“Teknoloji Standartları ve Standarda Esas Patentler (SEP) Yol Haritası” tanıtım toplantısı bugün TÜSİAD Ankara Temsilciliği’nde gerçekleştirildi. Toplantıda; özel sektör, kamu ve akademinin katkıları ile hazırlanan, konuyla ilgili ihtiyaçları ve atılması gereken adımları tarifleyen, uluslararası örneklerin yanı sıra insan kaynaklarından finansmana, farkındalıktan politika geliştirmeye kadar 8 farklı alanda toplam 43 eylem önerisini içeren Yol Haritası kamuoyu ile paylaşıldı.

Açılış konuşmalarının sırasıyla TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Sanayi Politikaları ve Yatırım Ortamı Yuvarlak Masa Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan ve Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Dr. Çetin Ali Dönmez ve giriş konuşmasının TÜRKPATENT Başkan Yardımcısı Dr. Mehmet Duyar tarafından yapıldığı etkinlikte, Teknoloji Standartları ve SEP Yol Haritası’nı TÜSİAD Teknoloji Standartları ve SEP Görev Gücü Başkanı Samir Deliormanlı sundu.

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Erdal Arıkan’ın konuk konuşmacı olarak yer aldığı toplantıda “Uluslararası ve Yerel Gelişmeler” başlıklı bir panel düzenlendi.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan özetle şunları söyledi:

TÜSİAD olarak küresel ölçekte rekabet edilebilir, öncü teknolojileri üreten ve geliştiren, katma değer yaratan bir sanayinin inşasına katkı sağlamak öncül hedeflerimizden biri. Bu sebepledir ki; iki yılı aşkın süredir teknoloji standartları ve standarda esas patentler konusuna titizlikle eğildik. 

Kapsayıcı, standardizasyon ekosisteminin tüm paydaşlarını içine alan bir çalışma yürütmeyi amaçladık. Kamu, özel sektör ve akademi temsilcileri ile çalışmamızın her aşamasında koordinasyon içinde ilerledik. Ortaya çıkan yol haritasını bu işbirliğinin somut bir çıktısı olarak görüyoruz.

Geride bıraktığımız dönem pandemi, ekonomik istikrarsızlıklar, Ukrayna- Rusya savaşı başta olmak üzere jeopolitik gelişmeler gibi çok katmanlı riskleri önümüze getirdi, getirmeye de devam ediyor. 

Mevcut makro ve mikro boyuttaki küresel ve yerel gelişmeler bizleri çoğu zaman kısa vadeli, günü kurtarmaya yönelik kararlar almaya itebilir. Ancak güçlü bir sanayi, sürdürülebilir bir inovasyon ekosistemi yaratmak istiyorsak uzun vadeli, somut çıktıları hedefleyen, kapsayıcı stratejiler ortaya koymamız, bunu yaparken de küresel ve sosyal dinamikleri çok yakından takip etmemiz kritik önemde. 

Tüm dünyada kalkınma ve ekonomi politikalarının yapısal bir dönüşüm içine girdiğine şahit oluyoruz. Maliyet-fayda yaklaşımları günümüzün dünyasında geçerliliğini yitirmiş durumda. Dönüşüme; yaratılan çevresel etki ve dijital teknolojilerin tektonik değişimleri öncülük ediyor. Bu dönüşüm sürecinde her ülkenin yeni bir kalkınma ve büyüme hikayesine ihtiyacı var gibi görünüyor. Nitekim, AB, ABD, Çin gibi hızlı davranan ekonomiler “yeşil ve dijital” dönüşümün getirdiği rekabet avantajından faydalanmaya başladı.   

Türkiye’nin bu süreçteki konumunun belirlenmesinde baş aktörlerden biri küresel rekabette önemli bir oyuncu olma potansiyeli taşıyan sanayimiz olacak. Ülkemizde sürdürülebilir bir inovasyon ekosisteminin yaratılması, yerli teknolojilerin ülkemizde geliştirilmesi, kullanma yetkinliğinin artırılması ve bu teknolojilerin standartlarda yer alarak bu alandaki söz sahibi ülkeler konumuna gelmemiz önemli hedeflerimiz arasındadır. Nitekim; teknoloji standartlarındaki liderlik; günümüzün küresel rekabetinin, yatırım ortamının ve ticaretinin de belirleyicisi haline geldikçe bu hedefler daha da kritik bir önem kazanıyor. 

İşte bu nedenlerle, teknoloji standartları konusuna stratejik bir bakış açısı ile yaklaşmamız gerektiğini düşünüyoruz. Bunu, ulaşmak istediğimiz güçlü ve sürdürülebilir sanayinin inşası için gerekli görüyoruz. 

Teknoloji standartlarında söz sahibi olmak, ülkelere ve şirketlere rekabette maliyet avantajı elde etme ve Ar-Ge’ye yapılan yatırımları geri döndürmenin etkin araçlarından birine sahip olma imkânını sunuyor. Yaptığımız çalışmalarda Türkiye’de özel sektörün konu hakkında bilgi ve farkındalığını da ölçme fırsatı bulduk. Az önce Fatih Bey’in de belirttiği gibi, teknoloji standartlarının belirlendiği uluslararası organizasyonlarda, Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapan firmalarımızın etkinliği maalesef yeterli düzeyde değil. Bu nedenle bugün sizlerle paylaşacağımız yol haritamızda “standart geliştirme organizasyonlarına etkin katılım” en çok önemsediğimiz unsurlardan oldu. 

Peki standartların belirleyicisi olmak neden bu kadar önemli? Bugün bu alanda öncü ülkeler ve firmalar bu etkinlikleri sayesinde;

  • Ekonomik büyümeye pozitif katkı sağlıyor. Şirketler gelirlerini büyük oranda standart geliştirerek artırırken, son dönemdeki araştırmalar GSYİH’daki büyümenin yaklaşık %20-30’unun standartların geliştirilmesiyle ilgili olduğunu ortaya koyuyor,
  • Teknolojileri küresel pazarlarda yer buluyor, bu sayede Ar-Ge yatırımlarını geri döndürebiliyor, 
  • Özellikle 5G, 6G, yapay zeka, büyük veri, IoT gibi yeni nesil teknolojilere öncülük edebiliyor ve küresel rekabette etki sahibi oluyor,  
  • SEP kaynaklı lisans gelirleri ile maliyet avantajı elde ediyor. 

Bu alanda etkinliğimizi artırmak için ulusal bir strateji oluşturmamız çok önemli. Bu strateji; standart geliştirme organizasyonlarına etkin katılımdan insan kaynağına, finansmana ve hukuki alt yapıya kadar birçok konuyu kapsamalı. Üst düzeyde sahiplenilen, ulusal politikalara entegre edilecek ve tüm paydaşları harekete geçirecek bu stratejinin etkili şekilde icra edilmesi elbette çok daha önemli. Bunun için de özel sektörün elini daha fazla taşın altına koyması gerekiyor. Ar-Ge merkezi olan ancak standart geliştirme organizasyonlarında yer almayan şirketlerimiz, kendi sektörlerini ilgilendiren bu organizasyonlarda yer almak için neler yapmaları gerektiğini bugünden sormaya başlamalılar. Teknoloji geliştiren özel sektör ve üniversitelerimiz bu doğrultuda mevcut durum analizi yapmalı ve ihtiyaçlarını belirlemeli. Bu tespit çerçevesinde bu organizasyonlarda yer almak için ihtiyaç duyulan kamu destek ve teşvik mekanizmaları da kurgulanabilmeli. 

TÜSİAD olarak bu alanda farkındalık oluşturmak, küresel ve yerel gelişmeleri takip etmek, kamu ile etkili işbirlikleri tesis ederek ülkemizin teknoloji standartlarında pay sahibi olabilmesi için yol haritası oluşturmak ve bunu ilgili paydaşlarımızla icra etmek amacıyla yola çıktık. Bu çalışmalarda, özel sektör, kamu, üniversiteler ve sivil toplumu bir araya getirerek ortak bir değer yaratılmasına vesile olmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz. Tüm paydaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum. 

TÜSİAD olarak Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu-YOİKK’te de bu konudaki eylem maddesine ilgili kamu kurumlarımızla birlikte katkı sağlıyoruz. Bu alanda öncü ülkelerden biri olma yolunda çalışmalar yapmayı kararlılıkla sürdüreceğiz.

TEKNOLOJİ STANDARTLARI ve STANDARDA ESAS PATENTLER (SEP) YOL HARİTASI

TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Sanayi Politikaları ve Yatırım Ortamı Yuvarlak Masa Başkanı Fatih Kemal Ebiçlioğlu ise, “Teknoloji standartları günümüzün küresel rekabet ortamında oyununun kurallarını değiştiren bir unsur. Bu alanda etkinliğimizin artması sürdürülebilir ve güçlü bir sanayi ekosistemi hedefini gerçekleştirebilmemiz için kritik önemde. Buradan hareketle; TÜSİAD olarak, kamu başta olmak üzere tüm paydaşların desteğini alarak özel sektörü harekete geçirmek ve özel sektörün uluslararası standart organizasyonlarında faaliyetlerimizi standartlara girebilecek teknolojilerle beslemesini sağlamak amacıyla iki buçuk yıl önce Teknoloji Standartları ve Standarda Esas Patentler konusunda çalışmalarımızı başlattık. Önümüze kısa vade için koyduğumuz hedef ise; teknoloji standartlarında pay sahibi olabilmek için bir yol haritası oluşturmak ve icrasında rol almaktı. Bugün bu hedefimizin birinci aşamasını yerine getirmiş olmaktan mutluluk duyuyoruz. Bu yol haritası “Teknoloji standartlarında söz sahibi ve teknolojileri dünyada kullanılan bir Türkiye” hedefine giden yolda önemli bir kilometre taşı. Ancak şüphesiz daha yolun başındayız. Örneğin teknoloji standartlarının belirlendiği uluslararası organizasyonlarda, Ar-Ge ve inovasyona yatırım yapan firmalarımızın etkinliği maalesef yeterli düzeyde değil, önümüzdeki dönemde bu sayının hızla artmasını ümit ediyoruz” diye konuştu.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın