Türkiye İMSAD’ın düzenlediği 60’ıncı Gündem Buluşmaları “2024 Değerlendirmesi- 2025 Beklentileri’’ başlığı altında düzenlendi. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, “İnşaat malzemesi sanayisi olarak 2024 yılında toplam hacmimizin 140 milyar dolara ulaşacağını ön görüyoruz. İnşaat malzemesi sanayimizin 6 temel etki altında geliştiğini gözlemliyoruz. Bunları; kentsel dönüşüm, yeni konut üretimi, deprem bölgesi ihtiyaçları, altyapı yatırımları, yenileme/ renovasyon ihtiyaçları ve ihracat faaliyetleri olarak sıralayabiliriz’’ dedi.
Türkiye İMSAD (Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği) tarafından 60’ıncı kez düzenlenen Gündem Buluşmaları; Demirdöküm ve GF Hakan Plastik’in katkılarıyla 13 Aralık 2024 Cuma günü çevrimiçi olarak gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu’nun yaptığı toplantı; inşaat malzemesi sanayicileri, iş dünyasından isimler ve sektör profesyonelleri tarafından ilgiyle takip edildi. “2024 Değerlendirmesi- 2025 Beklentileri’’ başlığı altında gerçekleşen toplantının moderatörlüğünü Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ferdi Erdoğan üstlenirken, Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürleselve Ekonomist Prof. Dr. Kerem Alkin konuşmacı olarak yer aldı.
“Sektörümüz ülkemiz açısından kritik öneme sahip”
Tayfun Küçükoğlu 2025 yılında izleyecekleri yol haritasına ilişkin, açılış konuşmasında şunlara değindi: “Yeni kutuplaşma eğilimleri, ticaret savaşları, emtia milliyetçiliği, ekonomik güçlerin diğer ülkeler üstünde yarattığı etkilerin daha da derinleşmesi, yıllar önce gündemimizden kalkan kendi kendine yeten ülke olabilme kavramını yeniden ortaya koydu. Yani ülkelerin bağımlılıkları, bağımsızlık ve gelişim yolunda daha kritik bir engel olma potansiyeline sahip oldu. Bu sebeple, sektörümüzün bağımsız olması ve ülke gelişime katkı yapması, ülkemiz açısından stratejik ve kritik önem taşıyor. Dolayısıyla Türkiye İMSAD olarak, önümüzdeki ikinci 40 yılda geçmiş kırk yıldan aldığımız tecrübelerle daha kritik ve önemli bir rol oynayacağımızın sorumluluğunda ve bilincindeyiz.’’
‘’İnşaat malzemesi sanayimiz 6 temel faktörle gelişiyor’’
Konuşmasını devamında öngörülerini paylaşan Küçükoğlu, ‘’2023 yılını 102 milyar doları iç pazar ve 29 milyar doları ihracat olmak üzere toplamda 130 milyar doları aşan bir hacimle tamamladık. Öte yandan 2023 yılında dünyanın en büyük yedinci inşaat malzemesi ihracatçısı olduk. 2024 yılında toplam hacmimizin 140 milyar dolara ulaşacağını ön görüyoruz. İnşaat malzemesi sanayimizin 6 temel etki altında geliştiğini görüyoruz. Bunları; kentsel dönüşüm, yeni konut üretimi, deprem bölgesi ihtiyaçları, altyapı yatırımları, yenileme/ renovasyon ihtiyaçları ve ihracat faaliyetleri olarak sıralayabiliriz” dedi.
‘’Enerji verimliliği ve sürdürülebilirlik öncelikli gündemlerimizden’’
Toplantıda küresel gelişmelere dikkat çeken Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ferdi Erdoğan, ‘’Amerika-Çin ticaret savaşı, Avrupa’nın ekonomik zorlukları, Çin’in çip üretimindeki yükselişi ve Amerika’nın buna tepkisi, bölgemizde Suriye’nin geleceği gibi küresel konular bizleri de önemli ölçüde etkiliyor. Öte yandan enerji verimliliği ve sürdürülebilir büyüme gibi kritik başlıklar da öncelikli olarak gündemimizde yer alıyor’’ dedi.
“Türkiye, enerji çeşitliliği ve lojistik projelerde stratejik bir konuma sahip’’
Toplantının konuşmacılarından Ekonomist Prof. Dr. Kerem Alkin 2025 yılında dünyada yaşanacak ekonomi ve politik süreçlere dair şu ifadeleri kullandı: ‘’Önümüzdeki yıl, ABD’nin politikaları ve küresel ekonomik dengeler açısından belirsizliklerle dolu bir dönem olacak gibi görünüyor. Trump’ın ikinci başkanlık dönemi, ticaret politikaları ve BRICS ülkelerinin dolara alternatif arayışları gibi konular da etkili olacak. Çin’in çip üretimindeki liderliği ve kritik mineraller üzerindeki kontrolü, ticaret savaşlarını daha da yoğunlaştırıyor. OECD, Çin’in etkisini sınırlamak için “Blue Dot Network Projesi” gibi girişimlerle standardizasyon ve altyapı yatırımlarını yönlendirmeye çalışıyor. Türkiye, bu projelerde önemli bir rol üstlenebilir. Ayrıca, Ukrayna ve Suriye’nin yeniden inşası hem finansman hem de inşaat sektörü açısından büyük fırsatlar barındırıyor. Türkiye, enerji çeşitliliği ve lojistik projelerde stratejik bir konuma sahip. Avrupa ile enerji iş birliği ve lojistik projelerde daha güçlü bir aktör olma fırsatımız var. 2025, değişimin hızlandığı ve risklerin fırsatlarla iç içe geçtiği bir yıl olacak. Bu süreçte doğru stratejilerle hem bölgesel hem de küresel düzeyde etkili olmak mümkün.’’
“2025 yılında yüzde 4-5 oranında büyüme öngörüyorum”İnşaat sektörüne dair beklentilerini paylaşan Türkiye İMSAD Ekonomi Danışmanı Dr. Can Fuat Gürlesel ise şunları söyledi: “2024 yılında inşaat sektörü muhtemelen yüzde sekiz oranında büyümeye imza atacak. 2025 yılında da en azından yüzde 4-5 arasında bir büyüme olmasını bekliyorum. Deprem bölgesi inşaatları, kentsel dönüşüm faaliyetleri, özel sektör ve komu inşaat projeleri, sektöre büyüme katkısı veriyor. Finansal tarafta, sıkı para politikasının 2025’in ilk yarısında devam etmesi, ikinci yarıda ise gevşemesi bekleniyor. Bu durum, inşaat sektörüne sınırlı büyüme katkısı sağlayabilir. Renovasyon pazarı da kademeli toparlanma gösteriyor, bu etken de inşaat sektörüne sınırlı büyüme katkısı verecektir. Öte yandan, gayrimenkul ve konut sektörüne dair olası vergiler toplam büyümede sınırlandırıcı etkiye sahip olacaktır.’’
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.