Türk Çimento Sektörünün çatı kuruluşlarından Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS) tüm dünyayı etkisi altına alan zorlu pandemi sürecinde, sektörün durumu ve çimento fiyatlandırma politikaları hakkında değerlendirmelerde bulundu. ÇEİS Yönetim Kurulu Başkanı Suat ÇALBIYIK yaptığı değerlendirmede, çimento sektörünün en büyük motivasyonunun Türkiye’nin kalkınmasına sağladıkları katkı olduğunu vurguladı. Bu katkıyı pandemi sürecinde de kesintisiz sürdürdüklerini aktaran başkan, Türkiye’nin aydınlık yarınları için sektörün durmaksızın çalıştığını ve fedakarlıktan kaçınmadığını vurguladı. Sektörler Arası Dayanışmaya Önem Veriyoruz Türkiye’nin iktisadi hedeflerine ulaşması adına, birlikte iş yapılan tüm sektörler ile dayanışmaya büyük önem verdiklerinin altını çizen ÇEİS Yönetim Kurulu Başkanı Suat ÇALBIYIK, “Çimento sektörü olarak tüm stratejimizi paydaşlarımızın üretimini desteklemek üzerine kuruyoruz. Sektör olarak, yüksek maliyet artışlarından kaynaklı büyük fiyat baskılamasına maruz kaldığımız dönemlerde dahi bu tavrımızdan taviz vermedik. Türk çimento sektörü 2018 ve 2019 yıllarında, hem küçülen iç pazarında hem de büyüyen ihracatında, üretim maliyetlerinin eş zamanlı yükselişinden kaynaklı fiyat baskısına maruz kaldı. Çimento sektörü maliyet bileşenlerinin yarıya yakın kısmı yakıt ve elektrik maliyetlerinden oluşmaktadır. 2017-19 döneminde petrokok fiyatlarında yüzde 45, ithal kömür fiyatlarında yüzde 34, elektrik birim maliyetlerinde ise yüzde 76 oranında artış görülmüştür*. Öte yandan, yine aynı dönemde işçilik maliyetleri de %32 oranında artış göstermiştir. Tüm bu artışlara rağmen, TÜİK verilerine göre, ilgili dönemde yurt içi çimento fiyatlarında yüzde 8,1 oranında gerileme yaşandı. Ayrıca, BİST’te işlem gören üyemiz şirketlerin 2017-2019 ana faaliyet karlılıkları karşılaştırıldığında, sektör olarak karlılıklarda %70 civarında gerileme olduğu da tespit edilmiştir.” dedi. Pandemi Sürecinde Zorlansak da Üretime Ara Vermedik Tüm dünyayı etkisi altına alan pandeminin birçok farklı sektörle birlikte çimento sektörünü de etkilediğini aktaran ÇALBIYIK, “Sektör olarak birçok paydaşımızın dahil edildiği mücbir sebep kapsamının dışında bırakılmamız bizleri oldukça zorladı. Buna rağmen, Türkiye’nin 7 bölgesine yayılmış fabrikalarımızla üretmeye ve dünyanın en ucuz çimentosunu paydaşlarımız ve halkımız ile buluşturmaya devam ettik. Bu sayede; ülkemiz için önemli bir değer olan inşaat sektörünün devamlılığına büyük katkı sunduk. TÇMB tarafından 2019 yılının Şubat ayında ODTÜ’ye hazırlatılan “Çimento ve Hazır Beton Fiyat Artışlarının Bina Maliyetine Etkisi” raporunda da görüldüğü üzere, çimentonun birinci sınıf bir yapının tüm maliyeti içerisindeki payı %2,7 ile %3,2 arasında değişmektedir. Sektörün yıllara sari fedakarlığının meyvelerini hep birlikte toplayacağımızı umut ediyor, sektörümüz ve ilişkili sektörlerinin devamlılığı için elimizden geleni yapmaya devam edeceğimizin altını çizmek istiyoruz.” şeklinde konuştu. Globalde Yerel Oyuncu İçin Teşvik Şart Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayan sektörümüzün, yurt dışı pazarlardaki gücünü koruması için markalı yerinde üretim stratejisine ve globalde yerel oyuncu olmaya odaklanması gerekiyor. Yüksek maliyet artışlarından kaynaklı büyük fiyat baskılamasına maruz kalmamıza rağmen, uluslararası rekabet içerisinde globalde yerel oyuncu çıkartmanın şart olduğuna inanıyoruz. Bu konuda devletimiz tarafından sağlanacak teşvik mekanizmalarını sektör olarak oldukça önemsiyoruz. *Rakamlar yıllar itibari ile Piyasa Takas Fiyatı (PTF), Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması (YEKDEM) ve Kurul (EPDK) tarafından belirlenen katsayı (KBK) birim maliyetlerinin toplamını göstermektedir. |
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.