Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına bağlı Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) 68 ilde toplamda 766 adet maden sahası için ihale başlattı. 

İhaleye çıkarılacak madencilikle ilgili alanlar, çoğunlukla orman ve mera alanları ile sulak ve verimli tarım alanlarını kapsıyor.

Yaklaşık 892 bin 894 hektar (300 bin futbol sahası büyüklüğünde) alanı kapsayan maden arama ve işletme ihaleleri 28 Eylül’de sona eriyor.

Yörelerinde madene karşı mücadele veren ekoloji örgütleri ve sivil toplum kuruluşları (STK) ise karara tepkili. Yapılan açıklamalarda ihale süreciyle birlikte ormanlar, ağaçlandırma sahaları, özel koruma bölgeleri, milli parklar, meralar, sit alanları, su havzaları, kıyı alanları, turizm bölgeleri, askeri yasak bölgeler ve şahsa ait özel alanlar dahi madencilik faaliyetine açılacağını ifade edilirken, ihalelerin iptali isteniyor.

Denizli’de 21 STK’dan ortak açıklama

İhalelerin 5 ayrı ilçesinde 12 maden sahasını kapsadığı Denizli’de karara karşı 21 kurum ortak açıklama yaptı. 

Kamuoyunda oluşan bilgi kirliliği nedeniyle bölgede altın madeni olduğu inancının oluştuğu belirtilen açıklamada “Gerçekte ilimizdeki bu sahalar mangan, krom, demir, bakır gibi rezervlere sahiptir. Bölgeler yoğunlukla ağaçlandırılacak alan, tarım ve mera alanı, ormanlık alan, doğal sit alanı ve yaşam alanları niteliği taşımaktadır” denildi. 

Son ihaleler ile maden sahalarının açılıp işletilmesinin, iklim krizine etkisi, erozyona, biyoçeşitliliğin azalmasına neden olacağı, su havzalarının yok olma riskinin de artacağı ifade edildi.

Artvin’de 15 saha

Kararla beraber Artvin’de ise Arhavi’de 4, Artvin Merkez’de 3, Yusufeli’nde 7 ve Ardanuç’ta ise 1 saha olmak üzere toplam 15 yeni saha daha ihaleye açıldı. 

Yeşil Artvin Derneği’nden karara karşı yapılan açıklamada, son yıllarda bölgede yaşanan sel ve heyelanlar hatırlatılarak “Ne yazık ki bu felaketlerden ders alınmadığı görülmektedir” denildi ve şöyle devam edildi:

“Oysa bu olayların hem sayısındaki hem de neden olduğu can ve mal kaybındaki artışta ilk nedenin, doğal yaşam alanlarımıza yapılan acımasız müdahalelerin olduğu artık herkes tarafından bilinmektedir.

“Toprağı koruyan orman ve meraların yok edilmesi, daha fazla taşın, toprağın ve çakılın derelere birikmesi ve artık en küçük bir yağışta bile sel ve taşkınların ciddi zararlar vermesine neden olduğu bir gerçektir. Tüm bu yaşananlar ve nedenleri bariz bir şekilde ortadayken doğa tahribatının baş sorumlusu olan vahşi madencilik sahalarının arttırılması akıl almaz bir adımdır.”

Uşak’ta 18 yeni maden noktası

Halihazırda 21 bölgede maden faaliyetlerinin yürütüldüğü Uşak’ta da yaklaşık 10 bin hektar alan üzerinde 18 nokta maden sahası olarak belirlendi.

Murat Dağı Yok Olmasın Platformu’ndan Funda Öz Akcura, özellikle Banaz çevresinde ihaleye çıkarılacak maden sahalarının olduğu arazi sık orman dokusu ve önemli su yataklarına sahip olması nedeniyle kritik öneme sahip olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Su yataklarının kirlenmesi yahut yön değiştirmesi hem Uşak’ı hem Ege’nin tarımını etkileyecektir. Kaldı ki Banaz civarında bulunan su yatakları bölge bulunan çiftçilerin yüzde 80’i tarafından kullanılıyor.”

Hatay’da 5 ilçede 9 bölge

MAPEG’in ihale edeceği maden arama sahaları arasında Hatay’da; Payas, Arsuz, Belen, Dörtyol ve Hassa ilçelerinde olmak üzere 9 nokta yer aldı. 

7 Eylül tarihinde bu bölgeler için gerçekleştirilecek ihalelere karşı çıkan İskenderun Çevre Platformu, siyasi parti ve dernekler geçen günlerde Arsuz’da yaptıkları eylemde Hatay’ın hiçbir bölgesinde maden aramasına izin vermeyeceklerini belirtti.

İskenderun Çevre Koruma Derneği Başkanı Nermin Yıldırım Kara, ihaleye açılan alanlarla ilgili belirsizliklere dikkat çekerek, “Bu alanların ormanlık alan mı, mera alanı mı, tarım alanı mı, ne olduğunu bilmiyoruz. Koordinatlardan anlamaya çalışıyoruz. Ya da ne madeni olduğunu da henüz bilmiyoruz. Demir, bakır, gümüş, iyot, altın, taş kömürü, linyit… Bunların hepsi bu bölgelerden çıkabilir” dedi.

Hakkari’de 5 nokta

Hakkari’de ise Cilo Sat Gölleri, Korgan köyü, Govend Dağı, Nebırnav Yaylası ve Ördekli Köyü Vadisi’ndeki 5 noktanın maden ihalesine açıldı.

“Sat Gölleri yok olmasın” sloganıyla sosyal medya hesabı üzerinden kampanya başlatan Cilo Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü Başkanı Hacı Tansu, Türkiye genelinde Hakkari’de söz konusu maden bölgelerinin ihalelerinin yapılmaması için tüm dağcı ve doğaseverlere destek vermeleri çağrısında bulundu.

Çorum’da 4 saha

Çorum’un Alaca ve Mecitözü ilçelerinde bir, Kargı ilçesinde iki olmak üzere toplam dört bölge de MAGEP tarafından ihaleye çıkarıldı. 

İhalesi yapılacak bölgeler için konuşan bir maden mühendisi, çevrede yerleşim alanlarının tarımsal sulama ve içme suyu ihtiyacını karşılayan su kaynaklarının bulunduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“Madencilik, jeolojik yapıyı, rölyefi, su rejimini, yerel iklim ve peyzajı değiştirir. Toprak ve bitki örtüsünün doğrudan yok edildiği açık maden işletmeciliğinde daha da belirgin olarak görülür. Kargı İlçesinde maden aranacak bölge de mutlaka tabiatı kötü etkileyecek kalıcı hasarlar bırakacaktır.”

Ülke yüz ölçümünün 1,14’ü MAPEG’in 24 Ağustos Pazartesi günü başlattığı ihaleler kapsamında Sivas’ta 73, Kahramanmaraş’ta 56, Eskişehir’de 39, Erzincan’da 30 bölgede, maden çalışmaları için arama ve işletme ruhsatları verilecek. 68 ilde yaklaşık 893 bin hektarlık alanı kapsayan bu sahalar Türkiye yüz ölçümünün yüzde 1,14’lük kısmına denk geliyor. 28 Eylül’e kadar sürecek ihale sürecinde dördüncü grup madenlerin aranması ve işletilmesi için ruhsat verilecek. Dördüncü grup madenler arasında sodyum, potasyum, lityum, iyot, gibi endüstriyel hammaddeler; linyit, taşkömürü, uranyum gibi enerji hammaddeleri ve altın, gümüş, platin, bakır, demir, krom, titan ve alüminyum gibi metalik madenler bulunuyor. MAPEG, daha önce de 2018 yılının haziran ayında 616, 2019 yılının nisan ayında ise 417 sahayı ihaleye açmıştı. 16 yılda 3,5 milyon hektar tarım arazisi  2004’te korumacı maden yasalarından vazgeçilerek madenciliğin önü açıldı. 2009’daki değişikliklerle de orman ve mera alanlarından alınacak izinler konusunda maden şirketlerinin işi kolaylaştırıldı.  Türkiye çölleşme haritası verilerine göre ülke arazilerinin yüzde 53’ü orta, yüzde 26’sı yüksek çölleşme riski altında. Ancak buna rağmen yapılan değişikliklerle beraber son 16 yılda 3, 5 milyon hektar tarım arazisi tarım dışı amaçlara tahsis edildi.  Doğu Karadeniz Bölgesi, maden açısından en fazla olumsuzluk yaşayan bölgelerden biri. Bakanlığın verilerine göre, Artvin, Gümüşhane, Ordu, Giresun, Trabzon ve Rize illerinde toplam 1012 maden ruhsatı ve 1 milyon 372 bin hektarlık alan maden ile karşı karşıya. Bu sayı, söz konusu illerin toplam büyüklüğünün neredeyse yüzde 40’ının, yani 549 bin hektarının madenlere ayrıldığını gösteriyor.

(TP)

Kaynak: Ekoloji Birliği, Gazete Duvar, Evrensel

MAPEG’in 68 ilde 766 adet bölgeyi maden sahası olarak belirlemesine karşı ekoloji örgütleri, ihale süreciyle birlikte ormanlar, ağaçlandırma sahaları, özel koruma bölgeleri, meralar, sit alanları, su havzaları ve kıyı alanları gibi birçok yerin madencilik faaliyetine açılacağı gerekçesiyle tepki gösterdi.

sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın