Asya Pasifik gıda ve içecek sektörü pandeminin gölgesini, jeopolitik istikrarsızlığı ve enflasyonist baskıyı ardında bırakırken, bölgede 3 kategori öne çıkıyor.

Kahve

Kahvenin gelişmekte olan bir pazar olduğu fikri, birçok şehirli tüketiciye ve ülkemiz dahil Batılı ülkelerin tüketicilerine yabancı gelebilir. Ancak birçok Asya pazarında durum tam da böyle.

Kahve kategorisine Nescafe markasıyla liderlik eden sektörün ağır topu Nestle’ye göre, bu bölgedeki pek çok pazar büyük şehir merkezlerinin ötesinde kahveyi yeterince tanımıyor, bu da büyüme için daha çok alan bırakıyor.

Nestle Stratejik Kahve İş Birimi Başkanı Philipp Navratil, FoodNavigator-Asia’ya verdiği demeçte, “Kahve için gelişmekte olan pazarlar bağlamında Çin’in kesinlikle akla gelen ilk pazar olduğunu söyleyebilirim. Çin o kadar büyük ki, nüfus ve mevcut yerel kahve içme alışkanlıkları açısından muhtemelen en büyük fırsatlardan biri. Şangay’a bakarsak, ortalama tüketim kişi başına yılda 200 ila 220 fincan civarında, Şangay dışında bu rakam 10’dan az. Çin açısından çok düşük bir ortalama var. Bu yüzden orada büyümek için çok büyük bir fırsat var” diye konuştu.

Asya’nın geri kalanı için bile, Japonya ve Vietnam gibi birçok pazarın kendi yerel kahve içme kültürleri olmasına rağmen, Navratil burada hala yapılabilecek çok şey olduğuna inanıyor.

Japon viskisi

Viski endüstrisi büyük ölçüde ABD, İskoçya, İrlanda belirli markalarının hakimiyetinde. Ancak Japonya gibi Asya pazarlarında hem endüstri hem de hükümetin ortak çabaları, önümüzdeki yıl bu durumun değişmesini sağlayabilir.

Japon viskisi kategorisi, hükümet tarafından tanımlanan farklılaştırıcı standartlara ancak 2021 yılında kavuştu ve sadece iki yıl içinde kategori dünya çapında tanınırlığında önemli bir artış sağladı. Ancak sektör, büyüme için hala çok daha fazla alan olduğuna inanıyor.

Japon firması Kirin’in öne çıkan bir ürününün marka elçisi Yusuke Suzuki, “Markamız ve dünyaca ünlü Fuji Dağı’ndan gelen suyla, Japon zanaatkârlığını kullanarak viskimizi ürettiğimiz Gotemba damıtma tesisimiz hala yeterince kadar tanınmıyor. Japon viskisi uzun zamandır piyasada, 2023 yılında yüzüncü yıldönümünü kutladı. Ancak şimdi bu ürünleri uluslararası alanda tanınır hale getirmeye odaklanacağız.

Halihazırda Çin, Singapur, ABD, Fransa ve Avustralya gibi çeşitli uluslararası pazarlara ihracat yapıyoruz, ancak Japon viskisinin büyümesi için sadece bu mevcut pazarları genişletmekten ibaret değil. Aynı zamanda ABD ve AB pazarında da çok daha önemli bir alan var” diye konuştu.

Organik gıdalar

Hindistan’da organik gıdalar yerel talep ve devlet desteği ile ilgi görüyor. Aslında organik gıdalar Hindistan’da tamamen yeni bir kategori değil, bazı markaların geçmişi onlarca yıl öncesine dayanıyor. Ancak son zamanlarda sektör, ülkede daha sağlıklı gıdalara yönelik artan talepten faydalanarak yeniden canlanıyor.

Organik tahıl üzerine uzmanlaşan Yellowfield Organic Genel Müdürü Garvit Patodia, Food Navigator’a yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Şu anda Hindistan gıda endüstrisindeki en önemli trendlerden biri, sadece lezzete odaklanmak yerine, sağlığı da göz önünde bulunduran bir yaklaşıma geçiş. Geçtiğimiz 30 yıl boyunca Hintli tüketiciler damak tatlarını tatmin etmek için yemek yiyordu. Ancak şimdi vücudu tatmin etmeye daha fazla ilgi var. Bu yüzden damak tadına odaklanmak yerine mideye ve vücuda geçiyoruz.”

Hindistan’ın gıda güvenliği kurumu Food Safety and Standards Authority India (FSSAI) tüketicilerin ‘gerçek’ organik gıdaları tanımasına yardımcı olmak amacıyla 2017 yılında yerel Jaivik Bharat organik sertifika logosunu tanıttı. Ancak bugüne kadar ülkedeki yüksek gıda tağşiş oranları göz önüne alındığında pazarda hala güçlü bir güvensizlik duygusu var.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın