Fed fiyatlaması… Tahvil piyasalarına yansıyan son hareketler neticesinde algının Rusya risklerinden çok, Fed’in enflasyona karşı sıkılaşma döngüsü yönündeki beklentilerin harekete geçmesi ile beraber oluştuğu anlaşılıyor. 10 yıllıklar bugün itibariyle %2,12 seviyesinde, 2 yıllıkların ise %1,84 seviyesi ile uzun vadeli faizlere yaklaşma hareketini devam ettirdiğini gözlemliyoruz. Son tüketici fiyat endeksi göstergesinin %7,9’a gitmesi de dahil olmak üzere dik düzlemini devam ettiren ve genelde geçmiş aylarda da yukarı sürpriz yapan enflasyon olgusu, Fed’in bütün ekonomik risklere rağmen faiz artırmasına olan inancı artırmaktadır. Piyasalar Fed’in kararına yönelik zorlayıcı dinamikler dahilindeki hassasiyetini yükseltti.
Swap traderlar… Ukrayna’ya askeri harekât başlatan Rusya’ya yaptırımlar uygulanma aşamasındayken, swap traderlar yılın geneline dair faiz fiyatlamasını biraz geri çekmişlerdi ve bir süredir 7 faiz artırımı olgusuna mesafeli durmaktaydılar. Bu durum son düzlükte biraz değişime uğramış görünüyor. 50 baz puandan ziyade 25 baz puanlık geleneksel bant devam etse de, güncel enflasyon ve artan enflasyon beklentileri Fed’in terminal orana geçiş sürecini devam ettireceği beklentilerini körüklüyor. Fed’in bunu resesyon risklerinin birikimli olduğu bir periyotta yapması büyüme ve enflasyon dengesini sağlamasını zorlaştıracak elbette. Ekonomi ve işgücünün Covid-19 pandemisi sonrasında uygulanan genişleme ile canlılık kazanması ve oradan aldığı momentumu devam ettirme gücü ise şu aşamada sıkılaşmaya geçişte güvenilen olgulardan.
Enflasyon ve spread… Şimdi elde olan verilerden ve fiyatlama eğilimlerinden anladığımız şu; ABD tahvillerinde güvenli liman olgusundan çok Fed’in faiz artıracağına ve enflasyonun kısa vadede yüksek kalacağına dair fiyatlama öne çıkıyor. Bu nedenle satışlar ağırlıkta ve faizler yükseliyor. Kısa vadeli faizler daha hızlı bir şekilde moment kazandı, uzun vadeli faizler de yükseliyor olsa da daha yavaş gidiyor ve buna bağlı spread daralması da 1 yıl veya biraz daha uzun bir periyot sonrasında resesyon tehlikesine dair işaret veriyor. Fed’in terminal orana geçişe dair projeksiyonlarda vereceği işaret önemli, uzun vadeye dair olarak enflasyon %2, fonlama oranı %2,5 olarak görülüyor. Bu oranların yukarı çekilip çekilmeyeceği konusu, hedef ve buna ulaşılmak için uygulanacak faiz oranı açısından önemli. Yani, getiri eğrisinin yönetiminde Fed’in bu yıl içinde yapacakları kadar, hatta daha çok, gelecekte ne yapacağının işaretleri de önemli olacak.
Fed vadeli fonları fiyatlaması… Kaynak: Bloomberg, CME Fedwatch
Sonuç? Genişleme dönemi Mart 2022 ile beraber geride kalmış olacak. Fed’in veri temelli hareket tabanında ekonomiyi güçlü tutmaya devam etmek ve enflasyonda dengeyi sağlamak yer tutar. Jeopolitik risklerin enflasyonu hızla yükselteceği ve ekonomiyi yavaşlatacağı bir ortamda bu ayarlamayı yapmak zorlaşacaktır. Bu nedenle en mantıklı senaryo, ekonomik beklentilere zarar vermeyecek temkinli bir ilerleme patikası olarak görünüyor. Fed’in hamlelerini, açıklama ve çekince bazlı olarak dengelemesi elbette kuvvetli bir ihtimal. Nitekim, Powell son konuşmalarında faiz artırım olgusuna hala destek çıkarken, bu dengeleri gözletmeye de dikkat eden bir tutum sergilemişti. 8,9 trilyon dolarlık bilançoyu daraltmak ve faiz eğrisini enflasyona yaklaştırmak bu geçişin en meydan okuyucu unsurları. Dolayısıyla, denge noktası biraz hızlı aşıldığında ekonomiyi hızla durgunluğa sürükleme risklerini de hesaba katmak gerekiyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.