Arabulucuk felsefesinin oluşturulmasının önemine değinen Bağımsız Arabulucular Derneği (BADER) Başkanı Av.Arb. Dursun Yassıkaya, şunları söyledi:

“Münakaşadan müzakereye konu başlığı ile tanımladığımız arabuluculuğu, anlayabilmemiz için değişen dünyayı anlamamız gerekiyor. Arabuluculuğun, mahkemelerdeki dosya sayısı ile ölçülen ve işverene tek taraflı bir menfaat oluşturan bir müessesse olmadığını, toplumsal barış ve toplumsal güven için zaruri bir ihtiyaç olduğunu ve bunlara cevap veren hukuki bir kurum olduğunu daha etkin şekilde anlatabilmeliyiz. Akademik boyutunu üniversite işbirliği ile uygulama noktasında, ülkemizin bir zenginliği olan TOBB bünyesinde Arabuluculuk Enstitüsü kurulmasını öneriyoruz” dedi.

Değişim, düşünce şeklinizi değiştirmekten başlıyor

Değişim ve dönüşümün düşünce şeklini değiştirmekle başladığını anlatan BADER Başkanı Av.Arb. Dursun Yassıkaya, şunları kaydetti:

“Bir anda kendimizi, hiç bilmediğimiz, doğal olmayan, insan aklıyla üretilen organizmalar, sentetik DNA’lı canlılar, yapay organlar, düşünen hatta kendi kendine öğrenen, savaşanan robotlar, yapay zekalar dünyasında, bulduk. Süreç, nerede çalıştığımızın değil nasıl çalıştığımızın, neyi bildiğimizin değil bilgiyi nasıl kullandığımızın, her şeyi bildiğimize inanır iken, başkalarının bilgi ve becerilerinden nasıl yararlandığımızın konuşulduğu ve önem arz ettiği yeni normlar dönemine bir anda evrildik. Değişim malumunuz, düşünce şeklinizi değiştirmekten başlıyor. Düşünme kabiliyetimizi, algımızı, karar gerekçelerimizi değiştirmediğimiz sürece yenilikleri kabullenmemiz, değişime ayak uydurmamız zaman alıyor. Yeni zenginliğe ulaşmak istiyorsak, basmakalıp öğretilmiş alışkanlıkların hakim olduğu düşünce şeklimizi değiştirmemiz gereklidir. Sorunu tespit etmek ve çözüm üretebilmek için de nedenlerini doğru tahlil etmemiz önemlidir. Nitekim, 5- 7 Aralık 2018-2019 tarihlerinde yapılan “Education Berlin” toplantısında “Bağlantısallık” kavramı ortaya atıldı ve yeryüzünde varolan herşeyin birbirine ihtiyacı olduğunun altı çizildi. Kendi yeni dünyamızı oluşturabilmek, kendi kavram ve paradigmalarımızı oluşturarak değişim ve dönüşümü başarabilmek için elimizde ciddi fırsatımız bulunuyor” diye konuştu.

Pandemi döneminde “arabuluculuğa” ihtiyacımız arttı

Son aylarda dünyayı kilitleyen, milyonlarca işletmeyi kapatırken, milyarlarca insanın ev izolasyonunda olduğu pandemi nedeniyle, dünya ekonomisinin küçülmekte olduğunu ifade eden BADER Başkanı Av.Arb. Dursun Yassıkaya, konuşmasına şöyle devam etti:

“Dünyada üretilen 100 birim ürünün %85’ni üreten, ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerin, Covid-19 salgın sonrası üretiminin %35 oranında azalacağı öngörülüyor. Dünya ekonomisinde üretim bandında %1,5 birim üretim yapan ekonomimizde, yaşanacak sıkıntıları atlatabilmemiz için, Arabuluculuğa hiç olmadığımız kadar ihtiyacımız var. Nitekim, kanun koyucunun ve siyasal otoritenin en üst makamından en alt ilgili görevlileri kadar, bu alanda görev yapan avukat-A-arabulucu meslektaşlarımızın “kazan-kazan” ilkesi ile verdiği mücadele, bugün ülkemizi arabuluculuk alanında başarılı bir konuma getirmiştir” şeklinde konuşu. 


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın