İş dünyasının temsilcileri, işsizlik sorununu masaya yatırdı. 17 sivil toplum kuruluşunin bir arada olduğu toplantıda bir konuşma yapan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, işsizlik sorununa sadece iktisadi olarak değil, sosyal bir sorun olarak baktıklarını söyledi. Bu konuda, Türk iş alemi olarak neler yapabileceklerini tartışmak için bir araya geldiklerini belirten Hisarcıklıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret ettiklerini, gündemin ekonomi olması ve krizden çıkış anındaki yapısal tedbirlerin alınmasıyla ilgili kendileriyle görüştüklerini ifade etti.

Yapısal reformların hayata geçirilmesini beklediklerini belirten TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, ?Bunlar nelerdir dersek; 4 tane ana başlık altında toplayabiliriz. Bunlardan bir tanesi Türk Ticaret Kanunu, Bugünkü dünyayı karşılayacak bir Türk Ticaret Kanununa ihtiyacımızın olduğunu söyledik. İlk 50 maddesinin Meclis’te görüşülüp, 1535 maddenin bakiyesinin bir an önce gündeme gelmesini talep ettik. İkinci ana başlık Borçlar Kanunu. Medeni Kanundan sonra en önemli kanun. Borçlar ve alacaklar konusunu, bugünün anlayışına göre düzenleyen bir yasa tasarısı olmalıdır. Üçüncüsü, Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu. Kanunun çıkışı 1927’dir. Hukukun ucuz ve hızlı işleyebilmesini sağlayacak bir yasa tasarısı önemlidir. Dördüncüsü ise Ticari Sır ve Kişisel Sırlar Kanunu. Açık ve şeffaflık getirecek bir düzenleme içeren bu dört tane yapısal meselenin Meclis’in gündemine gelmesini talep ettik” diye konuştu.

Hisarcıklıoğlu: Siyasetçilerden ?katkı sağlarız? yaklaşımı gördük

Yaptıkları görüşmelerde büyük bir anlayış gördüklerini, bundan da çok büyük bir mutluluk duyduklarını belirten Hisarcıklıoğlu, ?Çünkü, gerek Sayın Başbakan, gerek Sayın Baykal, gerek Sayın Bahçeli, ‘Bu konuda karşı taraf ne getiriyorsa biz bunlara katkı sağlarız’ diye ifadede bulununca esas siyaseten ve millet olarak özlemiş olduğumuz bir tabloyu görmüş olmak hem Türkiye’nin geleceği açısından beni heyecanlandırdı, hem umutlandırdı. Türkiye’nin ana meselelerine dönüyor olmasında çok mutlu oluyoruz. İnşallah çok yakın zamanda 3 taraf da bunu grup başkan vekillerine ileterek, Meclis Başkanlık Divanında ele alırlar. Bunun bir an önce gündeme gelmesi noktasında mutabakat ifadesi duyduk. Diğer konuların da bunun önüne öncelik olarak geçmeyeceği, bunun bir zaman, bir planlama ile gündeme gelmesi, yapısal olarak değişiklikler içermesi ifadeleri beni çok mutlu etti” dedi.

Toplantıya kimler katıldı?

Basına kapalı olarak devam eden toplantıya; Müstakil Sanayici ve İş İdamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Türk Girişim ve iş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı Celal Beysel, Türkiye işveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Başkanı Tuğrul Kutadgobilig, Türk Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Lütfü Küçük, Türk Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Kurulu Üyesi ve Sosyal işler Komisyon Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, TÜSİAD Sosyal Güvenlik Çalışma Grubu Başkanı Gülden Türktan, TOBB Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aynur Bektaş, İstanbul ve Marmara, Ege, Akdeniz ve Karadeniz (İMEAK) Deniz Ticaret Odası Başkanı Metin Kalkavan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkan Vekili Adnan Ersoy Ulubaş, Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Başkanı Erkan Güral, Türkiye İş Adamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkan Yardımcısı Fuat Özbekli, Tüm Sanayici ve iş adamları Derneği (TÜMSİAD) Başkan Yardımcısı Eyüp Küçük Çakmak, Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) Başkan Yardımcısı Sıtkı Abdullahoğlu, Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (AMPD) Başkan Yardımcısı Ali Murat Kızıltaş, Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Genel Sekreter Ekrem Keskin, TİSK Genel Sekreteri Bülent Pirler, Türkiye Ekonomi Politikaları araştırma Vakfı (TEPAV) Direktörü Güven Sak katıldı.

?İstihdam dostu bir ekonomik büyüme için el ele verilmeli?

Öte yandan, toplantıdan sonra yapılan açıklamada, ‘işsizliği’ Türkiye’nin en önemli yapısal sorunu olarak gördüklerini belirtti. Açıklamayı yapan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, istikrar ve huzur ortamının kuvvetlendirilmesi gerektiğinin altını çizerek büyümeyi ve kalkınmayı sağlayan yapısal reformların, ancak huzur ortamında gerçekleştirilebildiğini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, ?İstihdam sorununun 3 etapta ele alınması lazım. Kısa vadede pratik önerilere ihtiyaç var. Orta vadede meslek edindirme, uzun vadede ise istihdam stratejisine ihtiyaç var” diye konuştu.

Toplantıda hem Türkiye’nin temel meselesi olan işsizliğin yapısını ve kaynaklarını hem kendilerine düşen sorumluluğu hem de kamu idaresinden beklentilerini görüştüklerini anlatan Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de daha fazla ve daha kaliteli işler sağlayan istihdam dostu bir ekonomik büyüme süreci için, neler yapılması gerektiğini masaya yatırdıklarını kaydetti.

Hisarcıklıoğlu, bu konuda özel sektör ve devletin el ele vermesi, diyalog sürecini başlatması ve uzun vadeli stratejileri birlikte tasarlaması gerektiğini düşündüklerini dile getirerek, şöyle devam etti:

”2001 sonrasından küresel krize kadar olan dönemde ülkemiz, özel sektöre dayalı olarak yılda ortalama yüzde 6 büyümeyi yakaladı. Yine bu dönemde özel sektörde 2,8 milyonu çalışan, 200 bini girişimci ve işveren olarak 3 milyon kişiye yeni istihdam sağladık. Demek ki biz el birliğiyle bugünkü sorunun da üstesinden gelebiliriz. Son yıllarda istihdam üzerindeki mali yüklerin azaltılması noktasında bazı adımlar atıldı. İş ortamını iyileştiren reformlarla birlikte özel sektörün istihdam kapasitesi büyüdü. Türk özel sektörü de bu adımları boşa çıkarmadı, üzerine düşen görevi yerine getirdi. 2002-2008 arasında SSK sigortalı istihdamı 3,6 milyon kişi arttı. Demek ki, ülkemizin istikrarını koruyup, yapısal reformlara odaklandığımız zaman, istihdamı artıran ekonomik büyümeyi sağlayabileceğimizi geçmişte gördük. Bu perspektifi önümüzdeki dönemde daha da güçlendirmeliyiz.

Bugün işsizliğin fotoğrafını çekmeyi amaçladığımız ve çözüm önerilerini tartıştığımız toplantımızdan çıkardığımız bazı ana noktaların altını çizmek istiyorum. Bu kadar derin bir meselenin tüm boyutlarıyla 2 saatlik bir toplantıda ele alınması ve sihirli bir çözümün ortaya çıkmasını beklemek gerçekçi olmaz. Bugünkü toplantıyı önemli bir başlangıç olarak görüyoruz ve bundan sonra bu konu üzerindeki çalışmalarımızı artırarak devam ettireceğiz. Ayrıca toplumun tüm kesimleri ile konuşmanın faydalarına da inanıyoruz.”

İstihdam sorunu 3 etapta ele alınmalı

İstihdam sorununa sadece iktisadi değil, hükümet, muhalefet partileri, işçi örgütleri, üniversiteler ve yerel yönetimlerin dahil olduğu yönetişim bütünlüğü içerisinde yaklaştıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu, ”Böyle bir yaklaşımla etkin bir ulusal istihdam stratejisi hayata geçirilmediği takdirde, işsizlik sorunumuz özü itibariyle devam edecektir. İstihdam sorunu 3 etapta ele alınması lazım. Kısa vadede pratik önerilere ihtiyaç vardır. Orta vadede mesleki edindirme, uzun vadede istihdam stratejisine ihtiyaç var” diye konuştu.

Hisarcıklıoğlu, işsizlik sorununu Türkiye’nin en önemli yapısal sorunu olarak gördüklerini belirterek, istikrar ve huzur ortamının kuvvetlendirilmesi gerektiğini, zira büyümeyi ve kalkınmayı sağlayan yapısal reformların, ancak huzur ortamında gerçekleştirilebildiğini bildirdi.

Özellikle ekonomik krizin etkilerinin görüldüğü bir ortamda, istihdamı teşvik eden uygulamaların devam etmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:

?Son dönemde Hükümetimizin hayata geçirdiği bu adımlar özel sektörde olumlu sonuçlar verdi. Bunlar pasif işgücü politikası diyebileceğimiz, düzenlemelerdeki değişiklikler yoluyla istihdamın artmasını sağlayacak politikalardır. Pasif işgücü politikalarının yanında bir de istihdam yapısını değiştirmeye, niteliğini iyileştirmeye yönelik, aktif işgücü politikaları vardır. Önümüzdeki dönemde, pasif işgücü politikalarındaki reformlar kadar, aktif işgücü politikalarının kapsamını genişletecek bir hamleye ihtiyaç olduğu açıktır.

Mesleksizlik sorununu çözmeye yönelik, bir taraftan eğitim sistemimizi yeniden yapılandırırken, diğer taraftan da aktif işgücü piyasası politikaları alanında kitlesel beceri dönüşümü programlarını hayata geçirmemiz gerekiyor. Küresel ekonomik sistemde, becerileri yeterince rekabet edemeyen gençlerimiz için programları uygulamak, genç işsizliğini önlemek açısından son derece önemli. Ancak öte yandan, orta yaşlı işsizlerimizin de beceri setlerini geliştirecek programları da hayata geçirmek gerekiyor.”

Kamu alımlarında yerli ürünlerin kullanımına öncelik verecek düzenlemeler

Hisarcıklıoğlu, özellikle KOBİ’lerin istihdam yaratma kapasitesini güçlendirecek tedbirlerin alınmasının önem taşıdığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:

”Bir taraftan hükümetimiz bir taraftan özel sektörümüz istihdam konusuna bu kadar önem verirken, hala bazı kamu kurumlarının ithalat merakını anlamakta güçlük çekiyoruz. Önümüzdeki dönemde kamu alımlarında Türkiye’de üretilen ürünlerin kullanımına öncelik verecek düzenlemelerin bir an önce hayata geçirilmesini faydalı olacağını düşünüyoruz. Sabah medyada bazı kanallarda bu toplantıyla ilgili bazı yorumlara rastladım. ?İşverenler bir araya gelmiş, işsizlik meselesini tartışıyorlar, bunlar istese istese devletten para isterler, başka birşey istemezler? gibi yorumları üzülerek gördüm. Bu, meselenin ne kadar yanlış algılandığı konusunda da bir fikir veriyor aslında. Toplantımız boyunca, ‘devletten para alalım’ lafı veya buna benzer bir öneri bir kişinin ağzından çkmadı, aklından geçtiğini de sanmıyorum.

Bizler sadece rakiplerimizle eşit koşullarda rekabet etmek istiyoruz. Bugün en fazla tartışılan nokta, işsizlerin niteliği meselesiydi. Bu konuda önümüzdeki dönemde somut adımlar atılması için, bizler devletle birlikte çalışmaya, elimizden gelen her türlü yardımı, desteği vermeye hazırız. Yakında başlayacak yeni ekonomik toparlanma döneminde, verimlilik artışlarını hızlandıracak en önemli faktörlerden birinin nitelikli işgücünün sayısını arttırmak olduğunun hepimizin farkında olması gerekiyor. Türkiye enerjisini ve kaynaklarını esasen bu alana yöneltmelidir.”

İstihdam sorunu için çalıştay düzenlenecek

Hisarcıklıoğlu, toplantıda alınan bir diğer kararın sonucunda istihdam sorununa çözüm için bütün sivil meslek kuruluşlarının ve sosyal paydaşların da bir araya geleceği bir çalıştay düzenleyeceklerini bildirdi.

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Hisarcıklıoğlu, bazı sivil toplum kuruluşlarının neden başkan düzeyinde katılım gerçekleştirmediğinin sorulması üzerine, ”Sadece ‘kurumları başkan temsil eder’ diye bir şey yoktur” dedi.

Hisarcıklıoğlu, bir gazetecinin esnek istihdam konusunun da ele alınıp alınmadığına ilişkin bir sorusuna verdiği cevapta ise bu konuların tartışıldığını, ancak istihdam meselesini sadece esnek istihdamla bağdaştırmanın yanlış olacağını ve eğitimin de çok önemli olduğunu vurguladı.

Meslek liseleriyle ilgili bir soru üzerine de Hisarcıklıoğlu şunları kaydetti:

”Eğitim konusunda bütün gelişmiş ülkelere baktığımız zaman ters bir orantı olduğunu görüyoruz. Düz liselerde okuyan öğrenci sayısı yüzde 65 iken meslek liselerinde okuyan öğrenci sayımız yüzde 35. Gelişmiş ülkelerde de tam bunun tersi. Yaptığımız araştırmada ‘niye meslek liselerini tercih etmiyorsunuz’ dediğimiz zaman, tercih etmemelerinin sebebi geleceklerindeki hedef koyma noktasında önlerinin kısıtlanması. Eğitim sistemimiz meslek liselerinin önünü kapatan bir noktadadır. Yaptığımız araştırmada büyük bir mutsuzluk, umutsuzluk var. Düşünebiliyor musunuz, yüzde 35’ini okutacaksınız ve bunlar geleceklerinden kaygı duyacaklar. Bu yüzde 35 mutsuz insan toplumda görev alacaklar. Böyle haksızlık olur mu? Anayasa’nın eşitlik ilkesi var. Bizim de en büyük eksikliğimiz ara eleman. Bununla ilgili gerekli çalışmalarımızı yaptık. Eğer yargı yoluyla ve YÖK düzenlemeleriyle düzeltilemiyorsa, bunun Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çözülmesi en pratik çözüm yoludur.”

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, birçok başarılı ekonomi modeli üzerinde tartıştıklarını dile getirerek, ”Bir ülkenin modeli bu işin kurtarıcısıdır demek doğru değil. Bizim kendi modelimizi geliştirmemiz lazım” dedi.

Ekonomik Sosyal Konsey’in bu işin çözüm noktalarından bir tanesi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, hazırlanan anayasa taslağında Ekonomik Sosyal Konsey’in kurumsal olarak yer almasının kendileri için sevindirici bir nokta olduğunu kaydetti.

”Perakende sektörünün mutlaka yasasının çıkarılması lazım”

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş da çözüm önerileri için hazırladıkları pakette 3 tane somut önerilerinin olduğunu, bunlardan birincisinin KOBİ’lerin güçlendirilmesi, ikincisinin mesleki eğitimin güçlendirilmesi, üçüncüsünün de iş gücü piyasasının daha esnek hale getirilmesi olduğunu belirtti.

Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan, yeni gelişen dünya düzeninde Türkiye’yi konumlandıracak yeni bir yapı oluşturmanın gerekli olduğunu vurguladı.

İşsizlik sorununun giderilmesi için pazarın oluşması gerektiğini ifade eden Vardan, ”Türkiye’nin mevcut pazarı yeterli mi diye düşündüğümüzde bugünkü nüfusumuz ve gelecekte oluşacak nüfusumuza Türkiye pazarının yetmeyeceği öngörülüyor. Bu durumda bizim mutlaka dışarıya açılma stratejilerini geliştirmemiz lazım” diye konuştu.

Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken ise şunları kaydetti:

”2 milyon iş yerinin ayakta kalabilmesi için borçlarımızı yeniden yapılandırın diyoruz. Yanımızda çalışan işçilerin sigorta primlerine devlet destek versin. Diğer kesimlere nasıl veriyorsanız esnafa da öyle verin. Siz esnafları kaldıralım 4-5 tane büyük işletme kuralım dediğiniz sürece demek ki samimi değilsiniz, demek ki esnaf sanatkarı bu ekonomik krizde işsizler ordusuna katacaksınız. Diğer taraftaki kesimleri mutlu etmek için yasa tasarısını çıkarmayacaksınız. Perakende sektörünün mutlaka yasasının çıkması lazım. Dünyanın hiçbir yerinde 200 milyar dolarlık bir hacim böyle duyarsız, haksız rekabet karşısında esnafı ve sanatkarı görmezlikten gelen bir ülke yok. Esnaf sanatkar 2 milyon iş yeri, bunların 1’er kişi istihdam ettirdiğini düşünün, aileleriyle beraber Türkiye nüfusunun üçte biri. Siz ülke nüfusunun üçte birini görmüyorsanız, en düşük enflasyon en düşük faiz hiçbir faydası yok. Piyasanın rahatlatılması için küçük esnafın gözetilmesi lazım.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın