DEİK-TÜSİAD Çin’e İhracatı Arttırma Araştırma Grubu’nun düzenlediği ankete göre, Çin’e ihracatta en önemli sorun olarak yüzde 40 ile lojistik geliyor. Bunu yüzde 35 ile Çin’deki yasal düzenlemeler, yüzde 30 ile finansman izliyor.

DEİK-TÜSİAD Çin’e İhracatı Arttırma Araştırma Grubu, Türk iş dünyası penceresinden Çin ile ticarette gelinen son durumu belirlemek için anket düzenledi. 2-23 Aralık 2022 tarihleri arasında gerçekleştirilen ankete ağırlıklı olarak 20 yıldan uzun süredir faaliyet gösteren, 1 ila 50 milyon dolarlık ihracat bedellerine ulaşan büyük ölçekli şirketlerin üst düzey yöneticileri katıldı. Anketin analizi ile hazırlanan rapora göre, Türk şirketlerinin Çin’e ihracatta hedef ve beklentileri yüksek.

Çin’e ihracatta gıda ve tarım ürünlerini markalı şekilde ve başka bir şirketin aracılığı olmadan doğrudan ihraç eden firmaların ankette öne çıktığı görüldü. Türk firmalarının önümüzdeki dönemde Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında, Çin’e ihracat yapmayı düşündüğü potansiyel “sanayi ürünleri” yüzde 10’luk oranlarla elektrikli cihazlar, plastik ve mamulleri, demir çelik, tekstil; yüzde 5’lik oranlarla da otomotiv ve yan sanayi, eczacılık ürünleri ve mücevherat oldu. Potansiyel “tarım ürünleri” arasında ise, yüzde 15’lik bir oranla diğer gıda mamulleri, yüzde 10’arlık oranlarla süt ve süt ürünleri ile bitkisel yağlar, yüzde 5’erlik oranlarla meyveler, balıklar, sebzeler ve etler yer aldı.

Lojistik, finansman ve mevzuat

Çin’e ihracatta en önemli sorun olarak yüzde 40 ile lojistik geliyor. Bunu yüzde 35 ile Çin’deki yasal düzenlemeler, yüzde 30 ile finansman, yüzde 25 ile pazara giriş koşulları, yüzde 20 ile diğer sorunlar, yüzde 15 ile gümrük işlemleri ve yüzde 5 ile sağlık ve bitki sağlığı önlemleri alanında yaşanan sorunlar takip ediyor.

Ankete katılan iş dünyası temsilcileri ayrıca vize almadaki zorluklar ve Çin pazarında yerel firmalarla rekabetin yanı sıra Türkiye’nin ve ürünlerimizin bilinirliğinin düşük olması nedeniyle Çin pazarına giriş ve pazarda tutunma açısından yaşanan sorunlara dikkat çekti.

Türk şirketlerinin önünü açacak öneriler

Raporda Çinli nihai tüketicilerin Türkiye’yi tanıdıkça Türk ürünlerine rağbetin artacağına dikkat çekiliyor. Çinli turistleri Türkiye’ye çekecek çalışmalar ile film ve dizi ihracatına önem verilmesi ve ülkedeki büyük zincir marketlerin satın alma sorumlularının Türkiye’ye davet edilmesi de öne çıkan öneriler arasında.

“MADE IN TÜRKİYE” vurgusu

Üst segment ürün gruplarında “MADE IN TÜRKİYE” etiketi ile satış yapılmasının ülke tanınırlığını artırmada yardımcı olacağını düşünen Türk firmalarının dikkat çektiği bir başka konu da “katma değerli üretim.” Katma değerli ürün geliştirme ve ihracatı konularında komite kurularak şirketler arasında iş birliği zemini oluşturulması da öneriler arasında yer buluyor.
İş dünyası Çin’e sadece ürün değil hizmet ihracatı için de çalışma yapılmasını istiyor. Çin’e yapılan ihracatta teşviklerin artırılmasını ve yüksek miktarlarda ticaret hacmine sahip firmalara Çin’e girişlerde kolaylık sağlanması da talepler arasında yer alıyor.

Kamu otoritelerinden “yeni politikalar” beklentisi

Ankete katılan Türk iş dünyası temsilcilerinin görüşleriyle TÜSİAD ve DEİK 11 maddelik bir politika seti oluşturdu. Çin’e ihraç edilecek ürünlerde GTIP bazında çalışma yapılması, kamu ve özel sektör iş birliğinde katma değerli ürün ihracatına yönelik çalışma yapacak platform oluşturulması bekleniyor. Türkiye’den Çin’e gerçekleştirilecek e-ihracatın artması amacıyla iki ülke ticaret bakanlıklarının geniş kapsamlı bir “E-Ticaret” mutabakat zaptı (MoU) imzalaması ve hayata geçirmesi öneriliyor. Firmaların Çin’de yerleşik olmalarının ihracatı hızlandırıcı etkisi göz önünde bulundurularak pazara giriş, iş yapma ortamı ve mevzuat konularında bilgilendirme yapılması ve teşvikler verilmesi talep ediliyor.

Türkiye’de yatırım yapan Çinli firmaların da ihracatımız üzerindeki olumlu etkisine dikkat çekilerek Çin’den özellikle katma değeri yüksek alanlarda yatırım çekilmesine yönelik çalışmalar yürütülmesi vurgulanıyor. Hükümetlerarası diyalog mekanizmalarının etkin kullanılması, iki ülke Ticaret Bakanlıkları arasında diyalogun ve iş birliğinin arttırılması, Karma Ekonomik Komisyon toplantısının özel sektörün de katkı verebileceği bir formatta yakın bir zamanda gerçekleştirilmesinin önemine dikkat çekiliyor.

İki ülkeden somut ve etkili politikalar bekliyoruz

DEİK/Türkiye-Çin İş Konseyi ve TÜSİAD Çin Çalışma Grubu Başkanı Korhan Kurdoğlu, “2022 yılında yaklaşık 45 milyar dolarlık ticaret hacmiyle Çin, Türkiye’nin önemli ticaret ortaklarından biri. Amacımız Çin ile daha dengeli ekonomik ilişkiler geliştirmek.

Anket çalışmasının ortaya çıkardığı tablo ile Türkiye’nin Çin’e ihracatının önündeki engellerin tespit edilmesini, iki ülkenin ilgili kamu otoriteleri tarafından somut ve etkili politikalar geliştirilmesini ve bu politikaların bir planlama içinde hayata geçirilmesini arzu ediyoruz” dedi.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın