Dünyayı saran koronavirüs salgını, süs bitkilerinde işleri durma noktasına getirdi. Orta Anadolu Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Yılmaz, üretimin en yoğun olduğu dönemde ortaya çıkan salgın nedeniyle ihracatın durma noktasına geldiğine değinerek, zor durumdaki işletmelerin ayakta kalabilmesi için desteğe ihtiyaç olduğunu söyledi. Kendi evinde tecrit edilen insanları yalnız kalmaktan ve umutsuzluktan koruyan bir güç olarak çiçek ve bitkilerin kullanılabileceğini belirten İsmail Yılmaz, çiçek satın almanın aynı zamanda sektörde çalışan binlerce insanın işlerine ve hayatına devam etmesini sağlayacağını vurguladı.
Dünya genelinde salgın haline gelen ekonomik açıdan pek çok sektörü olumsuz etkileyen Corona Virüs (COVID-19), yoğun iş gücü gerektiren ve hassas tarımsal ürünler üreten süs bitkileri sektörünü de vurdu. İç pazarda ve ihracatta işlerin durma noktasına gelmesi nedeniyle yüzde 100’e yakın iş kaybına uğrayan sektör, devletten acil destek bekliyor.
Orta Anadolu Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Yılmaz, 2019 yılında dünya genelinde 22 milyar dolarlık ihracat hacmine sahip olan sektörde işlerin tamamen durduğuna dikkat çekerek, “Üretimin en yoğun olduğu bu dönemde ortaya çıkan salgın nedeniyle gümrük kapıları kapandı, fazla ihracatımız olan ülkelerle ticaret durdu. Özellikle günlük, mevsimlik tüketilmesi gereken kesme çiçek ve mevsimlik çiçeklerde de tüketim durma noktasına geldi. Hollanda başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde de talepler sıfırlanmış, ürünler zayi oluyor. Üreticinin bu yükün altından kalkması ve bir daha aynı üretimi gerçekleştirmesi de imkansız. Yaklaşık 60 bin kişiye doğrudan, 400 bin kişiye dolaylı istihdam yaratan ve bu insanların ailelerinin geçimlerini sağlayan işletmelerimiz zor durumda” dedi.
Sektörün çalışma şartlarına özel acil desteğe ihtiyaç var
Süs bitkileri sektörünün özellikle, üretilen ürünün stoklama şansı olmadığı ve ürünlerin 1-10 gün içinde tüketilmek zorunda olmasın nedeniyle desteklenmesinin önem taşıdığına dikkat çeken Yılmaz, devletten isteklerini şöyle sıraladı:
“Tarım sektöründe kredilerde 3 veya 6 aylık ertelemeler sektörümüze çok uygun değildir. Şu an satış yapılamadığı için üretim durdu ve ürünler söküldü. 3 ay sonra yeni dikim yapılabilir ve bunların da sonraki 6 ay içinde satışı ve ödemelerin dönmesi mümkün olacaktır. Bu sebeplerle, devlete olan vergilerin borçların en az 1 yıl süre ile ertelenmesi işletmelerimize nefes aldıracaktır.
İşletmelerin nakit akışı bozulacağından, yeniden kredi tahsisinde çok fazla zorlanmadan kaynaklara kolaylıkla ulaşım önemlidir. Süreç uzarsa çekler için tedbir alınması gereklidir.
4447sayılı Kanunun 50. maddesine göre; çalışma süreleri ve işsizlik sigortası primi ödeme gün sayısı bakımından kısa çalışma ödeneği 18 Mart 2020 tarihinde Cumhurbaşkanlığı tarafından açıklanmıştı. Bu açıklamada ödenekten; haftalık çalışma süresinin en az 1/3 oranında azalması (4 gün çalışma yapılması) 2 gün işyerinin kapalı olma şartı bulunmaktadır. Süs bitkileri sektörü olarak her dönem çalışma yapmamızdan dolayı bu şartı yerine getirememekteyiz. Bu madde ile ilgili sektörümüzün gerekçelerini göz önünde bulundurarak yeniden bir düzenleme yapılması gerekmektedir
Bu yılki üretimimizin yaklaşık yüzde 35’lik kısmının hasadı yapıldı. Geriye kalan yüzde 65’lik kısmı bundan sonraki dönemde (hasat, söküm yetiştirme) yapılacaktır. Sürecin uzayacağı öngörülüyor. Buna bağlı olarak zarara uğrayan firmalarımızın zararlarını karşılamak için bir fon oluşturulmalıdır. Her zaman dinamik olan sektördeki işletmelerimizin faaliyetlerine devam edebilmeleri için ekstra kaynağa ihtiyaç duyulmaktadır.
Nakliyedeki maliyetlerimiz maalesef çok yükselmiştir. Bu da halihazırda minimum düzeyde devam eden ihracatımız için sıkıntı yaratmaktadır. İthalatçılarımızla sezon başında sabit fiyatlarla satış gerçekleştirmiştik. Maliyetlerin artışı sektör için ilave yük oluşturmaktadır. Acilen bu maliyetlerin desteklenmesi gerekmektedir.
Sektörümüz de mücbir sebep kapsamına alınarak, SGK ve maliye yönünden yapılan tüm ertelemelerden faydalandırılmalıdır.”
Morale ihtiyacımız var çiçekler bunu sağlayabilir
Orta Anadolu Süs Bitkileri ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Yılmaz, devletten acil beklentilerinin yanı sıra vatandaşlara da seslendi. Çiçekler yaydığı sosyal mesajlarla sevgiyi, mutluluğu, huzuru hissettirdiğini hatırlatan Yılmaz, “Bilimsel olarak, çiçeklerin insanların ruh halini iyileştirdiği, stresi ve strese bağlı depresyonu azalttığı kanıtlanmıştır. Yaşadığımız Koronavirüs salgını sırasında da toplumsal refahı korumaya yardımcı olmak için kullanılabilir. Bu nedenle özellikle bu günlerde, hayatımızda çiçeklere her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Kendi evinde tecrit edilen insanları yalnız kalmaktan ve umutsuzluktan koruyan bir güç olarak çiçek ve bitkileri kullanabiliriz. Bunun toplumun refahı üzerinde ciddi olumlu etkileri olacaktır. Çiçek satın almak aynı zamanda sektörümüzde çalışan binlerce insanın işlerine ve hayatına devam etmesini sağlayacak. Satın alınan her çiçek veya bitki sektörümüzdeki küçük ve orta ölçekli işletmelerin yılın bu kritik zamanında ayakta kalmalarına yardımcı olacaktır” diye konuştu.
Rakamlarla süs bitkileri sektörü ve ihracatı…
Süs bitkileri sektörü son yıllarda tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de gelişme gösterdi. Bugün tüm dünya Türkiye’deki potansiyelin farkında ve bizi önemli bir üretici/ihracatçı ülke olarak kabul etmiş durumdalar. Türkiye’nin süs bitkileri açısından oldukça zengin bir çeşitliliğe sahip olması, uygun iklimsel ve coğrafi koşulları, pazar ülkelere yakınlığı ve ucuz iş gücüne sahip olması önemli bir avantaj.
2018 yılı verilerine göre toplam 51.803 dekar alanda süs bitkileri üretimi yapılan ülkemizde süs bitkileri üretiminin en fazla yapıldığı iller sırasıyla İzmir, Sakarya, Antalya, Yalova ve Bursa’dır. Sakarya, Yalova, İstanbul, Adana iç ve dış mekan bitkileri üretiminde önemli yere sahipken, Antalya ve İzmir kesme çiçek üretiminde en önemli illerdir. İhracata yönelik yüksek kaliteli çiçekler genellikle çiçek üretimi için çok uygun çevresel koşulların bulunduğu Antalya bölgesinde çoğunluğu seralarda olmak üzere yetiştirilmektedir. Marmara ve Ege Bölgesinde (Yalova, İzmir, Aydın) yapılan kesme çiçek üretimi genellikle iç pazara yöneliktir.
Türkiye’den süs bitkileri ihracatı 30 yıl önce başlamış ve başlangıcından beri düzenli gelişim göstermiştir. İhracattaki ana ürün grupları kesme çiçekler, fideler, fidanlar, iç ve dış mekan bitkileri, çiçek soğanları, yosun ve çelenklerdir. Türkiye’de süs bitkileri sektörü yüksek katma değer ve istihdam sağlamada önemli role sahiptir. Sektör ülkedeki sosyal yapıya da yeni iş alanlarının yaratılması ve istihdam edilen kesimlere barınma ve eğitim imkanları sağlanması ile katkı sağlamaktadır. Süs bitkileri sektörü 60 bin kişiye doğrudan, 400 bin kişiye ise dolaylı istihdam yaratmaktadır.
Sektör ilk kez 100 milyon doların üzerinde ihracat yaptı
2019 yılı süs bitkileri sektörü için olumlu bir yıl oldu. Türkiye süs bitkileri ve mamulleri ihracatı 2019 yılında bir önceki yıla kıyasla değer bazında yüzde 7 artış göstererek 106,7 milyon dolara ulaştı. Türk ihracatçıları Türkiye’nin coğrafi konumu ve büyük tüketim merkezlerine yakınlığının avantajını kullanarak dünya üzerinde 77’den fazla ülkeye Türkiye’den süs bitkileri ihraç edilmektedir. Sektörün ihracatında Hollanda ilk sırada yer alırken, Almanya, Özbekistan, İngiltere, Azerbaycan, Türkmenistan, Irak, Gürcistan, Bulgaristan ve A.B.D. ilk on sırada yer alan diğer ülkeler olmuştur. En fazla ihracat yapılan ürün grubu kesme çiçekler ve canlı bitkilerdir. Dünya üzerindeki en önemli ihracatçı ülkeler sırasıyla, Hollanda, Kolombiya ve Almanya’dır. Türkiye dünya ihracatçıları içinde 25. sırada yer almaktadır.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.