ERDAL ETİKET’İN TEMEL HEDEFİ: “KÜRESEL BASKI LİDERİ OLMAK”

Etiket alanında yenilikleri üretimine yansıtarak, kendi sektöründe global hedefler doğrultusunda strateji geliştiren Erdal Etiket, yeni kuşak yöneticileriyle “Biz büyürken, bölgemiz de büyüsün” sloganıyla çalışmalarını sürdürüyor.

Erdal Etiket, 1965 yılında Erdal Bakan tarafından kuruldu. O tarihten bu yana başarı basamaklarını emin adımlarla çıktı. Bugün etiket sektörünün en etkili firmalarından biri haline geldi. Erdal Bakan’ın vizyonu bu başarının en önemli anahtarıydı. Bakan’ın bıraktığı yerden şirket yönetimini devralan 2. ve 3. nesiller de bu gelişime büyük katkı sağlamaya devam ediyor. Erdal Bakan’ın kurduğu Erdal Etiket’i devralan ikinci nesil Okşan ve Volkan Özhelvacı, daha da geliştirip büyüttükleri firmayı 3. Kuşak temsilcileri Av. Ece Özhelvacı ve Kaan Özhelvacı yönetimine devretme sürecindeler. Yurtdışında liderlik ve işletme eğitimi alan Kaan Özhelvacı, dedesinin bıraktığı, anne ve babasının devam ettirdiği firmada Pazarlama Direktörü (CMO) olarak stratejik bir sorumluluk taşıyor.

Erdal Etiket 50 yılı aşan üretim yolculuğunda sektörde yaşanan bütün değişimlere ve gelişmelere ayak uydurmayı felsefesi olarak benimsedi. Tüm faaliyetlerinde uluslararası standartlara uyarak sürekli gelişim amacını gözetti. Sektöründeki yenilikleri takip ederek müşterilerine çözüm ortağı olmayı hedefledi. Yenilikçi ve uzman kadrosuyla ulusal ve uluslararası müşteri ihtiyaçlarına farklı çözümler üreterek talepleri hızlı ve ekonomik şekilde gerçekleştirdi.

Kaan Özhelvacı, en önemli şirket değerlerini; dürüstlük, adil rekabet, müşteri memnuniyeti ve bireye saygı olarak sıralıyor. Erdal Etiket’in tedarikçisiyle birlikte büyümeyi, tüketicisi ile bütünleşerek çalışanları ile birlikte karlılığını ve verimliliğini artırmayı ana hedefi olarak benimsediğini vurgulayan Kaan Özhelvacı ile bu bakış açısını ve yıllardır emin adımlarla gerçekleşen büyüme sürecini konuştuk:

ENDÜSTRİ 4.0’I MODEL ALDIK, DİJİTAL FABRİKA YOLUNDAYIZ

Üretimin, kalkınma ve refah seviyesinde etkili olduğunu belirten Kaan Özhelvacı, sanayileşmenin ve sanayide teknolojik yeniliklerin kullanılmasının önemine dikkat çekiyor. “Endüstri 4.0” ile katma değeri yüksek üretim modeline sahip sistem kurmak için 2016 yılından itibaren dijitalleşme çalışmalarına başladıklarını belirten Özhelvacı, “Bünyemizde bulunan IT ekibimizle, tüm süreçlerimizi dijitalleştiriyoruz. Kendi sektörümüzde terzi usulü kullandığımız ERP ve CRM yazılımlarıyla fark yarattık. Şu an üretim içerisinde yazılımları süren Erd/M sistemimizin verimlilik çalışmaları başladı. Dijitalleşme, inovasyon ve katma değer yetkinlikleri temelinde küresel rekabete yönelik politikalar oluşturmaya devam ediyoruz. Özellikle pandemi döneminde dijitalleşme çalışmalarına hız kazandırdık” diyor.

CİROMUZUN YÜZDE 30’U OTOMOTİV SEKTÖRÜNDEN

Endüstriyel etiket ve ambalaj konusunda otomotiv, beyaz eşya, elektrik-elektronik, dayanıklı tüketim, gıda, hipermarket gibi sektörlerin en iyi firmalarına hizmet verdiklerini söyleyen Kaan Özhelvacı, otomotiv sektörünün hizmet kollarındaki dinamoları olduğunu vurgulayarak, “Global otomotiv ana sanayilere hizmet veriyoruz. Şu an ciromuzun yüzde 30’unu otomotiv sektörü oluşturuyor. Avrupa’da IATF 16949 Otomotiv Kalite Yönetim Sistemi’ne sahip sayılı endüstriyel etiket firmasından biriyiz. Sahip olduğumuz bu belge ile İAA Cars ve Bus World gibi dünyanın en büyük otomotiv fuarlarında yer alıyoruz. Her sene yeni bir otomotiv üreticisine ulaşmak gibi stratejik bir hedefimiz var. Doğru verilen hizmet ve know-how ile bu hedefimiz gerçekleşiyor ve global referanslar yenilerini getiriyor. Otomotiv sektörüne yönelik yenilikçi ürünler ve ürün çeşitliliği için ürün geliştirme çalışmalarımız sürüyor. Stratejik hammadde partnerlerimizle birlikte endüstriyel ürünler üretip Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmaları ile bunları global otomotiv ana sanayilere sunuyoruz. Performans etiketi konusunda dünyanın pazar lideri ve markası olmak en büyük temennimiz” diye konuşuyor.

İSTİKRARLI BÜYÜME SÜRÜYOR: 2024 YILINDA YENİ FABRİKA PLANI

Avrupa ve dünyadaki gelişmelere konjonktürel değil, uzun zamanlı ve yapısal baktıklarını, buna göre stratejiler belirlediklerini de anlatan Özhelvacı, IATF 16949 Otomotiv Kalite belgesini aldıktan sonra ihracata ağırlık verdiklerini, 2019’da global hedefler belirlediklerini vurguladı. Özhelvacı, bu hedefler doğrultusunda yaptıkları çalışmaları şöyle anlatıyor; “Hedef sektörlere yönelik birçok fuara katıldık. 2020’de bunun dönüşü Erdal Etiket için etkili oldu. Pandemi döneminde birçok fuarımız iptal oldu. Stratejik büyüme kararlılığımız devam ederken konuyu dijitale taşıdık. Arayışımıza e-fuarlar, farklı kuruluşların düzenlediği ikili görüşmelerle devam ettik. Bu değişime hızlı uyum sağladık ve bu sayede giderlerimizi de düşürdük. Normalleşme sürecine kadar tüm ziyaret ve görüşmelerimizi online devam ettirdik. Pandemi döneminde döviz bazında yüzde 55 büyüme sağladık. Son 3 senedir döviz bazında büyümemizi sürdürüyoruz. 2023 yılında yeni fuarlarda güçlü ihracat hedeflerimiz var. Çağın olmazsa olmazı ihracat. Global firmalar üzerinden yıllardır dolaylı ihracat yapıyoruz. Yabancı fuarlara katılımlı doğrudan ihracatımızı da geliştirmek hedefindeyiz. Globalleşme ve markalaşma yolunda ilerliyoruz. Orta ve uzun vadede Ar-Ge merkezi kurmayı ve Turquality kapsamına dahil olmayı hedefliyoruz. Globalde otomotiv, beyaz eşya ve savunma sanayi sektörüne hizmet sağlayan pazar payı en yüksek endüstriyel etiket firması olmak ana vizyonumuz. Aselsan ve Milli Savunma Bakanlığının onaylı tedarikçisiyiz. Her yıl makine yatırımına ciddi pay ayırarak inovasyonu en üst seviyede tutuyoruz. Son iki yılda 4 yeni makine hattı kurduk.  Etiket dışında başka bir sektöre yatırım yapmayı planlamıyoruz. İzmir Kemalpaşa Organize Sanayi Bölgesi’nde arsa yatırımı yaptık. 2024’de yeni bir fabrika inşaatına başlayacağız. Tabi ki temel değerlerimizde önce “insan” dediğimiz için en büyük sürekli hedefimiz her geçen sene istihdamın artırılması. Yetişmiş, eğitimli, donanımlı insan istihdamı bizim için çok önemli. Erdal Akademi’yi kurarak bu konuda önemli bir hamle gerçekleştirdik. İzmir’deki üniversitelerle protokoller yaparak, firmamızda staj imkanı sağlama konusunda girişimlerde bulunduk. Staj sonrası istihdam konusunda da destek vereceğiz.”

SANAYİCİNİN EKONOMİDE AKILCI POLİTİKALARA İHTİYACI VAR

Üretmek zorunda olmanın bilinciyle büyümeyi sürdürmek istediklerini anlatan Özhelvacı, “Kalkınmanın temeli üretimdir. Ancak piyasalarda büyük bir belirsizlik mevcut.  Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında akılcı politikalara ihtiyaç var. Piyasalarda güvene ihtiyaç var. Seçim sonucu ne olursa olsun kurulacak hükümete çok iş düşüyor. Biz üretmeye hazırız. Yeter ki yolumuz açılsın. Finansmana erişim, yüksek enflasyon ve TL’nin gerçek değerinde olmaması sanayici için çözüm bekleyen konular. Kalıcı politikalara ihtiyaç var. Öz sermayeyle yatırım yapıyoruz. İhracat taahhüdü yoksa kredi de yok. Ticari kredi bulmakta zorluk çekiyoruz” diyor.

STK ÇALIŞMALARI MANEVİ BORCUMUZ

Kaan Özhelvacı’ya göre sivil toplum kuruluşları demokrasinin yaygınlaştırılması ve içselleştirilmesi fırsat eşitliğine dayanan toplumsal farkındalığı üst düzeye çıkaran ortamların yaratılmasında büyük önem taşıyor. Ege Bölgesi’nin toplumsal rekabet gücünü geliştirmeye büyük önem verdiğini anlatan Özhelvacı, bunun nedenlerini şöyle sıraladı; “Çünkü markamız Ege Bölgesi’nden çıktı ve bölgemize olan manevi borcumuzun farkındayız.

Ege Genç İş İnsanları Derneği’nde (EGİAD)Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak görev yapan Özhelvacı şöyle diyor: “Yaklaşık 12 yıldır üyesi olduğum Ege Genç İş İnsanları Derneği benim için kıymetli ve çok önemli. EGİAD bünyesinde sürdürülebilirlik, dijitalleşme, yapay zekâ, girişimcilik, uluslararası ilişkiler, kültür ve sanat gibi bölgeye katkı sağlayacak projeler üzerinde çalışıyoruz. Ege Bölgesi’ni ve Türkiye’yi ilgilendiren ekonomik, kültürel ve sosyal konularda fikirler ve projeler üreterek, mevcut yasalar çerçevesinde yurtiçi ve yurtdışındaki kuruluşlarla iş birlikleri yaparak üyelerimizin ve ülke ekonomisinin yararlanmasını sağlamak temel amaçlarımız.”