Geçtiğimiz hafta ABD Gayri Safi Yurtiçi Hasılası’nın üçüncü çeyrekte reel bazda yüzde 2,6’lık artışla hala güçlü olduğunun ve en son temel Kişisel Tüketim Harcamaları endeksinin yüzde 5’in üzerinde olduğunun açıklanmasıyla birlikte, Federal Rezerv’in enflasyona karşı sürdürdüğü mücadele henüz sona ermiş değil.
Bu durum, bu haftaki Federal Açık Piyasa Komitesi toplantısının ardından faiz oranlarında önemli bir artış daha göreceğimizin neredeyse kesin olduğu anlamına geliyor olsa da uzun vadede tünelin ucunda hafif bir ışık belirmiş olabilir.
Değişken ticaret ve stok dalgalanmalarını kapsamayan özel yurtiçi alıcıların nihai satışları 3. çeyrekte sadece yüzde 0,1 oranında artarak artan faiz oranlarının talebi zayıflatmaya başladığına dair küçük bir kanıt sundu.
Stoklar ve doların güçlü seyri nedeniyle ekonomideki harcamaların dördüncü çeyrekte de artmaya devam edeceğini öngörülse de, ABD’de yaklaşmakta olan tatil sezonu genellikle yeni yılda harcamaların azalmasına neden oluyor. Azalan tasarruf oranları da bu eğilimi hızlandıracak. ABD’deki ara seçimler yaklaşırken, siyasi reklamcılıktaki beklenen artışın tüketici duyarlılığı üzerinde daha büyük bir baskı yaratması bekleniyor. Ekonominin önümüzdeki yıl vites değiştireceğini ve kısıtlayıcı para politikasının devam edeceği yeni bir düşük büyüme dönemine girileceğini tahmin ediyoruz.
Bu arada zincir üzerinde, Merkezi Olmayan Finans (DeFi) protokollerinin değerinde keskin düşüşler yaşanırken ve kripto kışı, merkezi olmayan kredilendirmeyi dondururken, yakınlaştırma yapıldığında kripto için genel tablo o kadar da iç karartıcı görünmüyor. Bitcoin ve Ether son üç ayda hisse senedi endekslerinden çok daha iyi bir performans sergiledi, faiz artışları ve jeopolitik belirsizliğe rağmen Nasdaq100’den çok daha iyi bir şekilde ayakta kaldı. Yılbaşından bugüne kadar BTC’nin negatif yüzde 56 ve ETH’nin negatif yüzde 59’luk getirisi, Meta’nın yüzde 71 ve Snap’in yüzde 80 oranında gerilediği teknoloji hisselerinin performansından belirgin ölçüde daha iyidir.
Gerçekten de Ekim ayının ortalarında, Bitcoin ve hisse senedi endeksleri arasındaki korelasyonun Ocak ayının ilk haftasından bu yana en düşük seviyeye indiğini ve bir noktada sıfıra ulaşarak bu iki varlık arasında istatistiksel bir ilişki bulunmadığını gözlemledik. (Korelasyon o zamandan bu yana gelir sezonunun hız kazanmasıyla birlikte tekrar artmıştır) Bu nedenle, kripto para birimlerinin performansının ekonomik sonuçlardan ve ekonomik tahminlerden etkilenmekle birlikte, belki de kimilerinin öngördüğü ölçüde etkilenmemiş olduğu açık bir şekilde görülmektedir.
Bu haftanın Bitfinex Alpha’sında, Öğrenme Bölümümüzde stabilcoinlerin değişken piyasalarda nasıl bir istikrar kaynağı olmaya devam ettiğini ve özellikle USDt’nin değerini nasıl kararlı bir şekilde korumaya devam ettiğini de keşfediyoruz. Kış mevsimini sadece elinizde tutarak (hodling) atlatmak istiyorsanız, size kripto kredilendirme ve hisselendirme (staking) hizmetlerinin nasıl bir kazanç kaynağı sunduğunu da aktarıyoruz.
Haber bölümümüzde, eşler arası (P2P) sohbet ve video uygulaması olan Keet.io’da ödemelerin etkinleştirilmesi ve hisse senedi ihraç eden kuruluşların P2P kredi tokenleri oluşturmasına olanak tanıyan bir P2P kredi sistemi olan Pear Credit’in piyasaya sürülmesi de dahil olmak üzere hafta boyunca duyurulan önemli yenilikleri tekrar gözden geçiriyoruz. Ayı piyasası (düşüş eğilimindeki piyasa) belirgin bir şekilde inşa aşamasındadır.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.