YTÜ Eğitim Fakültesi’nin yaptığı nitel araştırmaya göre Covid-19 geçiren 10-11 yaşlarındaki çocuklar, en çok eski yaşamlarına dönmeyi ve özgürce sokağa çıkmayı özlediklerini dile getirdi.
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Eğitim Fakültesi’nin yaptığı nitel araştırmaya göre Covid-19 geçiren 10-11 yaşlarındaki çocuklar, en çok eski yaşamlarına dönmeyi ve özgürce sokağa çıkmayı özlediklerini dile getirdi.
Araştırmayı, YTÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Engin Deniz ile uzman psikolojik danışmanlar Hacer Yıldırım Kurtuluş ve Gülgün Uzun yaptı. Nitel araştırmada, salgının Covid-19 geçiren 10-11 yaşındaki çocuklar üzerindeki psikolojik etkileri ele alındı.
Prof. Dr. Mehmet Engin Deniz, yeni tip koronavirüsün çocukların olumsuz duygu ve düşüncelerinde artışa sebep olduğunu söyledi.
Covid-19 geçiren çocukların en fazla kurallara uymayanlara kızgın olduklarını belirten Deniz, çocukların okulu, arkadaşlarını ve öğretmenlerini özlediklerini, salgının bu kadar uzamasına karşı şaşkınlık yaşadıklarını ve salgının biteceği günleri düşündüklerini söylediğini aktardı.
Deniz, çocukların salgın döneminde vakit geçirmek için en fazla teknolojik aletlere başvurduklarını, ailelerin de çocuklara teknolojiden başka seçenek sunamadıklarını kaydetti.
Damgalanacağı düşüncesi…
Çocukların teknolojik aletler ve çevrim içi dersler dışında oyun oynayarak, sıkılarak ve üzülerek zamanlarını doldurduklarını dile Deniz, şöyle devam etti:
“Çocuklar salgında özgürlüklerinin kısıtlandığını hissediyor. Evde durmaktan sıkılıyor, okulunu ve arkadaşlarını özledikleri için üzülüyor, izolasyonda olan aile üyelerini özlüyor ve belirsizlikten dolayı kaygı yaşıyor. Karantinada olan çocukların izolasyon sürecinde sağlık görevlileri tarafından kontrol edilmesi, camdan baktığında sokaktaki insanlar tarafından damgalanacağı düşüncesi de onların özgürlükleri konusunda baskı hissetmesine sebep oluyor.”
Covid-19 geçiren ailelerin çocuklarının izolasyon kuralları gereği birbirinden uzak kaldıkları için bu dönemde aile üyelerini çok özlediklerini belirten Deniz, çocukların yaşadıkları özlem duygusundan dolayı bu dönemde aile üyelerine sarılmak istediklerini, izolasyon kuralları gereği dışarı çıkma ihtiyacı duyduklarını anlattı.
Sevdiği kişiye özgürce sarılma
Deniz, salgın döneminde çocukların psikolojik olarak çok zorlandıklarını, sıkılma, üzüntü ve özlem duygularıyla baş ederken en fazla ailelerinin onlara destek çıktığını belirtti.
Deniz, şöyle devam etti:
“Çocuklar eski yaşam standartlarının değerini salgın döneminde anladıklarını, sokaklarda olan değişiklikleri merak ettiklerini, sevdikleri kişilere özgürce sarılma ihtiyaçlarını dile getirmişlerdir. Araştırmadan elde edilen bulgular, çocukların psikolojik iyi oluşları üzerinde okullarda yer alan psikolojik danışmanların gerekliliğini ortaya koymaktadır. Salgının olumsuz etkilerini en aza indirmek amacıyla her okulda bir psikolojik danışmanın yer alması önem arz ediyor.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.