Gıda sektörünün sorunlarının tüm yönleriyle tartışılması için İstanbul Ticaret Borsası tarafından düzenlenen Borsa Meydanı toplantılarında bu ay un ve unlu mamuller sektörü masaya yatırıldı. Toplantı katılımcıları ekmekteki sorunların çözümü için bir çalıştay düzenlenmesi gerektiğini belirttiler.

İstanbul Ticaret Borsasının, Güvenilir Ürün Platformunun desteğiyle düzenlediği “Borsa Meydanı’nda Sektörler Konuşuyor” toplantılar serisinde bu ay un ve unlu mamuller sektörü konuşuldu. Geniş bir katılımla gerçekleşen etkinlikte İstanbul’un ekmek sorununu çözmek için bir “Ekmek Çalıştayı” düzenlenmesi gerektiği vurgulandı.

Güvenilir Ürün Platformu Başkanı Celal Toprak’ın moderatörlüğündeki toplantının açılış konuşmasını yapan İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, ekmeğin Türk toplumu için önemine dikkat çekerek, “Ekmek, tarih kadar eski bir temel besin kaynağı. Özellikle bizim kültürümüzdeki yeri çok farklı ve önemli. Bizim toplumumuzda ekmek kutsaldır. Ancak bu kadar kutsal kabul ettiğimiz ekmeğin en çok israf edilen gıda ürünlerinden biri olması da çok acıdır. Gazetelerde ekmek, israf boyutuyla olduğu kadar hakkındaki tartışmalarla da gündeme gelir. Onlarca yıldır medyada hiç bitmeyen bir ekmek gündemi vardır. Gramajı tartışılır, fiyatı tartışılır, kalitesi tartışılır. Bu tartışmalara, her kesimden aktörler dâhil olur. Bilim adamları konuşur, tüketici dernekleri konuşur, siyasiler konuşur. En az sesi çıkan, en az görüşüne başvurulan ise fırıncılar olur. Oysa fırıncı esnafı, ekmeğin çilesini çeken, vefakâr, kanaatkâr, günün 24 saati çalışmak zorunda olan, ekmeği en iyi bilen, ekmek hakkında konuşmaya en çok hakkı olan bir sektörün mensuplarıdır. Bu nedenle bugün toplantımızda en çok onlara söz vereceğiz” şeklinde konuştu.

İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca, ekmeğin sadece ülkemizde değil, dünyada da en önemli besin maddelerinden biri olduğunu belirterek, ekmekle ilgili İstanbul’da diğer illere göre daha fazla sorun olduğunu ifade etti. Karaca, “İstanbul’da en büyük sorun ekmek üretim izni olmadığı halde belediyelerden alınan unlu mamuller üretim belgesi ile ekmek üreten fırınların çokluğudur. Bu sorun başta kapasite kullanımı düşüklü gibi birçok ek soruna yol açıyor. Tüm paydaşların katılımıyla yapılacak bir çalıştayda çözüm önerileri tartışılmalı” dedi.

İstanbul Fırıncılar Odası Başkanı Erdoğan Çetin de İstanbul’da bir fırın enflasyonu olduğuna dikkat çekerek, “Yüzlerce ruhsatsız fırın var. Birçok ruhsatsız fırın olması yenilerinin açılması için de cesaret veriyor. Ya bu fırınlara bir kereliğine ruhsat vermeli ve bir daha da göz yumulmamalı ya da gereği yapılmalı. Bu İstanbul’un kanayan yarası… Kapasite kullanımı düşük, işletmeler küçülüyor, sonuçta da maliyet yükseldiği için fiyat baskısı oluşuyor. Yani bu sorunun çözülmesi en çok vatandaşımızı memnun edecektir. Ayrıca yabancı işçilerin tarımda istihdamına izin verildiği gibi fırınlarda istihdamına da izin verilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

İTO Un ve Unlu Mamul Komitesi Üyesi Mustafa Gürel ise fırınların personel sorununa dikkat çekerek, “Fırıncılar, 7 gün 24 saat çalışıyorlar ve tatilleri yok. Bu da yetişmiş eleman sorunu yaşamamıza yol açıyor. Milli Eğitim Bakanlığı bu konuda meslek liselerindeki ilgili bölümlerle işbirliğimizi sağlamalı ve haftanın 4 günü öğrenciler bizlerde staj yapmalı ve yetişmeli” dedi.

İSTİB Meclis ve Fırıncılık Ürünleri Komitesi Üyesi Abdullah Çerman, yaptığı konuşmada fırınların sorunlarının çok boyutlu olduğunu ifade ederek, “Öyle çok ve farklı boyutlarda sorunlarımız var ki, özetlemek çok zor. Örneğin ürünümüz tarifeye bağlı ama girdilerimiz serbest piyasada belirleniyor. Özellikle son dönemde artan enerji bedelleri ana girdi maddesi olmak üzere. Ruhsatlandırma ve ruhsat devri sorunlarımız var. Bir fırıncı ruhsatını oğluna bile devredemiyor. Kentsel dönüşüme giren binalardaki fırınlara tekrar ruhsat verilmeyeceği için binamızı bile yenileyemiyoruz. Mevcut fırınlara bu konuda istisna yapılmasını talep ediyoruz. Enerji fiyatlarında fırınlara indirim yapılmasını talep ediyoruz. Finans maliyetlerinin yüksekliği ve düşen karlılığımız dolayısıyla yapamadığımız yatırımları gerçekleştirmek için teşvikli kredi talep ediyoruz. Mevzuata uygun olmayan fırın sorunu çözülmeli ve ruhsat verirken eczacılarda olduğu gibi belirli bir nüfus başına fırın sayısı sınırlandırılmalı. Son olarak 250 gramın altında ekmek üretmek israfa yol açıyor. Gramaj konusu yeniden ele alınmalı ve en az 250 gram ekmek üretilmeli. Bu sorunlarımız çözüldüğü zaman, ekmek hem daha sağlıklı, hem daha ucuz bir biçimde halkımıza ulaştırılabilecektir” dedi.

Toplantının kapanışında söz alan İstanbul Ticaret Borsası Meclis Başkanı Ahmet Bülent Kasap, her konuşmacının desteklediği ekmek çalıştayı önerisiyle ilgili, “Bence de çalıştay düzenlenmeli. Biz İstanbul Ticaret Borsası olarak, bu konuda üstümüze düşen görevleri yerine getirmeye hazırız” şeklinde konuştu.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın