Özelleştirme süreci 30 Mayıs 2008 tarihinde tamamlanan ve SOCAR & TURCAS ortaklığında yaklaşık iki yılı geride bırakan Petkim, kurumsal kimliğini yenilerken, dönüşümün en önemli ayağını 45 yıldır kullanılan logonun değişmesi oluşturdu. Petkim?in 2009 yılı finansal sonuçları ile SOCAR & TURCAS Grubu’nun yatırım stratejilerinin paylaşıldığı toplantı Conrad İstanbul Oteli’nde gerçekleştirildi. SOCAR ve TURCAS gruplarının  üst düzey yetkilileri ile Petkim yöneticilerinin katıldığı toplantıya yazılı ve görsel basının temsilcileri yoğun ilgi gösterdi. Toplantıda konuşan SOCAR & TURCAS Enerji CEO?su ve Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz, stratejik ortak olan Türkiye ile Azerbaycan?ın kardeşliğinin, ekonomik alandaki en büyük temsilcisi olmaktan gurur duyduklarını belirtti.

Cumhuriyet tarihinin en büyük  özel sektör yatırımlarından biri

Ortaklığın, hammadde kaynağı ile pazarı birleştiren muhteşem bir sinerjiyi de beraberinde getirdiğini sözlerine ekleyen Kenan Yavuz, 2015 yılına kadar Petkim Yarımadası’na yapacakları 5 milyar doların üzerindeki yatırımla, şirketin dünya liginde sınıf atlamasını sağlayacaklarını kaydetti.

Rafineri-Petrokimya-Enerji-Lojistik Entegrasyonunu sağlayacak bu yatırım tutarının, “Cumhuriyet tarihinde tek noktaya yapılacak en büyük yatırımlarından biri” olduğunun altını çizen Yavuz, hedeflerini, “2018 yılında yurt içi pazar payını yüzde 40’a ulaştırmak ve yan sanayi ile birlikte 10 bin kişiyi istihdam eder hale getirmek” şeklinde açıkladı.

Rafineri ile 1.500 ilâ 2.000 arasında ek istihdam sağlanacak

Petkim Genel Müdürü  Mehmet Hayati Öztürk de, 33 yıldır personeli olduğu  şirketin, 45. yılında pek çok atılımın içinde ve peşinde olduğunu belirtti.

SOCAR & TURCAS ortaklığının gündemine aldığı yatırım demeti içinde en önemli payı, yaklaşık 4.5 milyar dolar yatırımla inşa edilecek Petrokimya Rafinerisi’nin alacağını vurgulayan Hayati Öztürk, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu rafineriyi Petkim’in ana hissedarı olan SOCAR & TURCAS ortaklığı yapacak. Aliağa Kompleksinde yaklaşık 1.350 dönüm arazimizi SOCAR & TURCAS Rafineri A.Ş şirketine tahsis ettik. En zorlu etaplardan biri olan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) onayı alındı. EPDK lisansının alınmasının ardından yatırıma başlanacak. Bir yılı aşkın süredir arkadaşlarım proje üzerinde çalışmayı sürdürüyor. Sanki yarın EPDK lisansı alacakmışız gibi.. Rafineride yer alacak on ünite için beş ayrı lisansör firma ile lisans satın alınması ve mühendislik çalışması yapılması konularında sürdürülen görüşmeler, mart ayı başında sonuçlandı. Sözleşmeler imzalanarak yürürlüğe girdi. Dünyadaki en son teknolojinin uygulanacağı projede, işlerinin en iyisi şirketlerle çalışıyoruz.

Bu rafineri, petrokimya sanayisinin ana hammaddeleri Nafta ve LPG’yi üretecek. Bugün Türkiye’de kapasite ve üretim fazlalığı olan benzini hiç üretmeyecek. 1.500 ilâ 2.000 arasında ek istihdam sağlayacağız.. Yıllık kapasitesi 10 milyon ton olacak.”

Üretimin önündeki en önemli engelin enerji fiyatları olduğunu söyleyen Öztürk, enerjiye yılda 320 milyon dolar harcayan Petkim’in Aliağa’da değil Amerika?da kurulu olması halinde bu maliyetin yüzde 30-35, Ortadoğu’da kurulu olması halinde ise yüzde 80 düşeceğine dikkat çekti. Petkim’in yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımı  da desteklediğini hatırlatan Öztürk, Aliağa Kompleksi içinde 47.5 MW gücünde Rüzgâr enerji santralı kurmak için çalışmalarının sürdüğünü sözlerine ekledi.

Kurumsal kimlik çalışmaları

Petkim Yönetim Kurulu Üyesi Batu Aksoy ise kurumsal kimlik çalışmalarına değindi. Aksoy şöyle konuştu:

“Bugün burada toplanmamızın ana sebebi PETKİM’in yeni logosunu sizlere tanıtmak? PETKİM’i satın almamızdan bugüne yaklaşık iki sene geçti. Bu süre içinde PETKİM’i daha yakından tanımaya çalıştık ve zamanımızın çoğunda şirketin mali ve ticari operasyonlarını daha iyi bir noktaya getirmeye odaklandık. Nitekim PETKİM ailesinin bu özverili çalışmasının ilk meyvalarını 2009 yılı finansal sonuçlarının açıklanmasının ardından elde etmeye başlamış olduğumuzu düşünüyorum. Ancak bu süre içinde çok önemli bir kazanımımız daha oldu, ki o da PETKİM’in SOCAR & TURCAS tarafından satın alınmasının ardından özelleştirilmesiyle daha modern ve dinamik bir yönetim anlayışı ile idare edilmeye başlanmış olmasıdır. Bugün PETKİM çok daha hızlı karar alabilen, müşterilerinin ihtiyaçlarına çok daha hızlı cevap verebilen, sorunlara daha efektif çözümler bulabilen, en modern teknolojik altyapı ile üretim yapabilen bir şirket haline gelmektedir ve bu her geçen gün daha da gelişmektedir.

Küreselleşme ışığında rekabet koşullarının tepe noktaya geldiği günümüzde PETKİM’deki bu olumlu değişimi, şirketimizin 45. yılında logosunu yenileyerek dışarıya bakan yüzümüze de yansıtma kararı aldık. Biraz önce izlediğiniz filmle ilk defa sizlere tanıştırdığımız üç boyutlu yeni logomuz 3 hakim renkten oluşuyor. Bu 3 renk hem SOCAR & TURCAS işbirliğine işaret etmekte hem de PETKİM’in küresel konumlandırmasının ifadesini içermektedir. Yeşil; çevreye ve gezegenimize saygıyı, huzur, barış ve işbirliği arzumuzu, Kırmızı; işimize duyduğumuz tutkuyu, dinamizmi, bağlılığı, ataklığımızı, enerjimizi, Mavi ise; ciddiyeti, akıllı ve soğukkanlı duruşumuzu, özgüvenimizi, yenilikçiliğimizi temsil ediyor. Bu üç rengin işaret ettiği zengin anlam dünyasını dinamik bir tarzda birbirine bağlayan üç boyutlu şeklimiz, aynı  zamanda oluşturduğu “P” harfiyle akılda kalıcılık  özelliği taşımaktadır. Kendine has, unique, ayrıştırıcı  bir biçimde yazılan bu “P” harfi kurumsal kimliğimizin ve değerlerimizin yoğunlaşmış ve yalınlaştırılmış bir simgesidir.

Güncellenerek güçlenen, renkli ve modern bir hal alan yeni logomuz PETKİM’de yaşanan değişimi kararlı, zevkli ve etkileyici bir biçimde dışa vurmakta ve günümüz dünyasında çağdaş ve yenilenmiş bir kurumu yansıtmaktadır. PETKİM yazımızın siyah rengi ile P harfini içeren şeklimizdeki kıvrımın yarattığı  gölgenin siyahı da dolaylı  olarak “petrol”ü çağrıştırmaktadır. Yani her şeyin başladığı noktayı, yaptığımız işin en temel unsurunu içermektedir.”

Rakamlarla Petkim

>> Petkim’in 2009 karnesini şöyle değerlendirebiliriz: Net satışları 2.057.459 bin TL, brüt  üretimi 2.956.800 ton, net kârı 114.035 bin TL, ihracatı (60 ülkeye) 347 milyon dolar, istihdam (yılsonu) 2 bin 421, 2009 yılı  kapasite kullanım oranı yüzde 91, yatırım tutarı ise 69.858 bin TL. İSO 500 (2008) sıralamasında 15?inci olan Petkim’in yurtiçindeki pazar payı yüzde 26.

>> 3 Nisan 1965 tarihinde Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) öncülüğünde kuruldu. Kocaeli’deki Yarımca Kompleksi’nde 1970 yılında, önce 5 fabrikayı işletmeye açtı. Daha sonra diğer fabrikalar bunu takip etti.

>> Petkim’in ikinci kompleksi, en ileri teknolojiler ve optimum kapasitelere sahip olarak 1985 yılında İzmir-Aliağa’da işletmeye açıldı.

>> Petkim Petrokimya Holding A.Ş’nin sermayesindeki yüzde 51 oranındaki kamu hissesi; blok satış yöntemiyle özelleştirilmesine ilişkin ihale süreci sonucunda, 30 Mayıs 2008 tarihinde 2 milyar 40 milyon dolar bedelle SOCAR & TURCAS Petrokimya A.Ş’ye geçti.

>> 50’yi aşan petrokimyasal ürün yelpazesiyle Türkiye sanayisinin vazgeçilmez bir hammadde üreticisi durumunda olan Petkim’in ürettiği petrokimyasal ürünler; inşaat, tarım, otomotiv, elektrik, elektronik, ambalaj, tekstil sektörlerinin önemli girdileri arasında bulunuyor. Petkim, ayrıca, ilaç, boya, deterjan, kozmetik gibi birçok sanayi kolu için girdi üretiyor.

>> 31  Aralık 2009 tarihli finansal sonuçlara göre geçen yıl 114.035 bin TL net kâr elde etti.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın