Altın Tatlı’nın üçüncü kişisel sergisi “Fairies and Faes”, 8-9 Şubat 2025 tarihleri arasında HOPE Alkazar’da sanatseverlerle buluşuyor. Sergi, Altın’ın son 1.5 yılda ürettiği seramik çalışmalarının yanı sıra film, heykel, fotoğraf, resim, enstalasyon, takı ve tasarım gibi farklı disiplinlerdeki eserlerini bir araya getiriyor.
DOĞADAN İLHAM ALAN BİR YOLCULUK
Doğanın kucağında büyüyen Altın Tatlı’nın çocukluk yıllarında oynadığı oyunlar sıradan oyunlardan çok farklıydı. Bebekler ve arabalar yerine, tırtıllar, örümcekler ve kırkayaklarla dolu bir dünyayı tercih eden Altın, doğaya olan sevgisini, “Anime ve belgesel izleyen, resim yapan, içine kapanık bir çocuktum. Böceklerden korkmazdım, aksine hayrandım onlara,” sözleriyle ifade ediyor.
Yetiştiği toplumun muhafazakâr yapısından kaçışını ise queer animelerin büyülü dünyasında bulduğunu anlatıyor: “Orası benim için sihirli bir yerdi. Karakterler her zaman çok şık, queer ve doğadaki gibi özgürdü.” Bu özgürlük ve dualite anlayışı, Altın’ın sanat pratiğinin temellerini oluşturuyor.
“FAIRIES AND FAES”İN HİKAYESİ
Altın, serginin ilhamını 1.5 yıl önce çamura dokunarak keşfetmiş:
“Çamura, yani yeryüzünün bir parçasına dokunmak ve onu şekillendirmek, beni doğaya geri götürdü.”
Sergide, bu doğaya dönüş yolculuğunun izlerini Altın’ın doğa enstalasyonlarında görebilirsiniz.
Tuba Kocakaya’nın artistik direktörlüğünü yaptığı sergide, Altın’ın sanatçı iş birlikleri de sergide önemli bir yer tutuyor. Arcadia Trinkets’ın sanatçısı Canberry, Goblin adıyla tanınan Yiğit Güney, Human Objectsekibinden Çağrı Avcı ve Arya Elvera, kılıç ustası Thomas Ward, grillz tasarımcısı Sera Boeno, heykeltıraş Yiğit Yılmaz ve yönetmen Zacharie Lanoue gibi isimlerle üretilen eserler, sergiye çok yönlü bir derinlik kazandırıyor. Sergide ayrıca Müjgan Armağan’da, Altın ile ortak ışık tasarımı yapıyor olacak.
BÜYÜLÜ FİLMLERLE ZENGİNLEŞEN BİR SERGİ
Sergide ayrıca Altın’ın yazıp yönettiği iki kısa film de yer alıyor. Bu filmler, sanatçının önceki sergisi *“Dazed Heroes”*un devamı niteliğinde, uzun soluklu bir projenin parçaları. Carl Jung’un arketiplerinden ilham alarak hayata geçirdiği bu filmler hakkında Altın şunları söylüyor:
“Dazed Heroes’da arkadaşlarımı mitolojik karakterler ve arketipler olarak resmetmiştim. Sonra fark ettim ki, başkalarının hayatında da bu arketipleri canlandırıyorum; birileri için ‘sevgili,’ birileri için ‘kahraman,’ bazen de ‘hiçkimse’ oluyorum. Bu farkındalıkla, 12 arketipi canlandırdığım bir kısa film serisi yapmaya başladım.”
Sergide yer alan iki filmin biri, Taner Yücel’in ses tasarımıyla zenginleştirilmiş. Altın’ın özgün ve deneysel sinema dili, sergiyi geleneksel bir sanat deneyiminin ötesine taşıyor.
SANATSEVERLERİ BÜYÜLEYECEK BİR DENEYİM
İstanbul’un ortasında renkli bir bahçe yaratan ‘’Faires and Faes’’ sergisi, Altın Tatlı’nın doğa ile kurduğu derin bağı ve animeye duyduğu hayranlığı disiplinlerarası bir şekilde sunuyor.
Sanatseverleri, doğanın büyülü dünyasında bir yolculuğa çıkmaya davet ediyoruz.
Tarih: 8-9 Şubat
Mekan: HOPE Alkazar
Altın Tatlı
Altın Tatlı, sanatın galaksiler arası ve boyutlar arası bir dil olduğuna inanan İstanbul’lu bir sanatçıdır. Maksimalist bir sanatçı olarak Altın, bizi kendi evrenine dahil etmek adına birçok sanat biçimini kullanır. Sanatçı olarak yolculuğuna resimle başlayan Altın, animasyon, yönetmenlik ve sanat yönetmenliği yapmaya da başladı ve kısa sürede varoluş biçimini de bir sanat biçimine dönüştürdü. MassArt’ta resim ve animasyon alanında lisans derecelerini tamamladıktan sonra Altın, ABD’den İstanbul’a birçok ödül almış genç ve başarılı bir sanatçı olarak döndü. İstanbul’daki drag kültürü Altın’ı etkiledi ve sanatını makyaj, kostüm ve performans ile ifade etmesine yardımcı oldu. Alternatif olarak, fotoğrafçı arkadaşlarıyla ortak çekimler için karakterlerini farklı alanlarda canlandırıyor ve bu sefer resim yapmak için vücudunu bir tuval olarak kullanıyor.
Altın, resim, illüstrasyon, film, yönetmenlik, sanat yönetmenliği, seramik ve heykel yapmaya devam ediyor. Evrenimizde her şeyin birbirine bağlı olduğuna inanan Altın, her zaman gözlemliyor, okuyor ve öğreniyor. Bilim ve sanat birbirini mükemmel bir şekilde tamamlar, bu yüzden Altın bilimin her alanını öğrenmek konusunda sonsuz bir heyecan duymakta. Öte yandan, Altın bir hayırsever olarak, dünyanın farklı yerlerindeki yaralara sarmak için SARGI (bandaid) adında, 4 arkadaşıyla birlikte bir STK kurmuştur. SARGI artık faaliyet göstermiyor, ancak Altın STK çalışmalarına bireysel olarak devam ediyor.
Altın, kendini “Androgénie” [Altın’ın ürettiği, androjen, cin ve génie (Fransızcada dahi ve koruyucu ruh) anlamına gelen terim], bir anime süper kahramanı, maksimalist bir sanatçı ve bir keşiş sonrası medyum olarak tanımlıyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.