TEPAV Araştırmacısı İrem Kızılca tarafından hazırlanan “21.Yüzyıl’da Sanayi Politikalarının Nasıl Kullanılabileceğine Bir Örnek: Güney Kore ve iPad” başlıklı değerlendirme notu yayımlandı.
Not’ta, son 50 yılda ekonomik kalkınma için başarılı örneklerden olan Güney Kore’nin bu başarısının sanayi politikası ve yenilikçi yaklaşımı sayesinde güçlenerek sürdüğüne işaret edildi. Dünyada birçok ülkede ithal ikameci politikalar zamanla terk edilirken Güney Kore tecrübesinin benzer yaklaşımların yerel endüstrilerin gelişimi için kısa süreli de olsa kullanılabilirliğini gösterdiği vurgulanan çalışmada, bu çerçevede ülkenin tablet bilgisayar piyasasındaki gelişmelere işaret edildi. Not’ta Güney Kore’nin bu alandaki değişime ve pazar talebine tepkisiz kalmayarak Apple firmasının ürünü iPad’in piyasaya girişini 8 ay geciktirdiği ve ülkenin bu süreçte kendi teknolojisini geliştirerek hem iç hem de dış piyasada rekabet gücü ile pazar kazandığı kaydedildi.
iPad’in piyasaya girişini 8 ay geciktirdi
Çalışmada, tablet bilgisayarların öne çıkmasından önceki süreçte Güney Kore pazarının öncelikle iPhone’un pazara girmesinden büyük ölçüde etkilendiği ve ürün daha piyasaya çıkmadan binlerce sipariş alarak 2009’un Aralık ayında 200.000 satış rakamı ile 2010 yılı Kasım ayında da 1.620.000 kullanıcı rakamına ulaştığı belirtildi. iPhone’daki gelişmelerin ardından 2010 yılının Nisan ayında piyasaya çıkan Apple’ın tablet bilgisayarı iPad’in ülkedeki etkisine dikkat çekilen Not’ta, ancak aslında Wi-fi modeli için herhangi bir GSM operatörü aboneliği gerektirmemesine rağmen ürünün piyasaya çıkışının Kore İletişim Komisyonu (Korea Communication Commission-KCC) tarafından engellendiği belirtildi. Değerlendirme Notu’na şöyle devam edildi:
“Ürünün internet bağlantısı olduğunu bu nedenle de ülkede satılması için sertifikasyon sisteminden geçmesi gerektiğini belirten yetkililer ürünün yasal olmayan yollardan kullanılması halinde 3 yıl hapis ya da 20.000$ para cezasını uygun gördü. Ancak bu yaptırımlar da Apple sevenlerin ürüne ulaşmasını engelleyemedi. ABD’de tanıdığı olanlar ya da aracılar sayesinde ülkede binlerce iPad satıldı. Dalga hızla Asya’ya doğru yayılmaya başladı. Yenilikçi ve ihracata dayalı ekonomik modelinde dengesizlik yaratacağını düşünen Kore hükümeti iPad’in pazara girmesini elinden geldiği kadar geciktirdi. Bu yenilikçi ürünün yalnızca ülkedeki ithalatçılara yaramasını istemeyen hükümet, ürünün ABD’de piyasaya çıktığı 3 Nisan 2010 tarihinden 8 ay sonra, ancak 30 Kasım 2010 tarihinde piyasaya sürülmesine onay verdi.”
Kore’de alternatiflerin yükselişi
TEPAV Notu’nda, yaşanan bu süreçte pazarda kendine de pay bulmaya çalışan firmaların etkisiyle Güney Kore tablet bilgisayar piyasasındaki önemli gelişmelere de dikkat çekildi. Çalışmada, iPhone ve iPad’in de ülkedeki resmi dağıtıcısı olan Korea Telecom (KT)’un “identity-Tab” adlı tablet bilgisayarını piyasaya sürdüğü, piyasa fiyatının oldukça altına satışa sunulan ürünü kısa bir süre içinde Samsung’un Galaxy Tab isimli ürününün izlediği kaydedildi.”İç pazarda, 2010 Aralık ayı rakamlarına göre 12 Kasım 2010 tarihinde piyasaya çıkan Samsung Galaxy Tab 250.000, Galaxy tab’den 3 hafta sonra, 30 Kasım 2010 tarihinde piyasaya çıkan iPad ise 100.000’lik satış rakamına ulaştı” değerlendirmesinin yapıldığı Not’ta, Güney Kore tablet bilgisayar piyasasında beklenenin altında bir satış rakamına ulaşmasına rağmen Samsung Galaxy Tab’in iç pazar birim satışta özellikle piyasaya çıktığı ilk günlerde Apple iPad’in satışını önemli ölçüde etkilediği belirtildi.
iPad 2 halen piyasaya çıkmadı
Çalışmada, 11 Mart 2011 tarihinde Apple’ın satışa sunduğu yeni tablet bilgisayarı iPad 2’nin ise firmanın Güney Kore resmi internet sitesinde fiyatı açıklanmasına rağmen nisan ayı itibariyle halen piyasaya çıkmadığına ancak Samsung’un yeni tablet bilgisayarları Galaxy Tab 8.9 ve 10.1 ‘in yolda olduğunu duyurduğuna da dikkat çekildi.
Tablet bilgisayarların popülerliğinin artması ve yeni modellerin piyasaya çıkmasıyla Güney Kore’nin kendi firmalarının önce iç pazarında daha sonra da uluslararası piyasada üretim yapmasını ve rekabetçi olmasını desteklediğine işaret edilen Not’ta, şöyle denildi:
“Böylelikle üreticiler uluslararası piyasada da rekabet edebilir konuma gelmiş ve tablet bilgisayar pazarında önemli bir paya sahip olmuşlardır. Hem korumacılığın hem de uluslararası rekabet gücünün aynı anda nasıl olabildiği meselesi ayrıca incelenmeye değer bir konudur.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.