ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> TCMB Mart Piyasa Katılımcıları Anketi’nde cari yılsonu enflasyon beklentisi %40,47 olmuştur. Kısa dönemli enflasyon beklentilerine baktığımızda; Mart ayı enflasyonu %4,13, Nisan ayı enflasyonu %3,29 ve Mayıs ayı enflasyonu ise %2,40 beklenmektedir. Enflasyon söz konusu aylarda beklentilere paralel bir şekilde artarsa Mart, Nisan ve Mayıs aylarında yıllık enflasyon da sırasıyla %59,11, %61,63 ve %64,05 olarak gerçekleşecektir.
Bizim enflasyon beklentimiz sene sonu için %46,2 seviyesinde, piyasanın genel beklentisinden ve Merkez bankasının varsayımlarından daha yüksektir. Bu noktada, TL’den kaynaklı etkiler ve ilerleyen aylarda savaşın getirdiği koşullardan oluşacak etkiler sebebiyle mevcut tahmin patikasına dair yukarı yönlü riskleri ağırlıklandırmayı uygun görmekteyiz. Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilim, bu kapsamda da petrol başta olmak emtia fiyatlarındaki yükselişin, enflasyon açısından önceki aylarda da geçerli arz ve fiyat kaynaklı risklere ilave etkide bulunacağını değerlendiriyoruz. Bu etkiler, hem küresel enflasyon kaynaklı hem de içerideki enflasyonist dinamikler çerçevesinde yüklenen maliyet unsurlarından ileri gelecektir. Enflasyonun mevcut bantlarda veya daha yüksek oranlarda seyrinin yılın son ayına kadar geçerli olmasını, Aralık ayında da geçen yılki yüksek bazın işlemesini ve son evrede düşüş olmasını bekleriz.
12 ve 24 ay sonrasına ilişkin ortalama enflasyon tahminlerine göre, enflasyonun sırasıyla %26,43 ve %17,03 seviyelerinde gerçekleşmesi beklenmektedir. 12 ve 24 ay sonrasına ilişkin enflasyon beklentilerinin ortalaması böylece %21,7 olmuştur.
Yıllık TÜFE beklentilerindeki gelişmeler… Kaynak: TCMB
Repo ve Ters Repo Pazarı’nda oluşan faiz oranı beklentileri ay sonu için %14,22 olmuştur. Piyasa, Merkez Bankası’nın politika faizi olan 1 haftalık repo faiz oranını ise cari ay ve 3, 12, 24 ay sonrası beklentileri sırasıyla %14, 14, 14,78 ve 15,50 olarak öngörmektedir.
TCMB’nin bu ay ve önümüzdeki 3 ay faiz oranlarını sabit tutması beklenirken, daha ileri döneme ilişkin faiz oranı varsayımlarının daha yüksek olduğunu gözlemliyoruz. Başta fiyat istikrarı riskleri ve sürdürülemez negatif reel faiz pozisyonu itibariyle, küresel finansman risklerinin de arttığı bir ortamda Merkez Bankası’nın bu düzlemini sürdürülebilir bulmamakta, piyasa koşullarının ilerleyen aylarda para politikasının sıkılaştırılmasına yönelik daha zorlayıcı dinamikleri içereceğini düşünüyoruz. Merkez Bankası’ndan 17 Mart toplantısında bir hareket beklememekle birlikte, yakın dönemde fiyat istikrarı unsurunun finansal ürünler ve mali politika denetim mekanizması çerçevesinde yürütüleceğini anlıyoruz.
Büyüme beklentilerinde aşağı yönlü değişiklikler görmekteyiz. 2022 GSYH beklentisini %3,4’e geriletilmiştir. 2023 öngörüsü ise Mart anket döneminde %4,2 büyüme oldu.Büyüme açısından son savaş koşullarının iç ve dış talep etkileri, girdi ve enerji sorunlarının üretim katkısını azaltması gibi sorunları aşağı doğru çekince olarak görürüz.Büyüme odaklı politikaların da uygulanmasında kredi koşullarının kolaylaştırılması, artı olarak geniş mali politika zemini gibi uygulamaların ise devamını beklemekteyiz. Büyümenin bu yıl %4 bandına doğru normalleşmesini beklemekle birlikte, mevcut risk dengesini aşağı yönlü değerlendiriyoruz. Piyasa katılımcılarının cari açık beklentileri ise artmaktadır, özellikle enerji ithalatındaki artışa bağlı olarak son savaş koşullarını da dahil edersek bu sene cari açığın 2020 seviyelerine doğru bir eğilim göstermesini bekleriz.
Döviz kuru beklentileri 2022 yılsonu için 16,68 olmuştur. 12 ay sonrasına ilişkin kur beklentilerinin ise 17,42 olduğunu görüyoruz.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.