ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> ABD’de tüketici fiyat endeksi Aralık ayındaki %7’lik artışın ardından, Ocak ayında yükselişine devam etti ve bir önceki yıla göre %7,5 seviyesinde artışa işaret etti. Ocak ayında dönemsel enflasyonun ise, beklenen seviyenin üzerinde %0,6 olarak gerçekleştiğini görüyoruz. Volatil gıda ve enerji bileşenleri hariç tutan çekirdek fiyatlar bir yıl öncesine göre %6 ile 1982’den bu yana en yüksek artışı gösterirken, bir önceki aya göre %0,6 arttı.
Alt kalemlere bakacak olursak; Mevsimsellikten arındırılmış tüm kalemlerdeki artışa en büyük katkı gıda, elektrik ve barınma endekslerindeki artışlar oldu. Gıda endeksi Aralık ayındaki %0,5’lik artışın ardından Ocak ayında %0,9 arttı. Enerji endeksi de ay boyunca %0,9 arttı, elektrik endeksindeki artış, benzin endeksi ve doğal gaz endeksindeki düşüşlerle kısmen dengelendi. Barınma endeksinin yanı sıra ev eşyaları ve operasyonları, ikinci el araba ve kamyonlar, tıbbi bakım ve giyim endeksleri de ay içinde yükselen birçok endeks arasında yer aldı. Enerji endeksi geçen yıla göre %27, gıda endeksi %7 arttı.
Enflasyon 1982’den bu yana en yüksek seviyede ve genel fiyat yayılımlarını etkileyen arz faktörleri ve ücretlerin bunun üzerine benzin dökme ihtimali henüz zirvenin görülmemiş olacağını ortaya koyuyor. ABD bir tüketim ekonomisi ve Fed faizleri hızlı bir şekilde artırıp talebi kontrol altında tutmak isterse, sert inişe neden olma riskinden endişe ediliyor. Pandemi döneminde verilmiş ciddi bir likidite var ve piyasa çok önemli oranda düşük faiz oranlarından yararlandı. Şu anda ise enflasyonun almış olduğu hal, Fed’i faizleri daha hızlı şekilde artırmayı düşünme yoluna itti. Fed swapları Mart ayında 50 bps faiz artışı neredeyse kesin kılmış durumda, Temmuz ayına kadar da 1 tam puanlık bir faiz artışını fiyatlamaya başladılar. Bu, her toplantının faiz artışına konu olacağı anlamına geliyor. Temmuz ayında %1,25 fonlama oranı dik bir sıkılaşma olacaktır.
Amerikalıların çalışmaya değecek, enflasyona yenilmeyecek ücret talebi ve işgücü arzındaki kısıtlar ücret artışlarının halen yüksek olmasına neden oluyor. Ancak enflasyonun halen gerisinde, nitekim reel ücretler saatlik baremde %1,7, haftalık baremde %3,1 geçen yıla göre düşüş kaydetti. Dolayısıyla, ücret artış talebi enflasyon yükselirken devam edecektir. İşletmelerin maliyeti ve canlı talep, buna yetişemeyen üretimin enflasyonu daha fazla ısındırması riski ortada.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.