Birleşmiş Milletler tarafından her yıl kutlanan 3 Aralık Dünya Engelliler Günü, engelli bireylerin haklarına dikkat çekmek ve onların yaşam standartlarını iyileştirmek için bir fırsat sunuyor. Ancak Türkiye’de, özellikle bakım sistemindeki eksiklikler ve ihmaller, engelli bireylerin insan onuruna yakışır bir yaşam sürmelerini zorlaştırıyor. Sahim-SEN Başkanı Özlem Akarken ve Sahim-SEN Engelliler Komisyon Başkanı Ayşe Sarı, bakım kurumlarındaki kötü muameleler ve denetim eksikliklerinin, engelli bireylerin haklarına erişimini engellediğini belirterek, acilen yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı.

Birleşmiş Milletler, engellilerin topluma kazandırılması ve insan haklarının tam ve eşit ölçüde sağlanması amacıyla 1992 yılında aldığı bir kararla, 3 Aralık gününü ‘Uluslararası Engelliler Günü’ olarak ilan etti. Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Komitesi’nin bu yıl belirlediği “Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Engelli Kişilerin Liderliğini Güçlendirmek” teması kapsamında, engelli bireylerin karar alma süreçlerine katılımının artırılması ve toplumun her alanında aktif rol oynamalarının sağlanması hedefleniyor. Ancak Türkiye’de bu hedefler, bakım kurumlarında yaşanan ihmaller ve yetersizlikler nedeniyle bir hayli uzak görünüyor. 

Bakım Sistemi Neden Yetersiz?

‘Uluslararası Engelliler Günü’ öncesinde değerlendirmede bulunan Sağlık Hizmetleri Sendikası (Sahim-Sen) Başkanı Özlem Akarken, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi’ni 15 yıl önce imzalamasına rağmen, sözleşme taahhütlerinin tam anlamıyla yerine getirilmediğini belirtti. Akarken, “Ülkemizde engelli bireylerin yaşam koşullarını iyileştirmek için çok sayıda eylem planı, vizyon belgesi ve strateji hazırlanmış durumda. Ancak, bu belgeler ne yazık ki uygulamada karşılık bulmuyor. Özellikle bakım kurumlarındaki ihlaller, sistemin eksikliklerini açıkça ortaya koyuyor” dedi.

Engelli bireylerin haklarını savunan STK’ların ve ailelerin seslerini duyurmak için büyük bir mücadele verdiğini ifade eden Akarken, şu soruları gündeme taşıdı:

  • Bakım kurumlarındaki personel neden niteliksiz?
  • Denetim mekanizmaları neden yetersiz?
  • Çalışanların iş yükü ve çalışma koşulları neden iyileştirilmedi?
  • Neden her sekiz çocuğa bir destek elemanı verilmiyor?
  • Bu kurumlarda meydana gelen idari yönden ihmaller ve kötü muameleler neden cezasız kalıyor?
  • Son alımlarla alınan eğitimli personelin gördüğü bildirdiği eksiklikler neden giderilmiyor?
  • Kurumlarda çocuklara neden oyun alanları yaratılmıyor ?Bakım destek personelinin sayısı göz ardı edilip gerekirse koridora da yatak koyar gelen çocuğu alırım mantığı idarecilerde neden var? 

Bakanlıktan Daha Etkin Adımlar Bekliyoruz!

Sahim-Sen  Engelliler Komisyon Başkanı Sosyal Hizmet Uzmanı Ayşe Sarı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na çağrıda bulunarak, insan onuruna yakışır bir bakım sistemi kurulması için somut adımlar atılması gerektiğini söyledi. Sarı, “Engelli bireylerin bakımının, eğitimli ve uzman kişiler tarafından yapılması bir zorunluluktur. Bakım elemanlarının seçim kriterleri gözden geçirilmeli, bu personel özel eğitim programlarına tabi tutulmalıdır” dedi.

Ayrıca, bakım kurumlarında çalışan personelin tükenmişlik sendromu yaşamaması için çalışma saatlerinin düzenlenmesi ve iş yüklerinin azaltılması gerektiğini vurgulayan Sarı, şu önerileri sundu:

  • Bakım kurumlarının bağımsız uzmanlar tarafından düzenli şekilde denetlenmesi,
  • Engelli bireylerin ve ailelerinin görüşlerini temsil edecek bağımsız komisyonların oluşturulması,
  • Bakım Sigortası Yasası’nın çıkarılarak engelli bireylerin bakım hizmetlerinin daha kaliteli hale getirilmesi.

Bir Paragraflık Açıklama Yeterli Değil!

Bakım kurumlarında meydana gelen ihmallerin ve kötü muamelelerin şeffaf şekilde ele alınması gerektiğini belirten Özlem Akarken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a şu çağrıyı yaptı:

“Bakanlık olarak birkaç paragraflık açıklamalarla yetinmeyin. Biz, insan onuruna yakışır bir bakım sistemi kurulmasını istiyoruz. Bu sistemin kurulması için engelli bireylerin ailelerini, STK’ları ve uzmanları sürece dahil edin. Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir model geliştirerek, bu konuda kararlı olduğunuzu gösterin. Bakım kurumlarında şiddet gören hatta kurumlarda hayatını kaybeden çocuklarımız için etkili bir soruşturma başlatın. O merkezlerde görev yapan bu işin eğitimini almış kişileri dinleyin çözümü onlarla biz STK larla sağlayın. Yayın yasağı getirtmek yerine hep birlikte olanlar hakkında açık açık konuşun ve konuşalım…’’

Eylem Planı Yerine Somut Çözümler Bekliyoruz

SAHİM-SEN Engelliler Komisyon Başkanı Ayşe Sarı, mevcut bakım sistemindeki eksikliklerin, engelli bireylerin ve ailelerinin güvenini sarstığını belirterek Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na çağrıda bulundu;

“Artık kâğıt üzerinde kalmış eylem planları görmek istemiyoruz. Gerçek çözümler istiyoruz. Bakım kurumlarının bağımsız denetim mekanizmalarıyla düzenli olarak kontrol edilmesi ve eğitimli personelin istihdam edilmesi gerekiyor. İnsan onuruna yakışır bir bakım sisteminin kurulması için her dönemde yapılan sözde çalıştay ve toplantıları bir kenara bırakıp sonuca varan çalışmalar başlatın. Bakım Sigortası Yasası için hazırlık sürecine; geçmişte her ne yazılmış çizilmiş olursa olsun; engelli ailelerini ve engelli çocuk ailelerinin kurmuş olduğu dernekleri, bu yönde çalışan araştıran sendikaları dahil edin. Bizler hakkında ve çocuklarımız hakkında, biz konuşalım artık.”

Sahim-Sen Olarak Mücadelemize Devam Edeceğiz!

Özlem Akarken, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, engelli bireyler ve onların ailelerinin hak ettiği insan onuruna yakışır bir bakım sistemi kurulana kadar mücadeleye devam edeceklerini vurguladı. Akarken, bakım sistemine dair çözüm önerilerini dile getirdiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

“Sayın Bakan, artık çıkın ve konuşun. Biz sizden şu sözleri duymak istiyoruz! ‘Benden sonra ne olacak diye ailelerimiz sormasın . Çünkü artık biz varız. Söz veriyorum size, insan onuruna yakışır bir bakım sistemi kurduk ve bu sistem daima denetimimiz altında olacak. Bakım elemanlarını, çocuk gelişimi, engelli ve yaşlı bakımı alanlarında eğitim almış, hatta ön lisans derecesine sahip kişiler arasından seçip özel bir eğitim sürecinden geçirdikten sonra görevlendireceğiz. Kurum yöneticilerini atarken liyakate öncelik vereceğiz. Bakım Sigortası Kanunu’nu sizlerle birlikte tamamlayarak SGK kapsamına alacağız. Ayrıca bakım kurumlarının bağımsız uzmanlarca denetlenmesi ve engelli bireyler ile ailelerinin güçlü bir şekilde temsil edileceği bağımsız komisyonlar kurulması için somut adımlar atacağız…’’

Sahim-Sen olarak, insan onuruna yakışır bir bakım sistemi kuruluncaya dek ,çocuk evleri sitelerinde çalışan personelin çocukların hakları ,yaşlı bakım evlerinde kalan yaşlılarımızın hakları  bakan personelinin nitelikli olması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Artık somut adımların atılmasını bekliyoruz. 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nde kutlama değil herkesi bu mücadelede dayanışmaya davet ediyoruz!


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın