Yaklaşan 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü ile ilgili değerlendirmeler yapan “Anneleri Anlayan Marka Olmak” kitabının yazarı Esra Baykal, Türkiye’nin kalkınma hamlesinde sürdürülebilirliğin sağlanması için kadınların toplumsal rolüne dikkat çekerek, yüzde 70’i evde olan kadınları ekonomiye kazandıracak acil planlamalar yapılması gerektiğini söyledi.
Anneler ve çocuklar odağında çalışan markalara danışmanlık ve araştırma hizmetleri sunan, “Anneleri Anlayan Marka Olmak” kitabının yazarı Esra Baykal, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde ülke kalkınmasında kadınların katkısının yadsınamaz olduğuna odaklanarak birçok bilgi paylaştı. Türkiye’nin kalkınma hamlesinde sürdürülebilirliğin sağlanması için kadınların toplumsal rolüne dikkat çeken Baykal, kalkınma planları başta olmak üzere tüm kamu ve özel sektör bütçelerinin toplumsal cinsiyet eşitliğini, kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesini temel alan bir perspektiften hazırlanmasının, uygulanmasının, izlenmesinin ve değerlendirilmesinin önem taşıdığını belirtti. Ayrıca, 2030 planlamaları çerçevesinde Türkiye’nin %70*’i evde olan kadınların, ekonomik güçlerini şahlandırmak için onları ekonomiye kazandıracak acil planlamalar yapılması gerektiğini de ekledi.
Kız çocuklarıyla yaptığımız görüşmeler, bize etiketlerin kadınlar üzerinde yarattığı baskıyı da bize bunu gösteriyor, “Erkek mesleği” dedikleri ve kendilerini ait görmedikleri meslek grupları var. Bu eğitimde de reforma gitmemiz gerektiğini bize gösteriyor. Dersler verilen bilim insanları örnekleri hep erkekler üzerine, kadınların başarı öyküleri başlı başına ilham verecek bir ders konusu.
Türkiye’de 10 kadından 3’ü çalışıyor
Eğitim hayatını bir şekilde bitiren kadınlar, iş hayatına girdiklerinde de bu sefer kariyer yolculuklarında engellerle karşılaşıyorlar. Türkiye’de ancak 10 kadından 3’ü çalışma hayatının içerisinde. Annelikle birlikte kariyer yolculuğu zorlu bir süreç. Pek çok anne, çocuk sonrası işi bırakmak zorunda kalıyor. Oysa Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının 2023 hedeflerinde yer alan iş yeri kreşleri, anaokulu anlaşmaları, annelik destekleri, işe dönüş teşvikleri arttıkça çalışan kadından alınan verim de olumlu yönde değişecektir. Kaynak: (Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanlığı “Kadın” Raporu 2021. Türkiye’deki çalışan kadın oranı %24’tür.)
Girişimcilik ekosisteminde kadınların oranı % 27
Aynı durum Türkiye’nin ekonomik gelirini artırmakta önem taşıyan girişimci ekosistemi için de geçerli. Bugün Türkiye’de sadece 142.000 girişimci kadın var. Girişimcilik ekosisteminin %27’si. Bu sayının ise az bir kısmı teknoloji bazlı girişimlerde bulunuyor. Bu çerçevede baktığımızda teknoloji okuryazarlığında kadınların eğitime ve desteğe ihtiyaçları var. (Kaynak: TOBB Kadın Girişimciler 2021 Raporu)
Bunun yanı sıra kadınların çok az sayıda girişime ve ekonomik dünyaya dahil olması Türkiye’nin GSMH’sinde de %25’lik bir açık yaratmıştır. Kadınları finansal okuryazarlık, girişimcilik destek ve eğitimleri konusunda desteklemek de hem kamu hem de özel sektör için önemli adımlardır.
Türkiye’de yaşayan kadın profilleri içerisinde girişim desteğine ve pek çok toplumsal nedenden doğan ihtiyaçlar nedeniyle ekonomik desteğe en çok gereksinim duyanlar da bekar annelerdir. Bekar anneler için hazırlanmış herhangi bir sosyal sorumluluk projesi Türkiye’de bulunmuyor. Özel kampanyalar, promosyonlar, vardiyalı çalışma imkanları, sosyalleşme platformları, psikolojik ve pedagojik destek platformları eksik.
Her bilginin ilk kaynağı annedir, çocukta çevre, çocukta eşitlik, çocukta kapsayıcılık konularında fark yaratmak için öncelikle bu bilinci kadınlara yani ana kaynak olan annelere vermek zorunludur. Anne ne kadar bilgili, kaynak ne kadar zengin olursa, onun beslendiği birey de farkındalığı o denli yüksek olacak ve dünyamız, ülkemiz daha yaşanılır bir yer olacaktır.
Çevre veya sürdürülebilirlik projelerinde de aynı durum söz konusu. Çevre projeleri çocukların zihinde somutlaştırıldıkça, annenin de sürece destek vermesi gerekiyor. Bugün çocuklara yönelik pek çok çevre farkındalığı projesi var. Ama pek çoğunun içinde veli entegrasyonu eksik. Çocuğun okulda öğrendiğini evde devam ettirmesi için velinin de bilgilendirilmesi atlanmamalı.
Paydaş kapitalizminin önemi
Paydaş kapitalizmi içerisinde yer alan kamuoyunun en büyük kısmını kadınlar oluşturuyor. Her markanın, firmanın ana odağı kadınken, onlara yapılacak yatırımlar firmaların itibarı ve sadakat yaratma adımları için de önem az etmektedir.
Anneler, entelektüel olarak gelişmeye açıktır. Bugüne dek öncelik olmamış olan bu konunun, bakanlıklar ve özel sektör tarafından gündeme alınması, çocuklarına “iyi örnek olmak” isteyen anne için de heyecan yaratacaktır. Kaldıraç etkisini yaratmak zor değildir, ufak çaplı başlayacak projeler, gönüllülük destekleri ile büyüyecek ve toplumun her alanına yayılacaktır. Dönüşüm, dönüştüren ve yaratıcılığa sahip anne üzerinden giderse, etkisi daha geniş çaplı olacaktır.
Kaynak: (Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı “Kadın” Raporu 2021. Türkiye’deki çalışan kadın oranı %24’tür.)
ESRA BAYKAL HAKKINDA:
İstanbul Üniversitesi İtalyan Dili ve Edebiyatı mezunudur. Marmara Üniversitesi’nde MBA yüksek lisansı yapmıştır. Bir stratejist olarak kariyerine, Leo Burnett’te başlamış, McCANN Erickson, Movida Plus MAP, Art Grup Türkiye, Arnavutluk, Azerbaycan ofislerinde ve THE Reklam’da stratejik planlama direktörü olarak devam etmiştir. Perakendeden gıdaya, otomotivden mobilyaya, bankacılıktan sigortaya sektörüne kadar farklı alanlarda stratejik iletişim danışmanlığı yapmış ve dünyada pek çok ödüle layık görülmüştür. İngiltere’nin en prestijli kurumsal sosyal sorumluluk ödüllerinden Green Apple’ı, CSR Europe’da Birincilik ödülünü, Peer Awards’da yine büyük ödülü destek verdiği ajanslara ve markalara kazandırmıştır. 2017 yılında Türkiye’nin 2. markalı dersi olan “Game Kudra İletişim Oyunları” programını, Altınbaş Üniversitesi, Pazarlama ve Marka Yüksek Lisans Programı’na kazandırmış ve 2 yıl boyunca öğretim görevlisi olarak çalışmıştır. Anne, çocuk markaları konusunda uzman bir stratejist olan Esra Baykal, 2019 yılında Türkiye’deki farklı anne profillerini keşfeden ve bu annelere ulaşmak isteyen markalara bir başucu kitabı niteliğinde olan “Anneleri Anlayan Marka Olmak” kitabını ve Türkiye’den vaka incelemelerine, özel içeriklere yer verdiği, doğru bir iletişim stratejisi oluşturma yollarını anlattığı “Markaların Seyir Defteri” kitabını yazmıştır. Endüstri Radyo’da 3 yıl boyunca yayınlanan “Zamana Kafa Tutanlar” programının sunucusu ve yapımcısıdır. Reklam Yaratıcıları Derneği ve Marka Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi üyesidir. Anne Meclisi ve Hayal Gücü Derneği “Danışma Kurulu Üyesi”dir. Brand Map Yayın Koordinatörüdü ve Ceo Platformu Genel Sekreteridir. 2023 yılında projeleri ile TEDXReset sahnesinde yer almıştır. Harvard Business Review Yazarıdır. Bugün Türkiye’nin prestijli ajanslarına ve markalarına, stratejik planlama, iletişim stratejileri, araştırma metodolojileri, kurumsal sosyal sorumluluk modelleri, dijital pazarlama stratejileri ve tüketici içgörürleri konularında eğitim, moderasyon ve danışmanlık hizmetleri vermektedir.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.