ENVER ERKAN, TERA YATIRIM BAŞEKONOMİSTİ >> 

SWIFT yaptırımı ve kapsamı… ABD, Avrupa’daki müttefiklerin birkaç gün önce pek olası olmayan bir ceza uygulama fikrine sıcak bakmaları nedeniyle Ukrayna işgali üzerinden Rusya’nın SWIFT finansal mesajlaşma sisteminden atılmasına yönelik kararı, şimdilik taktiksel bir ölçekte aldı. Hedefli ve işlevsel ilerleme stratejisi kapsamında, özellikle Almanya gibi ülkelerin enerji tedariği ağına zarar vermemek adına halen belli Rus bankalarını kapsayan bir yaptırım çerçevesinde kalması dışında, bunun özellikle Rusya üzerinde topyekûn bir finansal yaptırım etkisini analiz etmekte fayda var.

SWIFT ve ekonomik ilişkiler… Yaptırımlara göre;Bir ABD finans kuruluşunun yetkilendirilen işlemlerde bulunabilmesi için (örneğin, enerji ile ilgili bir fon transferi), bu tür tüm fon transferlerinin, yaptırımı olmayan, ABD dışı bir finans kurumu aracılığıyla dolaylı olarak işlenmesi gerekir. Bu açıdan bakıldığında, üçüncü bir yaptırımı olmayan ülke seçeneği, işi ortada bir yerde bırakıyor. Rusya’nın yaptırımı olmayan bir ülke, mesela Çin, aracılığıyla fon transferi yapma imkanını değerlendirme şansı olabilir diye düşünebilirsiniz. Bu da Rusya’nın önemli bankalarıyla gerçekleştirilemeyen fon transferlerinin ya yaptırımsız bir banka aracılığıyla, ya da yaptırımsız bir müttefik ülke aracılığıyla gerçekleştirilmesine olanak tanır. Üçüncü bir ülke seçeneğinin şu açıdan tıkanmaya uğrama ihtimali var: ABD bu tip ülkelere de yaptırım uygulayabilir.

Almanya, Fransa ve İtalya da dahil olmak üzere AB ülkeleri, Batı ittifakı Rusya’ya yaptırım uygularsa bloğa ekonomilerini korumanın yollarını bulması için baskı yapıyor. Bazı üye ülkeler, enerji, hammadde ve bankalar gibi belirli sektörlere yaptırım uygulanmasının sonuçlarıyla ilgili endişelerini dile getirdiler. Bu nedenle aslında Rusya ile finansal ve ticari ilişkilerin tıkanmasında belli sıkıntılar ortaya çıkacak gibi görünüyor. Sistemdeki tıkanıklığı, Rus piyasalarına erişimi ve operasyonu olan Batı bankalarıyla aşmak da bir seçenek olarak değerlendirilebilir. SocGen, Rosbank PJSC birimi aracılığıyla Rusya’da faaliyet gösteriyor ve İtalya’nın UniCredit SpA ve Avusturya’nın Raiffeisen Bank International AG ile birlikte ülkedeki en büyük Avrupa bankaları arasında yapıyor. SocGen’in internet sitesine göre, Moskova merkezli Rosbank’ın 550 şubesi, 3,1 milyondan fazla müşterisi var ve bankanın genel kazancına nispeten küçük bir katkı sağlıyor. Goldman Sachs Group Inc. ve Citigroup Inc., ülkede operasyonları da bulunan Wall Street firmaları arasında yer alıyor.

ABD’nin Rusya’ya karşı ilk kez 2014 yılında Kırım’ı ilhak etmesinin ardından uygulamaya koyduğu yaptırımlar, yalnızca belirli bireyleri hedef almış veya belirli sektörler veya finansal ürünlerle sınırlandırılarak Rosbank’ın orada faaliyet göstermeye devam etmesine olanak sağlamıştı. Avrupa Birliği yaptırımları yalnızca bireylere veya belirli kuruluşlara karşı olmuştu. Tek başına yaptırım ihlalleri, 2018’de ABD düzenleyicileri tarafından SocGen’e 1 milyar dolardan fazla para cezasına mal oldu. UniCredit gibi bazı Avrupa bankaları, son zamanlarda jeopolitik belirsizlik nedeniyle Rusya’daki potansiyel genişlemeyi geri çekti.

SWIFT kullanan Rus finansal kuruluşları… Aralık 1989’da Vnesheconombank, eski Sovyetler Birliği’ndeki ilk SWIFT üyesi oldu. 1992’den itibaren Rus kullanıcıların sayısı daha aktif bir şekilde artmaya başladı ve 1998’in başlarında sayıları iki yüzü aştı. 1998 krizi yeni SWIFT üyelerinin sayısını azalttı; ancak 1999’dan itibaren Rus kullanıcı sayısı sürekli artmaktadır. Şu anda, önde gelen 300 Rus bankası ve kuruluşu SWIFT kullanıcısıdır. Rusya, SWIFT kullanıcı sayısına göre Amerika Birleşik Devletleri’nden sonra ikinci sırada yer alıyor.

Rus bankaları muhabir bankalar olarak ABD ve Alman bankalarını genelde kullanıyor. Bu fon transferleri genelde enerji ticaretinden kaynaklı gelirlerden oluşuyor ve bu aşamada petrol gelirlerinin önemli bir kısmı dolar cinsinden SWIFT sistemi üzerinden transfer ediliyor.

SWIFT’e alternatif sistemler… Rusya’nın SPFS’si SWIFT’den üç kat daha ucuz olsa da, ağın kendisi yalnızca hafta içi çalışma saatlerinde çalışıyor ve mesajları 20 kb ile sınırlı. Bu arada, SWIFT 7/24 çalışır ve ağı üzerinden 10mb iletilmesine izin verir. SPFS, SWIFT’in Rus eşdeğeridir ve ABD hükümetinin Rusya’yı SWIFT sisteminden ayırmakla tehdit etmesinin ardından 2014’ten beri Rusya Merkez Bankası tarafından geliştirilmiştir. Mart 2018 itibariyle, 400’den fazla Rus kuruluşu (çoğunlukla bankalar) ağın bir parçasıdır. Bu, SPFS sisteminin Rusya içi işlemleri desteklediği anlamına gelir, ancak herhangi bir SWIFT bağlantısının kesilmesiyle ilgili sorun, uluslararası bağlantı eksikliği olacaktır. Ardından, Rusya’nın SPFS’yi diğer sistemlerle ne kadar hızlı entegre edebileceği ve ABD’nin SPFS’ye bağlı ülkelere de yaptırım uygulayıp uygulayamayacağı sorusu ortaya çıkıyor. SWIFT sisteminde dolar ile işlem yapıldığında bu işlemlerin otomatik olarak ABD sisteminden geçmesi gerekmektedir. Bu, ABD’nin işlemleri izlemesinin ve para transferlerine müdahale etmesinin önünü açıyor. En önemli rezerv para birimi dolar olduğu için Amerika dolaylı olarak dünya ticaretine kendi yaptırımlarını dayatıyor. SWIFT sisteminden çıkarmasa bile Amerika, Rusya’nın önemli ekonomik oyuncularının dolar ile ticaret yapmasını engelleyebilir.

Aslında, Rus SPFS ağını Çin merkezli Sınır Ötesi Bankalar Arası Ödeme Sistemi (CBIBPS) ile entegre etme planları varken, Rus hükümeti de SPFS’yi Türkiye ve İran gibi gelişmekte olan ülkelere yaymak için görüşmelerde bulunuyor. 2019’dan bu yana, SPFS’yi Çin, Hindistan, İran’daki diğer ülkelerin ödeme sistemlerine ve ayrıca Ermenistan, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan’ı içeren Avrasya Ekonomik Birliği (EAEU) içindeki ülkelere bağlamak için birçok anlaşmaya varıldı. EAEU’nun ayrıca Sırbistan, Singapur ve Vietnam ile Serbest Ticaret Anlaşmaları vardır ve diğer birçok anlaşma askıdadır. 2020 yılı sonunda Ermenistan, Beyaz Rusya, Almanya, Kazakistan, Kırgızistan ve İsviçre’den 23 yabancı banka SPFS’ye bağlandı.

Ek bir bilinmeyen, Rus SPFS sisteminin Çin’in CBIBPS’si gibi diğer sistemlerle tam olarak ne kadar hızlı ve ne kadar kapsamlı bir şekilde entegre edilebileceğidir. ABD istihbaratı – Afganistan’daki farkındalık eksikliğine dayanarak, SPFS’nin uyum sağlama yeteneğini de hafife almış olabilir. Bu elbette mümkündür.

ABD merkezli Visa ve MasterCard tarafından uygulanan yaptırımlar nedeniyle birçok Rus bankasının hizmetlerinden mahrum bırakılmasının ardından potansiyel elektronik ödeme bloklarının üstesinden gelmenin bir yolu olarak tasarlanan Mir de olası bir seçenek. Şu anda çoğunlukla Aeroflot ve Rus Demiryolları gibi Rusya merkezli şirketler tarafından kabul edilmektedir, ancak yavaş yavaş Rus yan kuruluşları olan yabancı şirketler arasında kabul görmektedir. Bankalar, daha yerleşik ödeme sistemlerinden gelen kartlara kıyasla maliyetlerinin daha yüksek olabileceğinden korktukları için Mir kartlarını kullanmakta isteksizler.

Dijital ruble, kripto para ve barter diğer seçenekler olarak alınıyor. Sonuncusunu dışlayarak; dijital para ile kripto para arasındaki fark neticesinde, teoride mümkün ancak dijital ruble için teknolojik altyapı gerekliliği söz konusu. Ruble ve kripto para çevriminde ise aşırı volatilite ve düşük likidite söz konusu olacağından bunu diğer ülkelerin kabul etmesi mümkün değil.

Ekonomik etki analizleri… Bu konudaki öngörüler Rusya’nın bir ekonomik zorlanma dönemi geçireceğini ve aksayan ödeme sistemlerinin global finansal sistemde çok taraflı bir etki yapabileceğini ortaya koyuyor. Ağustos 2014’ün sonlarında, basında çıkan haberlere göre, Birleşik Krallık, Ukrayna’ya karşı tutumu nedeniyle Moskova’ya karşı yaklaşan yeni yaptırımların bir parçası olarak Rusya’yı SWIFT ağından yasaklamayı teklif etmişti. O dönem eski Maliye bakanı Kudrin, Rusya’nın SWIFT uluslararası bankacılık işlem sistemine erişimini engellemeye yönelik olası bir kararın Rusya’nın GSYİH’sinin %5 oranında daralmasına neden olabileceğini söylemişti. Rusya’nın yıllara göre ekonomik büyüme trendine baktığımızda, GSYH daralmasının olduğu yıllar olarak 2009 – 2015 ve 2020 öne çıkıyor. 2009’da bütün dünyayı saran Lehman Brothers krizi nedeniyle %11 civarında daralan ekonomi, 2015 Ukrayna krizi ve yaptırımlarla %3 civarında bir daralma göstermiş. 2020’deki hikaye zaten Covid ile alakalı olduğundan ayrıca belirtmeye gerek yok. Ekonominin iki dibi 2009 ve 2020’de görülürken, 2015’teki dip, o kadar aşağıda değil ve 2016’dan 2019’a kadar büyüme trendi de artmış.

Tabii aslında ödeme gecikmeleri, buna bağlı olarak yavaşlayan ticaret ağı ve finansal sektör krizi etkilerini beraber değerlendirmek gerekir. Buna göre, bir tarafı Rus finansal sistemi olan transferlere gelen kısıntılar nedeniyle, bu işlemde Rusya tarafıyla iş yapan küresel sistem oyuncuları da zarar görecektir. Bu nedenle zararsız bir sonuç alabilmek için alabilmek için seçilen finansal oyuncular bazında yaptırımlar uygulanıyor. Ülkedeki tüm finans aktörlerine de yaptırım uygulayabilirsiniz ancak Rusya gibi dünya ticaretinde çok karmaşık ilişkileri olan bir ülkede tüm finans kurumlarını sistem dışına itmek tüm tarafları hazırlıksız yakalayacak ve birçok ülkeye zarar verecektir. Böyle bir yola girmek bile ekonomik oyuncular için önemli bir yön.

sg2022022711707 (002)

Rusya yıllık GSYH büyümesi… Kaynak: Bloomberg

Sonuç? 2014 yılında mali ve ekonomik alana odaklanan yaptırımlar Rusya’yı fazla geri çekmedi ve Rusya o günlere göre daha ileri bir konumda. Hatırlarsak o dönemde birkaç devlet görevlisinin ve oligarkın hem mal varlığına hem de parasal hareketlerine kısıtlamalar getirilmişti. SWIFT’in dışında kalmak Rusya’nın SPFS gibi alternatif bir sisteme girmeyi düşünmesine neden olabilir. Böyle bir duruma karşı ABD’nin SPFS’yi seçen ülkelere yaptırım uygulamak gibi bir seçeneği düşünmesi beklenebilir.

Aslında olay yeni bir finansal sistem hareketi veya birçok ülkeyi içine alacak bir finansal sistem krizi olarak tezahür edebilir. Bence tüm ödeme sistemlerini ayırmak keskin bir bıçak gibi olur. SWIFT ve SPFS arasındaki konuda da aslında sadece teknolojik yeterlilik olarak bakmamak gerekir. Sonuçta SPFS, teknolojik kapasitesini iyileştirse bile; birincisi, SWIFT uluslararası para transferinin tekelidir ve birçok ülke SPFS kullanmadıktan sonra bir anlamı yoktur. İkincisi, SPFS üzerinden Rusya yaptırımlarının aşıldığı kanaati küresel finansal sistem oyuncularını ABD düzenleyicisi tarafından gelecek yaptırım veya cezalara maruz bırakabilir.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın