ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) ve IHS Markit’in açıkladığı verilere göre; Şubat ayında imalat PMI 50,5 seviyesinden 50,4 seviyesine geriledi. Son açıklanan veriler, üreticilerin mevcut fiyat ve tedarik konjonktüründe zorlanmaya başladığını ortaya koyarken, üretim halen genişleme bölgesinde kalsa da piyasalardaki belirsizlik itibariyle yavaşlama devam ediyor. Üretimdeki zayıflıkta, aynı zamanda sektörel anlamda doğalgaz ve elektrik zamlarının etkisi ve kısmi dönemsel kesintiler faaliyet anlamında yavaşlamaya işaret edebilir. Üretimdeki aksaklıklarda son dönemdeki küresel siyasi risk dengesi, tedarik zincirleri ve girdi maliyetleri etkenleri izlenmektedir. PMI, Haziran 2020’den beri Mayıs 2021 hariç olmak üzere (kapanma etkisi) 50 baz değeri üzerinde büyüme bölgesinde kalmaktadır.
PMI verisinin ayrıntılarına bakacak olursak; enerji kesintileri ve zayıf talep koşulları üretimin yavaşlamasında etkili oldu. İhracattaki büyümeye rağmen toplam yeni siparişler ivme kaybetti. Bunda piyasalardaki belirsizlik ve fiyat artışları etkili olmuştur. Piyasa konjonktüründeki belirsizlik ve yükselen enflasyonist etkiler müşterilerin talebini azaltırken, yurtdışı talepte henüz dış jeopolitik dengelerin yansıması görülmediğinden ihracat destekleyici pozisyondadır. Birikmiş işlerdeki artışla birlikte firmalar mevcut siparişlere yetişmek için istihdam artırmayı sürdürdü. Enflasyon tarafındaki yoğun baskı, sektörün en çok zorlayıcı etkenlerinin başında gelmektedir. Hammadde, enerji ve ulaştırma fiyatlarındaki ve ücretlerdeki artışların etkisiyle girdi maliyetleri artmaya devam etti. Firmaların üretim maliyetleri artarken, TL’nin değer kaybının etkileri de satış fiyatları ve üretim maliyetlerinin önemli ölçüde artmasına neden olmuştur.
PMI Üretim Endeksi… Kaynak: TÜİK, İstanbul Sanayi Odası, IHS Markit, Bloomberg
Büyüme açısından; cari PMI verilerinde üretim artışının devam etmesi, aktivitenin güçlü bölgede kalması, kapasite kullanımında son aylarda pandemi öncesi seviyelere erişilmesi ve önceki dönemden devreden siparişler etkisi olumlu ayrıntılardır. Buna karşılık, özellikle dünyadaki büyüme ivmesini etkileyebilecek etkenlere baktığımızda ileriye dönük aşağı yönlü risk birikimi bulunmaktadır. Tedarik zinciri ağından dolayı girdi teminindeki azalma Avrupa ve küresel PMI’lara yavaşlama şeklinde yansımaktadır. Bunun yanı sıra, özellikle dış talebin önemli bir dışsallığı olarak da Rusya – Ukrayna savaşının yansımaları önümüzdeki dönemde ihracat ve küresel ekonomik aktivite tarafında olumsuz etkilerin olacağını gösteriyor. Yurtdışı siparişlerin mevcut konjonktürden olumsuz etkilendiği bir ortamda, ihracatın büyüme üzerindeki katkısının azalacağını düşünüyoruz. Dış talepten gelecek olumsuz etkenlere ek olarak, mevcut jeopolitik kriz ortamından turizmin de etkilenmesini ve cari denge, büyüme denkleminde olumsuz etkiler getirmesini bekleriz.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.