IBM İş Değerleri Enstitüsü ve MIT Sloan Management Review tarafından sunulan ?Analitik: Değer elde etmenin yeni yolu? başlıklı araştırma raporuna göre yüksek performans gösteren şirketler düşük performanslılara göre üç kat daha fazla analitikten yararlanıyorlar. Söz konusu araştırma, kurumların analitiğe yaklaşımlarını daha iyi anlamak üzere 108 ülkede 30 endüstriden 3000?e yakın yönetici ve iş analistiyle gerçekleştirildi.
Araştırma analitik teknolojisi kullanıcıları ile rekabette farklılaşma ve performans elde etme yeteneği arasında açık bir bağlantıyı ortaya koyuyor. Yüksek performans gösteren şirketler her alandaki kararlarında sezgiler yerine analitiği beş kat daha fazla uyguluyorlar. Gelecek iş stratejilerini şekillendirmek ve günlük operasyonlarına yol göstermek konusunda analitiği iki kat daha fazla temel alıyorlar.
?Performans ve analitikten yararlanan yöneticiler arasındaki bağıntı kuruluşlar ister büyüme, ister verimlilik, ister rekabette farklılaşma beklentisinde olsunlar, önemli bir etkiye sahip? diyen IBM İŞ Analitiği ve Optimizasyonu Hizmetleri Küresel Lideri Fred Balboni ?Bu araştırma, en büyük güçlüklerini ele almak üzere analitikten yararlanan kurumların, kolay kontrol edilemeyen güçlüklerin üstesinden gelebildiklerini gösteriyor? diye belirtiyor.
MIT Sloan Management Review Baş Editörü Michael S. Hopkins ise ?İlginç bir şekilde yüksek performans gösterenlerin, henüz benimseme eğrisinin başında olsalar da, analitik ve veri kullanımına en çok odaklanan kurumlar oldukları görülüyor. Araştırmada daha çok sayıda yöneticinin analitiğe dayalı yönetim hakkında bilgi sahibi olduğunu ve nasıl değer yaratabileceğini keşfettiğini gördük. Daha çok bildikçe daha fazlasını bilmek istiyorlar? diyor.
Araştırma, genel düşüncenin aksine, günümüzün kurumlarının veri tufanı hakkında daha az endişeli olduklarını, ama geleneksel yönetim icraatları tarafından engellenmiş hissettiklerini ortaya koyuyor. Yanıt verenler kurumlarında analitiğin yaygın olarak benimsenmesinin önünde üç engel olduğunu belirtiyorlar: İşi iyileştirmek üzere analitiğin nasıl uygulanacağını anlamamak, birçok öncelik arasından sıranın gelmemesi ve iş birimlerinde bu alanda bilgi ve beceri eksikliği.
Veriler birçok kurumun benzer güçlüklerle karşılaştığını gösteriyor. Kurumlar bilgiden ve analitikten iş kavrayışı üretmek konusunda giderek daha iyi hale geliyorlar, ama bu iş kavrayışlarını eyleme dönüştürmekte güçlükler yaşıyorlar.
Yönetimde analitik kullanmanın önündeki engelleri almak üzere, çalışma kuruluşların atması gereken adımları tanımlıyor. Bu adımlar arasında şunlar yer alıyor:
Önce en büyük güçlükleri ele alın: Kurumlar çoğunlukla yüksek değerli fırsatlar elde etmek üzere analitiği uygulama fırsatından yararlanmadan önce eksiksiz veri ya da mükemmel becerilerin oluşmasını bekliyorlar. Sonuç olarak yatırım modunda takılı kalıyorlar. Oysa yetenek, dikkat gerektiren, eylem başlatan büyük zorlukların etrafına toplanır ve başarı şansını yükseltir. Bunun için değerini kanıtlayabilen ve kurumu eyleme doğru harekete geçirebilecek tek bir büyük soruna saldırın.
Veri ve iş kavrayışı yaklaşımındaki denklemde yer değiştirin, yani verilerle değil, sorularla işe başlayın: Çoğu kuruluş bir konu üzerinde bulunabilecek bütün verileri toplayıp, ardından bundan çıkarabilecekleri iş kavrayışları ile çalışmaya başlıyor. Bunun yerine ilk adım olarak hangi özel iş kavrayışlarına ihtiyaç olduğunu tanımlayın, ardından yanıtları bulmak için gereken veri parçalarını tanımlayın.
İş liderleri için en uygun teknikleri ve araçları benimseyin: Araştırmaya katılanlar gelecek beş yılda en yüksek değeri sunabilecek analitik araçlarına ve tekniklerine ilgi duyduklarını belirttiler: Bunlar arasında veri görselleştirme; kararlarının sonuçlarını önceden görmelerine ve alternatif yaklaşımları ve dengeleri keşfetmelerine yardımcı olacak benzetim araçları ve teknikleri yer alıyor. Bu teknikleri kullanmak, üstün bir beceri gerektirmiyor ve kurumun herhangi bir noktasındaki iş liderleri tarafından rahatlıkla kullanılabiliyor. Bu açıdan uzman olmayanların bile anlayacağı ve harekete geçmek üzere yararlanabileceği şekilde bilgiyi hayata yansıtmak, kullanım durumlarını düzgün bir şekilde ifade etmek ve verilerden elde edilen iş kavrayışlarını açıklamak gerekiyor.
Analitiğin şirketlerin büyümesi ve başarılı olmaları için elzem fırsatlar yarattığını gösteren araştırma, lider kurumların tüm çabalarını anlamlı ve dayanıklı bir iş dönüşümü gerçekleştirmeye ve buna ayırmaları gereken zamanı azaltmaya yönelttiklerine işaret ediyor. Analitik konusunda ?seçici? bir yaklaşım benimseyen kurumlar kaynak ve çabalarına çok daha net odaklanabiliyor, o anda karşılanması gereken ihtiyaçlarına yönelik tespitlerde bulunuyor ve halihazırda tespitlerini eyleme dönüştürmelerini engelleyen güçlüklerin üstesinden gelebiliyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.