ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> Merkez Bankası’nın birkaç aydır süregelen ve muhtemelen böyle de devam edecek olan eylemsizliği ve bunun bir sonucu olarak da devamı artan bir enflasyon konsepti vardır. Bu kapsamda da bizim genel beklentimiz enflasyondaki durumun kritik olmaya devam etmesi, yükselişin birkaç ay daha ön planda olması ve Temmuz enflasyonunun da %80 bandını aşarak zirve yenilemesidir. Merkez bankasının ana politika kolundaki hareketsizliği fiyatları kontrolsüz tuttuğundan, Türkiye’nin tüketici fiyat enflasyonunun Temmuz ayında %81,3’e yükselmesini bekliyoruz.
Merkez bankası nezdinde enflasyonun durdurulması için yeni bir politika hamlesini tetiklemesi mümkün görünmüyor. 2022’nin başından bu yana politika faiz oranı %14’te kalırken, enflasyona göre düzeltilmiş politika faizi %-64,6 oranında. Temmuz ayında da beklenen enflasyon artışı ve buna karşı para politikasının kullanılmaması neticesinde negatif reel faiz etkisi daha da derinleşecek ve başlıca gelişen piyasalar arasında en düşük olmayı sürdürecektir. Enflasyon Temmuz ayında bizim beklediğimiz doğrultuda gelirse enflasyona göre düzetilmiş faiz oranını da -67,3% seviyesine götürecektir.
Cari TÜFE oranı, TCMB politika faizi ve enflasyon hedefi karşılaştırması… Kaynak: Bloomberg, TCMB, TÜİK
Türkiye’de tüketici fiyat enflasyonu Haziran’da %78,6 ile 24 yılın en yüksek seviyesi olan hedefin neredeyse 16 katına ulaştı. Siyasi otorite ve ekonomi yönetimi büyüme destekli politikalar üretilmesi yönünde daha da düşük faiz oranlarını gerekli görmektedir. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın da bu büyüme perspektifini destekleyici gevşek para politikasını sürdüreceğini düşünüyor, artan enflasyon karşısında faiz oranlarını sıkılaştırmasını beklemiyoruz.
Başlıca enflasyon göstergeleri karşılaştırması… Kaynak: TÜİK, Bloomberg
Mevcut dinamikler, ekonomik yapı, ithalat maliyetleri, geniş politika uygulamaları ve enflasyonun durağanlığı gibi hususlar nedeniyle enflasyonun yukarı yönlü risklerini önümüze koyuyoruz. Merkez bankasının önümüzdeki Ağustos toplantısında faiz oranlarını artırmasını beklemiyoruz. Enflasyonla mücadelede makroihtiyati tedbirler, döviz kurlarındaki artışı telafi edecek TL bazlı finansal ürünler, dövize karşı düzenlemeler ve fiyat kontrol mekanizmaları benimsenmektedir. Fiyatların hanehalkı bütçelerini aşındırdığı ve ekonomide yetersiz talep şoklarına neden olduğu koşullar ağırlık kazanmaktadır. Böyle bir ortamda yüksek enflasyon ve düşük büyüme hikayesi Türkiye için geçerli olabilir. Sabit olmayan beklentiler ve zayıflayan liranın fiyatları daha da beslemesiyle, enflasyonun 3Ç22’de, Enflasyon Raporu sunumunda belirtilen patika çerçevesinde %85 yakınlarında sene içi zirve oluşturmasını (muhtemelen Eylül ayında) ve yılı %73’te bitirmesini bekliyoruz.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.