Bilişim Vadisi Danışmanı Sanatçı Fırat Neziroğlu dijital teknolojiler alanında hizmet veren Octopus ile el sıkıştı
Dünya’da; Türkiye’yi kendi ismine patentli dokuma tekniği ile temsil eden, “Anadolu’nun Sessiz Dili YEN” koleksiyonu ile Newyork’a ülkemizin eşsiz kültürünü taşıyan sanatçı Fırat Neziroğlu; Bilişim Vadisi ile gerçekleştirdiği; sanatı yeni nesil teknolojilerle harmanladığı eserleri artık Octopus firması ile dijital alanlara taşıyor.
Dijital Teknoloji Firması Octopus ve Sanatçı Fırat Neziroğlu işbirliği ile yapılan ilk uygulama Contemparary İstanbul’da “Fütüristik Şehazade” eseri ile sergilenmeye başlayacak.
Konu ile ilgi açıklama yapan Octopus kurucusu Emre Yıldız “Bilişim Vadisi Tasarım Kümelenme Merkezi startup eko sisteminde hizmet veren ve yıl başında erken aşama yatırım turunu tamamlayıp, 6,5 Milyon dolar değerleme ile ikinci yatırım turuna çıkacak bir ekibiz. Güncellenebilir sanat eseri kategorisinde ilk olacak bu işin bir parçası olmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Dokuma alanında kendi ismine patentli özel tekniğini kullanarak dünyada portre dokuyan nadir sanatçılardan olan Fırat Neziroğlu ile el sıkıştığımız ve Octopus ekranları ile eserlerin güncellenebilir formatta olmasına aracı olmaktan memnuniyet duyuyoruz. Türk sanatçıların globalde başarılarını görmek bizleri hep mutlu ediyor. Yeni dönemde Octopus’u Londra’ya taşıyoruz. Sanatçımızın bu işi ile markamız, dünyanın dört bir yanına onunla ulaşıyor olacak ve bu durum bize büyük gurur veriyor.” dedi.
Fırat Neziroğlu
2000 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarım Bölümü Dokuma Programı’nda lisans eğitimini tamamlayan Fırat Neziroğlu, 2007’de aynı fakültede yüksek lisans eğitimini bitirdi.
Cemil İpekçi, Arzu Kaprol ve Defne Koz süpervizörlüğünde araştırmalarını genişletti.
Türkiye’de kumaş tasarım alanında ilk kez yapılan Fabrik 2002 Kumaş Tasarım Yarışması’nda Türkiye birincisi ve ikincisi oldu.
2000 yılında Üç Boyutlu Dokuma Tezgahı Buluşu’nu tanıttı ve ilk kişisel sergisi olan ‘Dokuyabildiklerim ve Dokunabildiklerim’ ile sanatseverle buluştu.
Dünyanın en önemli lif sanatı etkinliği olan Lozan Bienaline davet aldı ve yine dünyanın en önemli müzayedelerinden Chiristie’s e kapak olarak seçilen tek Türk sanatçı oldu.
Norveç Kraliyet Büyükelçiliği himayesinde Oslo’ya, Tayland Kraliçesi Sirikit’in doğum günü kutlamaları nedeniyle, Kraliçenin kendisine özel bir kumaş dokumak üzere Tayland’a, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani’ye bir sanat eseri dokumak üzere Katar’a davet aldı. İngiltere’den gelen istekle Kraliçe Elizabeth’in portre dokumasını yaptı.
Türkiye’nin zanaat belleği olan Olgunlaşma Enstitülerinin Danışma Kuruluna seçildi ve tasarım alanında 24 Enstitümüze danışmanlık yapmaya başladı.
2002’de Çukurova Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümünde, 2003-20011 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Bölümünde, 2012-2014 yılları arasında İzmir Ekonomi Üniversitesinde, 2015’te Nişantaşı Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi Tekstil ve Moda Tasarım Bölümünde dersler verdi.
Sanat eserleri şu anda Ingiltere – Harris & Erel Art, Portekiz – Casa D’ell Arte, Amerika – Hub Design, Türkiye – Anna Laudel Gallery, Avustralya – The Main Gallery tarafından temsil edilmektedir.
Art
Fırat Neziroğlu, dokuma çalışmalarında geleneksel dokuma resim tekniğine getirdiği ışık, gölge ve BOŞLUK öğeleri ile çağdaş bir yaklaşım sergiliyor.
Geliştirdiği bu teknik Dünya Çağdaş Sanatı içinde kendi adıyla anılıyor.Sanatı ve hayatını anlatan, kişisel dokuma tekniği hakkında yazılan bir yüksek lisans tezi bulunuyor.
Dünyanın pek çok önemli üniversitesinde tekstil bölümlerinde kişisel
dokuma tekniği derslerde anlatılıyor, dünyanın pek çok tekstil
toplulukları ve derneklerinde “Fırat Neziroğlu gibi dokumak” isimli
günler düzenleniyor.
Eserlerinde, günlük hayattan gerçek hikayeleri, duyguları ve hisleri
yansıtıyor. Gerçekçi Portreler dokuyor ve Anadolu kiliminin anlamını
bugüne yansıtırken “göz göze bakışmak” fikrini savunuyor.
Sadece renkler, tonlar ve formlar değil, aynı zamanda çeşitli geleneksel Anadolu dokuma tekniklerini ve yöresel lifleri kullanıyor.
Karakteristik dokuma resim tekniğine ek olarak sanatçı, tekstil tekniği
deneyimlerinden yararlanarak keçe heykeller üretiyor.
Heykellerinde mükemmelliğe ulaşmak için, sert ve ağır mermer hissi dışında, heykellerini yün malzemesi ile ikinci bir deri gibi biçimlendiriyor.
Anadolu’yu geziyor, kaybolan kumaşları buluyor ve tezgahları yeniden
kurup dokuyucularla bilgilerini paylaşıyor.
Eski kumaşları yeniden tıpkı, eski günlerdeki gibi üretiyor.
Anadolu bilgeliğinden yararlanarak ürettiği kumaşlarla erkek giysi koleksiyonu hazırlıyor.
Koleksiyonları dünyanın pek çok ülkesinde satış noktalarında fiziksel ve online olarak satılıyor.
Anadolu giysi kültürünü dünyaya tanıtıyor ve giydiriyor.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.