Piyasalar artan korona virüs vaka sayıları ile aşıların kullanıma hazır hale gelmesi arasında yön ararken bir yandan da ABD’de mali teşvik paketine ilişkin gelişmeleri izlemeye devam ediyor. Dolayısıyla ana gündem maddelerinin değişmemesi ile geride bıraktığımızdan temelde çok fazla ayrışmadığımız bir haftaya giriyoruz. İçeride ise özellikle yaptırım risklerinin yarattığı belirsizlik zaman zaman yurtdışından ayrışmalar yaşamamıza neden oldu. Her ne kadar CAATSA riski devam ediyor olsa da yaratabileceği baskının sınırlı kalacağı beklentisi büyük resimde bozulma olmasına izin vermiyor.
Veri akışının yoğun olduğu ve Fed toplantısının da bulunduğu haftada yurtdışı gelişmelerin yanında içeride de yakından takip edeceğimiz konu başlıkları bulunuyor.
Bu noktada, TCMB Çarşamba günü 2021 yılı para ve kur politikası metninin açıklayacak. Söz konusu metinde TCMB daha çok yılın genel bir değerlendirmesini yaparken aynı zamanda gelecek yıla ilişkin olarak likidite yönetiminin genel çerçevesini çiziyor. Dolayısıyla teknik nitelikte olan raporun ciddi bir piyasa etkisinden bahsetmek mümkün değil. Ancak son dönemde çok sık konuşulduğu için TCMB’nin özellikle rezerv güçlendirme yolunda nasıl bir strateji izleyeceğine yönelik mesajlarının önem taşıdığını düşünüyoruz. Bu noktada TCMB’nin piyasa koşullarının uygun olması durumunda rezervleri artıracağına yönelik mesajlar vermesini bekliyoruz.
Ayrıca Cuma günü açıklanacak olan beklenti anketi sonuçlarını da yakından takip edeceğiz. Öyle ki, ankette 24 Aralık’ta gerçekleştirilecek olan PPK toplantısında ilişkin beklentilerin ne yönde şekillendiğini görme şansı bulacağız. Yüksek Kasım ayı enflasyon rakamlarının ortaya koyduğu tablonun ardından TL’nin reel faiz desteğinin göreceli olarak azaldığını düşünürsek TCMB’nin söz konusu toplantıda bu desteği yeniden artırmayı değerlendirebileceğini düşünüyoruz. Bu noktada anket sonuçlarında da benzer bir tablo görmeyi bekliyoruz.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.