranın %50-%60 olması durumunda bankalar için komisyon oranı %3 olacak, %60’ın üzerinde orana sahip olanlardan komisyon alınmayacaktır.

·        Yeni oranlar, hesaplama tarihi olan 23 Aralık’tan itibaren geçerli olacaktır.

Lira mevduatını artırmayı hedefleyen bu hareket, merkez bankasının “liralaştırma” stratejisine uygun. Merkez Bankası, politika faizini Ağustos 2020’den sonra ilk defa tek haneye indirdikten sonra referans verilmiş olan ek tedbirlerin de hemen takip eder şekilde geldiği görülmektedir. Bu tip makro ihtiyati tedbirler çerçevesinde bankalardaki mevduat ağırlığının TL’ye döndürülmesi amaçlanmaktadır. Bunun bir kısmı da dövizden TL’ye bozum şeklinde gerçekleşecektir. Bankalar buna yönlendirilirken, TL mevduat ağırlığını artıramayanlara ekstra komisyon uygulanacak ve bu sadece %50 eşiği için, %60 eşiği için de uygulanacak.

Bankacılık sektörü TL, YP mevduat ve politika faizi karşılaştırması… Kaynak: BDDK, TCMB, Tera Yatırım

Bankalar Eylül ayından itibaren genel olarak %50 TL mevduat oranına yaklaşmıştı. BDDK Eylül verileri TL mevduat ağırlığını sektör geneli için %48,3, özel bankalar için %46,5 ve kamu bankaları için %53,4 olarak vermektedir. Daha yüksek frekanslı haftalık verilerde ise hem BDDK, hem de TCMB’nin “Haftalık Para ve Banka İstatistikleri” sektör genelinde %49,5 TL mevduat oranına işaret etmektedir. Bankalar son zamanlarda mudi kaçırmamak için TL mevduata yüksek faizler vermeye başladı. Muhtemelen mevduat kaçırmamak ve ZK komisyon cezasına konu olmamak için özel teklifler, oranlar, getiriler ile daha yüksek mevduat maliyetleri oluşturabilirler. TCMB’nin ağırlıklı ortalama mevduat faizleri verileri 18 Kasım haftası itibariyle 3 aylık TL mevduat oranlarını %20,69 olarak vermektedir. Eylül ayında %18’lerde olan ortalama mevduat faizleri, muhtemelen yeni açılan yüksek faizli hesapların etkisiyle yükselmiş görünmektedir.

Bankalar mudi kaçırmamak için mevduat faizlerini artırırken, normalde mecburen kredileri de daha yüksek faizden vermek durumundadır. Ticari kredi faizleri ve piyasa faizlerinin son makro ihtiyati düzenlemeler nezdinde düşüşü sağlandı. Ağırlıklı ortalama ticari kredi faizleri TCMB verilerine göre 18 Kasım haftası itibariyle %15,91 seviyesine gelmiş durumda. Bireysel kredilerin aynı verilere göre ortalamada %30,72 olmasına rağmen, bireysel kredilerin azaltılması ve ticari kredi çıkışının zorlanması bu mevduat yarışı ortamında bankaların kredi/mevduat spreadini olumsuz etkiler. Stoklarda çok düşük faizli bonoların da olacağını düşünecek olursak, faiz indirimlerinin pozitif etkilerinden çok toksik etkilerini görme olasılığımız var. Buna sebep olan unsur da bilanço dengesini sağlamayı zorlaştıracak çok fazla yan tedbir gelmesi ve bono yükümlülükleri kaynaklı faiz asimetrisi riskidir.

Sonuç olarak; PPK metninde de anlaşıldığı üzere Merkez Bankası politika aracı olarak bu tip makro ihtiyati tedbirleri kullanarak kompleks politika karışımında ilerlemeye devam edecek. Özellikle çelişkili amaçlara sahip olan bu düzenlemeleri bankacılık sistemi için açıkça olumsuz buluyoruz.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın