CEM POLATOĞLU >> Her şeyimiz tam, başımıza bir de TGA sistem yüklemesi eziyeti çıktı.
Olur dediler, biz de boynumuzu eğip, 2 senedir her ay tıkır tıkır kazanmadığımız paraların vergisini ödüyoruz.
Ama eziyet, işkence, kahır bununla da bitmedi. Tüy üstüne tüy dikiyorlar. Neymiş? Sisteme üye olacakmışız, ki bu başlı başına bir işkence. Her ödediğimiz makbuzu da sisteme biz şahsen kaydedecekmişiz. Muhasebecime de bu işi yıkamıyorum çünkü işin içinde şahsi bilgilerim var, SMS var vs. Zaten muhasebecim, “bu benim işim değil ki” dedi çıktı işin içinden. Haklı.
26 sayfada anlatıyorlar, nasıl sisteme girecekmişiz, nasıl ödemeleri her ay yükleyecekmişiz falan. Yani her sefer, sayfada yer alan bütün alanların doldurulması ve Tahsilat Fişi yüklenmesi gerekiyor. “Bütün alanlar” derken 8-10 işlem var doldurulması veya geçilmesi gereken. Hafazanallah yurtdışındaysak, yüklemediysek her sefer 10 bin küsür TL cezası var bu işin. Ki, işler açıldığında ortalama senenin 200 günü yurtdışındayız.
BUNCA EZİYET NİYE?
Dünyada eşi benzeri görülmemiş bu eziyetin nedeni nedir? Ne yapılmak, nereye varılmak isteniyor. Yemin ederim, sırf bu yüzden 40 senelik mesleğimi bırakabilirim. TGA olarak, yani devlet olarak bana zoraki devlet bankasına ödetilen paranın, makbuzun hesabını göremeyip, bir de bana bunu tek tek yükletiyorlarsa, burada sorgulanması gereken bir durum var.
LÜTFEN, YOL YAKINKEN HATADAN DÖNELİM!
Biliyoruz. Aradaki küslük, husumet yüzünden Sayın Türsab Başkanımız Bakanlıktan randevu alıp, bir çok konuda olduğu gibi bu konuda da bizleri savunamıyor, karşılıklı diyalog kuramıyor. Ama bari siz bizi duyun ve bu eziyetten acentaları kurtarın.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.