Avrupa’daki seyahat acentaları birlikleri başkanlarının katılımlarıyla ve TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz B. Bağlıkaya’nın sunumlarıyla düzenlenen ‘Yarış Yeniden Başlıyor’ panelinde, ilk olarak Almanya Seyahat Acentaları Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig, Almanya’dan yurtdışına seyahatlerin ne zaman başlayacağı, hangi destinasyonların ön planda olacağı ve turistlerin nelere dikkat edeceği konusunda açıklamalarda bulundu.

DRV Başkanı Fiebig, ‘‘Tüm Avrupa’da durum benzer. 2019 yılına kıyasla, turizm sektörü geçtiğimiz yıl Almanya’da %80 düşüş yaşadı; bu yıl da bu rakam %95’e çıktı. Krizi yönetebilmek büyük önem arz ediyor. Bu durumun üstesinden gelebilmek için uzun vadede aşılanma gerekiyor. Ancak küresel nüfusun tamamının aşıya erişmesine kadar kendi faaliyetlerimizi aşamalar üzerine inşa etmeliyiz’’ cümleleriyle sürecin koordineli bir şekilde takip edilmesi gerektiğini savundu.

‘‘Seyahat eden kişilerin güvenliğini sağlamak en önemli öncelik olmalıdır.’’

Almanya’da hijyen ile ilgili alınan önlemlere dikkat çeken Fiebig, aşılanma sürecinin Almanya’da yavaş başladığını, şu an itibariyle nüfusun %20’sinin ilk doza eriştiğini ve %7’sinin her iki doza da eriştiğini ifade etti ve sonbahar döneminden itibaren seyahat oranlarının artacağı öngörüsünde bulundu.

Alman hükümetinin temkinli davranışlarını dile getiren Fiebig; ‘‘Pandemiden en çok etkilenen yapılar, genç aileler oldu. Onlarla birlikte nüfusun büyük bir çoğunluğu yine tatillerini Türkiye’de geçirmek istiyorlar. Fiyatların karşılığında alınan hizmetten memnunlar. Türkiye yine odak noktaları olacak diye düşünüyorum’’ cümleleriyle belirsizlik döneminde bile insanların her zaman bildikleri ve güvendikleri destinasyonları tercih edecekleri, bu noktada Türkiye’nin aldığı hijyen ve sağlık önlemlerinin ülkeyi tekrar popüler kılacağını ifade etti.

‘‘Türkiye’de turizm çalışanlarının öncelikli olarak aşılanması Alman piyasasında işleri hızlandıracaktır’’

Ülkemizde turizm sektörü çalışanlarının öncelikli olarak aşılanmasının önemini vurgulayan Fiebig, Türkiye ve Almanya arasındaki karşılıklı anlaşmaların yeniden hayata geçirilmesi gerektiğini yineledi.

Fiebig, ‘‘Bu istikrarlı çalışmalarla yaz dönemine iyi bir başlangıç yapacağız’’ cümlesiyle sezon beklentilerini dile getirdi.

Ülkemizin en önemli pazarlarından biri olan İngiltere ile ilgili TÜRSAB Başkanı Firuz Bağlıkaya’nın sorularına cevap veren İngiltere Seyahat Acentaları Birliği (ABTA) İcra Kurulu Başkanı Mark Tanzer, ‘‘Kapanma döneminin sonuna geldik ancak uluslararası seyahat yasakları 17 Mayıs’a kadar devam edecek gibi görünüyor. Bu süreç gelişmelere göre daha erken son bulabilir. İngiltere’de aşılanma oranı oldukça arttı. Vaka sayılarında ciddi bir düşük var. Bununla birlikte kademeli olarak kısıtlamalar kalkacaktır’’ dedi.

‘‘Ülkelerdeki enfeksiyon ve aşılanma oranları ile birlikte bilgi güvenliği en önemli kriter olacaktır’’

Ülkelerin çeşitli verilere göre sınıflandırılacağını belirten Tanzer, ‘’Hangi ülkelerin hangi kategoride olacağı bilgisi şu an mevcut değil. Veriler sürekli güncelleniyor ve düzenlemeler yapılıyor. Verilerin güvenilir olması çok önemli. Yeşil seviyede bile PCR testi istenmekte ve bu ülkemizde AB ülkelerine göre iki katı fiyata sahip. Sarı seviyede ise 10 gün karantinada kalınması gerekiyor. Bunlar elbette seyahat etmek adına cesaret kırıyor. Zaman çok az ve yapılacak çok şey var. Sınırlarda da gecikmeler görülüyor. İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda da kendilerine göre önlemler aldı. Aşırı temkinli olduklarını söyleyebilirim. Karantina ve test olmadan da seyahat edebilme opsiyonları gözden geçirildi. Yaz sezonundan bir hafta bile kaybetme istemiyoruz’’ cümleleriyle Birleşik Krallık’taki gelişmeleri paylaştı.

‘‘İngiltere’den Türkiye’ye 2,5 milyon turist akışı var. Bu Türkiye’nin hala gözde bir destinasyon olduğunu gösteriyor. Türkiye’de sağlık alanında tüm çalışmalara aşırı dikkat edilmesi gerekiyor. Aşılanma ile birlikte Türkiye’ye ilk seyahat edecek grubun üst yaş grubu olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’nin kendisini hazırlaması gerekiyor’’ cümleleriyle Tanzer, güvenli destinasyon noktası olarak kabul edilen Türkiye’nin sarı veya kırmızı kategoriye girmemesi için çağrıda bulundu.

İngiltere’ye geri dönen vatandaşların gittikleri ülkelerdeki test kapasitesine de dikkat ettiğini belirten İngiltere Seyahat Acentaları Birliği (ABTA) İcra Kurulu Başkanı Mark Tanzer, talebin fazla olduğunu ve olumlu bir ivme ile bu yıl yükseleceğini ifade etti.

Komşu ülkemiz Yunanistan’ın 2020 yılındaki tecrübeleri, istihdam kaybını önlemek için faaliyetlerini ve beklentilerini paylaşmak üzere Yunanistan Seyahat ve Turizm Acentaları Birlikleri Federasyonu (FEDHATTA) Başkanı Lysandros Tsilidis ilk olarak, 2019 yılında Türkiye’yi 800 bin Yunan vatandaşının ziyaret ettiğini; 1,5 milyon Türk vatandaşının da Yunanistan’ı ziyaret ettiğini belirtti.

‘‘Geçirdiğimiz yıl kimsenin bir deneyimi yoktu. Doktorları dinlemek zorunda kalıyorduk ancak geçen yıl yaptığımız hataları tekrar yaşamak istemiyoruz. Bu yıl, turizm sektöründen daha fazla faydalanmak istiyoruz’’ cümleleriyle Yunanistan’ın 2020 yılını özetleyen FEDHATTA Başkanı Tsilidis, ülkesinin en önemli ekonomik beklentisinin yine turizmden olduğunun altını çizdi.

“Ülkelerin karşılıklı olarak ihtiyaçlarının konuşulması gerektiğini ifade eden Tsilidis, ‘‘Geçtiğimiz birkaç gün içerisinde AB ülkeleri, ABD ve İsrail gibi bazı ülkelerden aşılanmış veya PCR testi ile turist kabul edebileceğimiz konuşuldu. Yunanistan’ın kuzeyinden araç ile gelen misafirlere de sınırda hızlı test uygulaması yapılıyor” dedi.

‘‘Yunanistan’da Turizm sektörü çalışanları hızla aşılanıyor’’

Yunanistan’da turizm çalışanlarının öncelikli olarak aşılanmasındaki önemi vurgulayan Tsilidis, ‘‘Dünyadaki herkes önce kendi sağlığını düşünmeli, daha sonra müşterilerin menfaatine odaklanmalı. AB’nin direktifleri ve çeşitli yönergeleri var ama somut bir şey yok. Yunanistan’da çalışanların maaşlarının %50’si devlet tarafından ödendi. Özel sektör de kaybın %50’sini ödeyerek geri kalan ile ilgili hükümete destek oldu. Her zaman aynı fikirde olmasak bile birlikte çok sıkı çalışıyoruz. Sorunun kendisine odaklanıyoruz’’ cümlesiyle olumlu bir tablo için kurumlar arasında iş birliğinin aktif olması gerektiğini dile getirdi.

Son olarak, Türk ziyaretçiler için önemli bir pazar olan ve pandeminin ilk dönemlerinde büyük zorluk yaşayan İtalya ile ilgili İtalya Seyahat Acentaları Birliği (FIAVET) Başkanı İvana Jelinic, ‘‘Pandeminin başından beri çeşitli siyasi adımlar atıldı, kanunlar çıkartıldı ve turizm çalışanlarının işten çıkarılmaması sağlandı ancak bunu yapmak kolay olmadı. Geçen yıl turizm adına siyah bir yıldı. Tüm ülke büyük zarar gördü. Sadece yaz döneminde bir hareketlilik oldu. Ancak genel itibariyle sağlık ve ilk yardım hareketliliği turizm hareketini perdeledi. Halkımız maske ve sosyal mesafe tedbirlerine olabildiğinde dikkat etmeye çalıştı. Kısa dönemde de bunun böyle devam edeceğini düşünüyorum’’ cümleleriyle, İtalya’da pandemiden kaynaklı tecrübelerini paylaştı.


sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir yanıt yazın