T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Anadolu Efes iş birliğiyle 16 yıldır yürütülen Gelecek Turizmde programı kapsamında, 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü’nde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ile protokol imzalandı. Bu protokolle Türkiye’nin kültürel ve doğal mirasını koruma, yerel kalkınma ve kadınların güçlenmesi çabalarına katkı sunan Gelecek Turizmde programı kapsamında üniversitenin sürdürülebilir kampüs olmasına ve ‘Gönüllülük Çalışmaları’ dersine teknik destek sağlanacak. Böylece öğrencilerin sürdürülebilir turizm vizyonu güçlenirken, aynı zamanda Gelecek Turizmde faaliyetlerinde gönüllü olarak da yer alabilecekler.
USTALIK GEREKTİREN MESLEKLERİN MAAŞLARI GENEL MÜDÜR MAAŞINA YAKLAŞTI
Gelecek Turizmde, 16 yıldır yerel kalkınma modelleri oluşturma hedefiyle yoluna devam ediyor. Program, 2021 yılında yaşanan orman yangınlarının ardından çevresel, sosyal ve ekonomik iyileşme sürecinin sürdürülebilir turizm desteğiyle hızlanması amacıyla odağını Muğla’ya çevirdi. Bu kapsamda Muğla’da bugüne kadar; sürdürülebilir turizm ve afetle mücadele eğitimleri verildi, olası yangın durumlarında kullanılmak üzere ormanlık alanlara su tankerleri yerleştirildi, kadın kooperatifleriyle çalıştaylar gerçekleştirildi. Akyaka, Köyceğiz ve Taşlıca’da sürdürülebilir turizm rotaları oluşturuldu.
Programda şimdi de yeni bir iş birliği hayata geçerek, 5 Aralık Dünya Gönüllüler Günü’nde Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ile bir iş birliği protokolü imzalandı. Bu protokolle birlikte Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencileri “Sürdürülebilir Turizm Topluluğu” aracılığıyla artık Gelecek Turizmde faaliyetlerinde gönüllü olarak yer alabilecek. Öğrenciler, sürdürülebilir turizm ve sorumlu turist olma prensiplerini öğrenirken, aktivitelere gönüllü katılım sağlayarak sürdürülebilir turizm konusunda deneyim kazanma imkanına sahip olacak. Protokol kapsamında, Yeşil Kampüs Koordinatörlüğü tarafından yürütülen çalışmalarının bir parçası olarak, üniversitenin “UI Green Metrics” üniversite sürdürülebilirlik derecelendirmesi sıralamasındaki yerini daha üst seviyelere çıkarmak için katkı sağlanacak. Ayrıca üniversite müfredatında yer alan “Gönüllülük Çalışmaları” derslerine de teknik destek sağlanarak öğrenciler arasında dayanışma ve gönüllülük duygusu teşvik edilecek.
BÜYÜMEYİ SÜRDÜREN İNŞAAT SEKTÖRÜ FİYAT FARKI VE SÜRE UZATIMI DÜZENLEMESİNİ BEKLİYOR
Anadolu Efes Grup Kurumsal İletişim ve İlişkiler Direktörü (CCAO) Selda Susal Saatçi; “Anadolu Efes olarak, 54 yıldır hem hayatın her alanına dokunmak hem de dokunduğumuz her alanda daha fazla değer yaratmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Gelecek nesiller için daha yaşanabilir bir dünya bırakmaya çabalarken, bu çabalarımıza gençleri daha fazla dahil etmeyi arzu ediyoruz. Dünya Gönüllüler Günü’nde imzalanan bu protokolle Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi öğrencilerinin artık Gelecek Turizmde faaliyetlerine gönüllü olarak katılabileceğini duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Bizler de öğrenciler arasında sürdürülebilir bir kampüs anlayışını geliştirmek ve sürdürülebilir yaşam konusunda farkındalık yaratmak için çalışacağız. Bugün bu yolculuğumuzun ilk somut adımlarını öğrenciler ve Anadolu Efes Gönüllüleri ile birlikte Köyceğiz Gökova fidanlığına Cumhuriyetimizin 100. yılında 100 sığla fidanı dikerek attık” dedi.
UNDP Kapsayıcı ve Sürdürülebilir Büyüme Portföyü Proje Yöneticisi Aslı Çakın Dağlı, “Gönüllülük; neyi önemsediğimizi, toplumsal fayda yaratma arzumuzu, adalet anlayışımızı, gezegene ve onu paylaştığımız herkese karşı sorumluluk duygumuzu yansıtır. Bu nedenle gönüllü olarak yapılan her çalışma sorunlara birlikte çözüm bulmanın yolunu açar. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ile imzaladığımız protokol ile hem üniversitenin Yeşil Kampüs olmasına destek vermeyi hem de öğrencilerin sürdürülebilir turizm alanında farkındalıklarını artırmayı ve gönüllü çalışmalara aktif katılımlarını sağlamayı hedefliyoruz. Sürdürülebilir geleceği gönüllüğün gücü ile birlikte kurmamız mümkün” dedi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Turhan Kaçar, bu bölgenin her türlü turizm için oldukça elverişli olduğunu söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “70’li yıllardan bu yana zaman içerisinde ülkemizin tarihi ve coğrafi derinliği ve elbette ki güzelliği sayesinde bölgemizde turizm daha aktif hale geldi. Burayı turizm için cazip kılan sadece doğal güzelliği değil, aynı zamanda tarihi ve kültürel mirasları. Çünkü bunlar, turizmi cazip hale getiren ögelerdir. Bununla birlikte turizmde biz sadece kendi kültürümüzü tanıtmıyor aynı zamanda gelen turistin kültürüyle de tanışıyoruz. Bu kültürel karşılaşmalar, toplumların esnekliğini de artıran bir husustur. Kısacası turizm, her yönüyle bölgemizin kalkınmasına katkı sağlayacak bir husustur.”
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.