ENVER ERKAN > TERA YATIRIM, EKONOMİST >> Ekonomi 4Ç19 döneminde bizim beklentimiz ve piyasanın da genel beklentisi olan %5’in üzerinde, yıllık bazda %6’lık büyüme kaydetti. Çeyreklik bazdaki büyüme ise mevsimsellikten arındırılmış verilerle %1,9 olarak gerçekleşti. Böylece 4Ç18 döneminden itibaren daralma pozisyonuna giren 2019’un ilk yarısında durgunluk yaşayan ekonomi, 3Ç19 döneminde başlayan canlanma ve hükümetin ekonomik büyümeyi desteklemek için aldığı birçok önlemin etkisiyle beraber 4Ç19 dönemimde hızlı bir büyüme kaydetmiş oldu. Son çeyrekte kaydedilen güçlü büyüme performansı ile beraber, 2019 yılının genel büyüme oranı %0,9 olmuştur. En son yıllık bazda 2009 yılında Lehman Brothers krizinin etkisiyle daralmış olan ekonomi 2019 yılında, yılı ilk yarısındaki daralma momentumunun etkisiyle 10 yılın en yavaş yıllık büyümesini gerçekleştirmiştir. 

Faizlerin düşmesine ön ayak olan ve özellikle kredi kanalının canlandırılmasına yönelik diğer önlemleri alan hükümetin çalışmaları 2020 yılında %5 yıllık büyümeyi yakalamaya yöneliktir. Büyümenin alt kalemleri, 4Ç19 döneminde büyümenin sürükleyici gücünün bireyse kredi talebindeki artışla ve bu çerçevede hane halklarının harcamalarının büyümesi olarak görülmektedir. Gevşeyen kredi koşulları, iç talep kanalını canlı tutmaya devam etmektedir, bu nedenle bu alanda 1Ç20 döneminde de benzer bir eğilim görmeyi bekleriz. Tabii talepteki artış, aynı zamanda enflasyon açısından yukarı yönlü risk teşkil etmekte… Son dönemde Suriye’de Rusya ile artan askeri gerilimin getirdiği piyasa oynaklığı maliyet enflasyonu tarafında da kur değişkeninin yine dikkatli bir şekilde izlenmesi gerektiğini ortaya çıkarmıştır.

Kaynak: Bloomberg, TÜİK

Türkiye ekonomisi açısından 2019’un hikayesi ekonomide dengelenme olarak şekillendi. Bu kapsamda enflasyonun gerilediği, cari açığın önemli ölçüde daraldığı ve hatta yılı cari fazlayla kapattığı bir dönemi geride bıraktık. Bu dönemde küresel ortam da bizimleydi ve merkez bankalarının faiz indirimlerinde bulunmaları bize hareket alanı açtı, bu kapsamda Temmuz 2019’dan beri yapılan 1325 baz puanlık bir faiz indirimi söz konusudur. Ancak faizlerin bu düşüklüğü koronavirüs alarmı verilen küresel piyasalarda sermaye hareketleri etkilenirse bizim aleyhimize bir durum oluşturabilecek niteliktedir.

Hükümetin büyümeyi destekleyen ekonomi politikalarının devamı ve faizlerde düşüşün ekonomik büyüme hikayesini desteklemesini bekleriz. Kredilerde büyüme bireysel tarafa yoğunlaşmışken, kredi ile alakalalı olan diğer kalemlerde de canlanma, büyümenin kaynağı ve sürdürülebilirliği açısından önemlidir. Zira, %6’lık büyümenin ana bileşenlerinde 4Ç19 döneminde hane halkı tüketim harcamalarında %6,8’lik büyüme görmekteyiz.  Devlet harcamaları %2,7 artmış, yatırımları ifade eden gayrisafi serbest sermaye oluşumu aynı dönemde %0,6 daralmıştır. %5’lk büyümenin yılın geneline yayılması ve sürdürülebilir olması, büyümenin tabana yayılarak organik bir yapıya bürünmesidir. Doğrudan yatırım ve net ihracatın ağırlığını artırmamız gerekiyor. Büyüme için aşağı ve yukarı yönlü riskleri beraber değerlendirerek 2020 yılının tamamı için %3,1 büyüme olmasını beklemekteyiz.

“Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, yetkili kuruluşlar tarafından kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.”


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın