Ethereum Şanghay Yükseltmesine günler kala bu yükseltmenin kripto varlıklar ve yatırımcılar için ne anlama geldiğini, nasıl etki edeceği ile ilgili sorulara yanıt Bybit Finans Ürünleri Sorumlusu Bill Xing’den geldi. Xing, Şanghay Yükseltmesi’nin Ethereum’a neler katacağını anlattı.
Ethereum’un Şanghay Yükseltmesi’nin gerçekleşmesine çok kısa bir zaman kaldı. Bu yükseltme, ağın güvenlik mekanizması kapsamında ETH’lerini “stake eden” kişilerin ilk kez varlıklarını çekebilmelerine imkân sağlayacak. Bu durum, piyasa değeri bakımından dünyanın en değerli ikinci kripto para biriminde devasa bir satış baskısına neden olabilir mi? Pek sayılmaz.
Şanghay yükseltmesinin (veya “sert çatallanması”) ardından, %4 ila %5’lik APY ile staking ödülü almak için en az 32 ETH kilitlemiş olanlar, stake ettikleri miktarın bir kısmını anında çekebilecekler. Ancak, stake ettikleri miktarın tamamını çekmek isteyenlerin 1 ila 36 gün beklemeleri gerekecek. Bu durum, potansiyel satış baskısını azaltacak. Üstelik ETH stake edenlerin yalnızca %16’sı kârdayken, neden şimdi satmaya kalksınlar ki?
Aslına bakacak olursak, mantıklı düşünen yatırımcıların ETH’lerini şu anda ellerinden çıkarmaları pek de akıllıca olmayabilir. Ayrıca, ETH sahiplerinin yatırımcı profillerine baktığımızda, mantıklı bir bakış açısıyla uzun vadeli düşündüklerini görebiliyoruz. Bana göre, riskli varlıklar sınıfında dünyanın bir numarası ETH. Yatırımcıların tereddüt yaşamaya devam etme nedenleri arasında ETH’yi tam olarak anlamamayı, aşırı volatilite durumlarından korkmayı ve düzenleyici makamların belirsizliğinin sinir bozucu olmasını sayabiliriz.
Ancak, bu konuda bana yüzlerce kelimeden oluşan bir açıklama yapsanız da, ilk argümana verdiğiniz yanıtın ikinci argümanın da yanıtı olduğunu görmekle kalmayacak, son argümanı bile yanıtladığını göreceksiniz. Fakat sonunda, Ether’in kripto dilinde ifade edecek olursak sadece “sound money” (sağlam bir para birimi) olmadığını, “ultrasound money” (sapasağlam bir para birimi) olduğunu öne süren tezin özünü kavramış olacaksınız.
Ethereum, uygulamalara blok alanı satan bir blok zinciri. Uygulamalar, blok zincirinin yerel kripto para birimini kullanarak gerçekleştirdikleri işlemler karşılığında ödeme yapmak zorundalar: Daha basit tabirle ifade edecek olursak, ETH kullanmak ve ETH cinsinden ödeme yapmak zorundalar.
Alım-satım işlemlerinin talep tarafı; basit ağ etkilerine, daha fazla uygulamaya, daha fazla kullanıcıya ve ETH’ye yönelik daha fazla talebe dayanır. Bunun nedeni ise Ethereum ağının ekosistemdeki en güçlü merkeziyetsiz akıllı sözleşme ekosistemi olmasıdır.
Ethereum ve Bitcoin ağları, araştırmacı Ken Alabi tarafından analiz edildi ve araştırma sonuçları 2017 yılında yayınlanan bir makalede paylaşıldı. “Analiz sonuçları, ağların Metcalfe Yasası modeline göre oldukça iyi bir biçimde yapılandırıldığını gösteriyor. Bu yasada ağın değerinin, sahip olduğu düğümlerin veya son kullanıcıların karesiyle orantılı olması gerektiği belirtilir.” Yani, geniş kitleler tarafından benimsenmesi, söz konusu ağların değerini inanılmaz düzeyde artırabilir.
Arz tarafına dönecek olursak, ETH’nin ağ düğümleri çalıştıran bağımsız aktörlere bir ödül olarak düzenlendiğini ve düzenlenen miktarın şu an için yılda 671.000 ETH’ye denk geldiğini söyleyebiliriz. Ancak, işlem başına cüzi miktarda ETH’yi ortadan kaldıran (bu işlemi, ETH’leri hiçbir zaman çekim yapmak için kullanılamayacak bir cüzdana göndererek yapıyor) yepyeni yakım mekanizması sayesinde ETH arzı, token düzenlenme işlemleri tam gaz sürmesine rağmen aslında azalıyor.
Ultrasound.money adresi, ETH arzının aylar boyunca aslında azaldığını gösteren, yakım oranını gerçek zamanlı olarak takip eden bir panoyu içeriyor. Ayı piyasasının tam da en zorlu zamanlarındayken talep tekrar arttığında neler olabileceğini düşünün. Aslında, ayı piyasasına rağmen Ethereum’daki işlemler, NFT’ler ve merkeziyetsiz finans gibi yenilikler sayesinde hâlâ sağlam bir yükseliş trendini korumayı başarıyor.
Volatilite, ağ benimsenme etkileri görünmeye başladıkça yavaş yavaş ortadan kalkacaktır. Ethereum ağına katılan kişi sayısı arttıkça, ETH’nin değeri aynı oranda artacak ve bu durum, daha fazla benimsenmeyi de beraberinde getirecektir. Piyasa değeri yükseldikçe, ETH fiyatının dalgalanmasına neden olacak piyasa hareketlerinin boyutunun da büyümesi gerekecek ve fiyatta meydana gelecek sapmalar azalmış olacak.
Düzenleyicilerin umut edebilecekleri ceza niteliğindeki en büyük olay, benimsenme hızında meydana gelecek yavaşlama olabilir. Fakat, hükûmetler cezaî yaklaşımı desteklemeye çok da niyetli görünmüyorlar. Çünkü: a) Perakende tarafında kripto, genellikle Milenyum ve Z Kuşağı olarak adlandırılan kesim tarafından rağbet gördüğünden, gelecek yıllarda oy kaygısına neden olacak bir durum ortaya çıkabilir, ve b) inovasyon başka ülkelere kaçabilir.
Dubai, Hong Kong ve Birleşik Krallık, adeta sürgüne uğrayan kripto şirketlerini kapma yarışına girmiş durumdalar ve en iyi büyüyen yatırım araçlarından birini yakalamaya niyetli görünüyorlar. Düzenleyiciler, ETH’yi tarihi eser kategorisi diyebileceğimiz hisse senetleri sınıfına sıkıştırmaya çalışsalar ne olacak ki? Az önce baktığımda, telefonumdaki uygulamayı kullanarak dakikalar içerisinde hisse senedi de alabiliyorum, kripto da.
Yaklaşan Şanghay yükseltmesini, Ethereum ağını daha da hızlandırıp, iyice kullanıcı dostu hâline getirerek işlem ücretlerini azaltacak çok daha karmaşık bir yükseltme izleyecek. Cin artık tam anlamıyla şişeden çıktı ve aslında iyi de oldu. Peki, uçan halıya atlama zamanı gelmiş olabilir mi?
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.