Kârlılık ve risk yönetimi açısından, özellikle durgunluk dönemlerinde, ?alacak yönetimi? firmalar için hayati öneme sahip olabiliyor. Her ne kadar kriz dönemlerinde nakit dengesinin sürekli olarak sağlanması doğrudan bir işletme amacı olmasa da sürekli olarak sağlanması gereken hayati öneme haiz bir şart olduğu, kârlılık ve özellikle de ciroya oranla öncelik kazandığı görülüyor. Bu yüzden, müşterilerinizin borçlarını zamanında ödemesi için özendirici bazı faaliyetleri uygulamaya koymak, belirsizlikleri minimuma indirdiği için, işletmelerin nakit akışını sağlıklı yürütebilmeleri için, hatta ayakta kalabilmesi için bir çözüm olabilir. Kayıp-kazanç dengesinin bozulduğunu gören işletmelerin, zararın neresinden dönülürse kârdır, felsefesini hatırlamalarında fayda var, acilen nakit iskontosu gibi tedbirleri gündeme koymaları, özellikle şu günlerde uygun olabilir. Zira günümüz ekonomik koşullarında alacak yönetimi önemini daha da artırıyor. Bu konuda etkin olmayan firmaların kötü alacak oranlarının arttığını, başarılı olan firmaların ise hem alacaklarını gününde tahsil edebildiğini hem de kötü alacak oranını miminum seviyeye çektiklerini gözlemleyebiliyoruz.
Peşin satış yapan işletmeler için ?alacak yönetimi? konusunda doğal olarak sözümüz olamaz. Sonuçta alışveriş gerçekleşmiş, bitmiştir. Alacak verecek kalmamıştır. Ancak vadeli satış yapan işletmeler, riskleri zamana yaydıkları için, alacaklarını zamanında ve sorunsuz tahsil edebilmeyi de düşünmek zorundalar. Bunun da işletmecilik disiplinindeki ifadesi, ?alacak yönetimi.?
Asıl sorun KOBİ’lerde
Satış işlemi sırasında tahsilat zamanında ve tamamen gerçekleşmediği için, özellikle KOBİ?lerin alacaklarını yönetmeleri hayati önem taşır. Büyük işletmeler, doğası gereği bazı tedbirleri hem uzman şirketlerle çalışarak, hem profesyonel çalıştırarak alırlar, ancak KOBİ?lerin ölçekleri itibariyle kendi yaşamlarını idame ettirmede, hemen her konuya çok daha dikkatli yaklaşmaları, riskleri ona göre yüklenmeleri gerekir. Bu nedenle, zamanında tahsilatın gerçekleşmediği alışveriş yöntemleri uyguladıklarında özellikle KOBİ?lerin, şirket dışı faktörleri bertaraf edecek yöntemleri devreye sokmaları anlamlı olsa gerek…
Alacak yönetiminin etkin olmadığı şirketlerde karşılaşılan en önemli sorun süreçlerin yanlış tasarlanmasıdır. Süreçler irdelendiğinde yapının, müşteri kaynaklı riskleri önleyecek veya ortaya çıkartacak şekilde tasarlanmadığı, idari ve hukuki takip sürecinde aksiyona geçme konusunda geç kalındığı, bu itibarla alacak miktarının katlanarak arttığı görülmektedir. Etkin işletilemeyen süreçlerde sorunları önleyici (preventive), tespit edici (detective), düzeltici (corrective) ve telafi edici (compensanting control) kontrol mekanizmalarının sistem içerisine yerleştirilmediği görülür. Bunun için şirketler çok büyük rakamlara ulaşan kayıplara uğrar, bunu tespit edip düzeltemez ve kayıplarını telafi edemezler. Bunda elbette ki şirketleri sorumlu tutmamak gerekiyor, iş süreçleri içinde ister istemez bu çarka yakalanılıyor. Esas sorun, bu riskle karşılaşılacağını bilmelerine rağmen, işletme sahip ve yöneticilerinin önlem almaya çalışmamalarıdır. Yumurta kapıya dayanınca önlemler alınması da çok faydalı sonuç vermiz. Bu yüzden, esas olan, risk yönetimine dayalı müşteri yönetim anlayışının şirketlerin sorunlarını azaltıcı faktör olarak görülmelidir.
Şirketler alacaklarını doğru yöneterek nakit akışlarını planlayabilir, alacaklarını doğru yönetebilen işletmeler de finansman maliyetlerini optimize edebilirler. Zamanında tahsil edilmeyen veya sorunlu tahsil edilen alacaklar firmanın nakit akışını olumsuz etkilediği için, işletmenin kârlılığını da aynı yönde etkiliyor. Kısa dönemde, özellikle de kriz dönemlerinde, nakit dengesini sürekli olarak koruyabilmek önemlidir. Buna, likidite prensibi deniyor. Likiditedeki bu dengeyi sağlamak için nakit akışının doğru tahmin edilmesi gereklidir. Nakit akış tahminleri, gelecek dönemdeki nakit giriş ve çıkışlarının doğru tespitini gerektirir. Bu da nakit yönetimini ne kadar aktif yapabildiğinizle ilgilidir. Doğru nakit yönetimi araçlarını kullanarak nakit akışını yönetebilir ve gelecekteki nakit akışınızı raporlayarak tahminlerinizi yapabilirsiniz. Bu yaklaşımda müşterilerin önceki dönem ödeme performanslarını gösteren ve bu yolla gelecek dönemlerde ödeme zorluğu çekebilecek müşterilerin belirlenmesi birinci sırada tespit olabilir. Yani, müşteri skorlama sistemi, işletmelerin elindeki en önemli değerlendirme kriteridir.
İşletmeler satış yaptıkları müşterilerin kredibilitesine göre satış limitlerini belirlerler. Buna bağlı olarak işletmenin bilançosundaki ticari alacaklar müşterilere tanınan kredi limitlerini göstermektedir.
Son yıllarda alacakların satışlara oranının yükselme eğilimi göstermesi de alacak yönetiminin önemini artırmaktadır. Kısa dönemde, özellikle de kriz dönemlerinde, öncelikle nakit dengesini sürekli olarak koruyabilmek için nakit akışı planlamasının yapılması önem taşıyor.
Riskli alacaklar nasıl tahsil edilmeli?
Alacak yönetimini etkileyen faktörleri sıralamak gerekirse, bunları; satış hacmi, kredili satış politikalır, mevsimsellik, alacakları tahsil politikası ve ekonomik konjanktür olarak sıralayabiliriz.
Ticari alacakların tahsilatında esnek ve katı politikalar belirlense de iş hayatının gereklerini dikkate alarak, işletmenin yol aldığı bir hat vardır. Bu açıdan tahsilat yöntemlerinde, ticari alacakların tahsilatları çek/senetlerle uzatılıyorsa, ileri vadeli nakit akışlarındaki belirsizlik devam ediyor ve bunun maliyetlerini yükleniyorsunuz demektir. Öte yandan katı uygulamalar, sözgelimi hukuki icra takibi gibi sistemlerin de kuşkusuz maliyetleri var. Asıl olan müşterilerin ödeme performanslarını yakından izlemektir. Ancak gene de alacak tahsilatında ciddi sorunlar oluşmuşsa doğal olarak, haklarınızı korumakla da mükellefsiniz.
Kriz kapıya dayanmadan alınacak yöntemlerini müşterilerinizle paylaşmanız, bundan sonrası için önemlidir. Alacak yönetiminde yaygın olarak kullanılan ve vadesinde ödeme garantisi sağlayan ?doğrudan borçlandırma sistemi? işletmenin geleceği açısından önemli olsa gerek. Firmanızdan düzenli olarak mal ya da hizmet alan bayii ve müşterilerini bu sisteme dahil edebilir ve alacak yönetiminizi etkin hale getirebilirsiniz. İnternet ortamında çalışılabilen bu sistemde, kredili ve kredisiz çalışabilmek mümkündür. Müşteri risklerini ve ticari alacaklarınızı etkin bir şeklide yönetebilmeniz için, sisteme dahil olacak müşterilerinizin kredi limitlerini belirleyebilir, o firmayla olan satış hacmi, satış vadesi ve kredibiletisini, zamanlı değerlendirebilirsiniz.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.