Sanayiden gastronomiye, turizmden tarıma her o konuda çalışmalar yaptıklarını belirten Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, “Her şey değişiyor. Biz bu değişimi kavradık. Her alanda doğru bir şekilde büyüyoruz” dedi.
Ekonomi Gazetecileri Derneğinin (EGD) online toplantılarının konuğu bu defa Türkiye Belediyeler Birliği ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin oldu.
Moderatörlüğünü EGD Başkanı Celal Toprak’ın yaptığı “Başkan Anlatıyor” programında Şahin önce yaptığı çalışmaları ardından da ekonomi gazetecilerinin sorularını yanıtladı.
Gaziantep’in şehir ekonomisini geliştirmek için hayata geçirilen çalışmalar hakkında bilgiler aktaran Şahin programda yeni yatırımlar, ihracat, gastronomi, kültür ve turizm, çevre projeleri ve sığınmacılarla ilgili konulara temas etti.
“Güçlü bir sanayi kentiyiz, 200 bin çalışanımız var”
Ekonominin Gaziantep’in çok önemli bir parçası olduğunu söyleyen Başkan Şahin, 2014 yılında büyükşehir belediye başkanı olunca şehrin küresel ölçekte rekabet gücünü artıracak bilimsel araştırmalar yaptıklarını ve etki analizlerine bakıp, test edip ona göre bir yol haritası çizdiklerini belirtti. Gaziantep’in güçlü bir sanayi şehri olduğunu hatırlatan Şahin, ihracatta 5. sırada olduklarının altını çizerek “Dünya küçülüyor, Gaziantep büyümeye devam ediyor.” dedi. Şahin, Gaziantep’te büyük bir sanayi alt yapısı olduğunu söyleyerek 5 sanayi organize bölgesi ve ilçeler hariç 200 bin çalışanın olduğunu bilgisini verdi.
Başkan Şahin, ekonomi başlığının dünyanın en önemli parçasını oluşturduğunu belirterek, “Bizim açımızdan da şehir ekonomisi çok mühim. O yüzden 2014 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı olunca ilk yaptığımız şey, ‘Ölçmediğiniz hiçbir şeyi düzeltemezsiniz’ anlayışından hareketle yol haritamızı belirlemekti. Başkan olunca küresel ölçekte şehrin rekabet etme gücü ile ilgili bilimsel araştırmalar yaptık. Öncelikle şehrin rekabet etme gücü açısından hangi alanda nasıl bir potansiyele sahip olduğunu tespit ettik. Baktığımız zaman Gaziantep’in çok uzun yıllar öncesine dayanan bir sanayi altyapısı var. Hali hazırda şehirde faaliyet gösteren 5 organize sanayi var, küçük sanayi var. Bu özelliklere sahip olmasından dolayı Gaziantep çok güçlü bir sanayi şehridir. Gaziantep ihracatta 5’inci sırada bulunuyor. Dünya küçüldü, Gaziantep büyümeye devam ediyor” diye konuştu.
“Montaj sanayinden çıkıp yüksek teknolojiye geçmemiz elzem”
Konuşmasına sanayinin ileri bir seviyeye ulaşması için kentin yüksek teknolojiye geçmesi gerekliliğine dikkati çekerek devam eden Başkan Fatma Şahin, “Mevcut sanayi alt yapımız çok güçlü olabilir. Ancak montaj sanayinden çıkıp makineleşerek yüksek teknolojiye çıkmamız da elzem bir durum niteliği taşıyor. Bununla ilgili de kenti sanayide yükseltecek verileri elimizde bulundurmamız açısından bir rapor hazırlattık. ‘Bizi yüksek teknolojiye ne geçirecek’ konulu bu raporda birtakım başlıklar ortaya çıktı. Eğitim bunlardan birisiydi.
Ar-Ge inovasyon gibi konularda bir dizi çalışmalar gerçekleştirdik. Oluşturduğumuz raporu da merkezi yönetimle paylaştığımızda hangi bakanlıktan nasıl destek alabiliriz gibi soruları yanıtlamak amacıyla istişareye yattık. Toplantı ve görüşmeler sonucunda Gaziantep için hazırladığımız raporun Türkiye’nin 11’inci kalkınma hedefi ile eş değer olduğunu öğrendik” ifadelerini kullandı.
Başkan Şahin, montaj sanayiden çıkıp makineleşmek, yazılım ve donanımda geliştirmek için neler yapılması gerektiğine ilişkin yaptıkları araştırmalarda eğitim, AR-GE ve inovasyon merkezi, model fabrikası ihtiyacının olduğunu tespit ettiklerini kaydederek “Sanayide yüksek teknolojiye geçme hedefimize devam ediyoruz. Sanayi Bakanlığı tarafından model fabrika kuruldu, AR-GE inovasyon merkezimiz güçleniyor.
Akıllı ulaşım, pandemide temaslı ve pozitif bireyi toplu ulaşımdan uzak tuttu
Günümüz modern toplumlarında şehirler için hız faktörünün çok önemli olduğuna vurgu yapan Başkan Şahin, “Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak Bilişim A.Ş.’yi kurduk. Özellikle yazılım ve donanım kapsamında büyük yol kat ettik. 4 ay önce Sağlık Bakanı buraya geldiğinde Hayat Eve Sığar Kodu ile ilgili hızlı bir protokol yaptık. 2017 yılında Gaziantep’te başlattığımız ‘Akıllı Ulaşım’ projesi ve pandemide devreye soktuğumuz HES protokolünün entegrasyonu ile temaslı bireylerin toplu ulaşımı kullanmasının önüne geçtik. Yazılım ve donanımda bugün daha önce elektronik denetleme sistemi vardı. Biz onu İSBAK’tan almıştık. Şimdi öyle bir altyapı oluşturduk ki kendi yazılımımız İSBAK’ın da önüne geçti. Bölgedeki bütün belediyelerin bu tür taleplerini yerine getirecek hem beşerisermayeyi hem altyapımızı kuvvetlendirdik.” diye konuştu.
“Gaziantep dünyanın 7. rekabet etme gücü olan şehri”
Şehirlerin küresel ölçekteki rekabet gücünde kültür ve sanatın ön plana çıktığını söyleyen Şahin şunları söyledi: “TheTelegraph bir endeks yayınlamıştı. Burada Gaziantep dünyanın en eski yerleşim yeri olarak 9’uncu sırada bulunuyor. Bizden önceki şehirlere baktığınız zaman güvenli hayatın olmadığını görüyorsunuz. Filistin ve Suriye gibi sıralamada önde olan ülkelerde insanların gidip bir turizm faaliyeti sürdürmesi pek de kolay değil. Dolayısıyla biz, kültür ve sanatta da turizm çerçevesinde şehri hazırlamamız gerekiyor. Burada da iki başlık çok önemli; tesis ve tanıtım. 5 antik kentimiz var. Bunların hepsi UNESCO’nun geçici listesinde yer alıyor. Şahin ayrıca, Dünya Bankasına göre Gaziantep’in dünyanın 7. rekabet etme gücü yüksek olan şehri olduğunu açıkladı.
“UNESCO’ya nasıl girilir çok iyi öğrendik”
Gaziantep’in kültürel değerlerini öne çıkaracak çalışmalarından bahseden Başkan Şahin, UNESCO’nun geçici koruma listesinde yer alan 5 antik kente sahip olduklarını belirterek “UNESCO’ya nasıl girilir çok iyi öğrendik. İki senemizi aldı gastronomide yaratıcı şehirler ağına girmek. Anadolu’da büyük bir tarih, coğrafya, medeniyet ve inanç turizmi var. Önemli olan tematik çalışmak, tesis yapmak ve tanıtmak. Gastronomide yaratıcı şehirler ağına girince bir toplantı yaptık. Dünyanın birçok yazarını, akademisyenini uluslararası alanda şefleri şehrimize getirdik. Bizim bu girişimlerimiz aynı zamanda ülkemiz için de güçlü bir network oluşturdu.” dedi.
“Gaziantep, Panorama Müzesi’nde tarihe, Rumkale’de de kültüre ve turizme beşiklik ediyor”
Türkiye Belediyeler Birliği ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin Gaziantep’te kurulan Panorama Müzesi ile Antep Savunması’nın kahramanlık anlarının bugüne yansıtılacağını da anlattı. Başkan Şahin pek çok turizm amaçlı çalışmaya da dikkat çekerek “Gaziantep’in kurtuluşunun 100’üncü yılında 25 Aralık Panorama Müzesi’ni ziyaretçilerine açtı. Dünyanın en güzel panoramik müzesine ev sahipliği yapıyoruz. Ben 1453’ü gezdim. Oradaki baskı ofset baskı. Biz Anıtkabir’i yapan Rus ressamla 7 yıldan beri çalışıyoruz. Bizi Gazi yapan serüvenimizi, kültür ve sanatla birleştirdik. Müzeye girdiğiniz zaman 100 yıl önce yaşanan her şey tekrar gözler önüne seriliyor. Rumkale’de Türkiye’nin en büyük cam terasını yapıyoruz. Çalışmalarımız haziranda nihayete eriyor. Rumkale’de ayrıca bir sahil düzenlemesi yaptık. Su sporları festivali düzenledik. Bunu daimî hale dönüştürmeyi amaçlıyoruz. Rumkale’de büyük bir hayat var. İçinde hamamı, camisi, manastırı ve cumhuriyet evleri bulunuyor. Orada inşa ettiğimiz cam terasla büyük bir tarihle kültürle insanımızı buluşturacağız.” dedi.
Gaziantep’te Avrupa Birliği (AB) projesiyle Anadolu Arkeoloji Enstitüsü kurma çalışmalarının devam ettiğini söyleyen Şahin, “Anadolu en büyük miras. Avrupa’ya gidiyorsunuz Anadolu’dan giden eserler Anadolu’ya dönse müzeleri kalmayacak. Arkeorotaya girmek için Anadolu Arkeloloji Enstitüsünün bütün işlemleri tamamlanmak üzere. Çok büyük bir laboratuvar var karbon analizi yapan. Arkeoloji kütüphanesi var. 450 akademisyenin çalıştığı çok büyük bir network var. Bu Arkeorota bizi İpek Yolu’ndan buraya getirecek.” dedi. Bölgeyi daha kuvvetli hale getirmek için kültürel turizmin altyapısı oluşturacak çalışmalar yaptıklarına değinen Şahin, Rumkale’de Türkiye’nin en büyük cam terasını yaptıklarını açıkladı.
İklim master planı yapılmış “Yeşil Antep” için 27 milyon fidan
“Kendi kendine yetmek çok önemli insanı korumak için. Toprağı, havayı, suyu, çiçeği, böceği koruyacaksın.” diyen Şahin, Gaziantep’te başlatılan Yeşil Antep Projesi hakkında bilgiler verdi. Proje kapsamında 27 milyon fidan dikileceğine vurgu yapan Şahin, kişi başına düşen yeşil aranı artırmayı, karbondioksit salınımını azaltmayı hedeflediklerinin altını çizdi. Şahin, şehirdeki yenilenebilir enerji çalışmaları hakkında ayrıntılar vererek güneş enerjisi, rüzgar enerjisi çalışmalarının devam ettiğini ve ENERJİ A.Ş.’yi kuracaklarını bildirdi. “Şehirler en büyük tüketici. Tükettiği enerjiyi yeniden üretecek şekilde çalışma yapmak gerekiyor.” diye uyaran Şahin, ilk göreve geldiğinde imar, ulaşım master planlarının yanında iklim master planı yaptıklarını söyledi.
Başkan Şahin, “YeşilAntep adında bir proje başlattık. ‘27 milyon fidan dikeceğiz’ dedik. Kişi başına düşen yeşil alanı artıracağız, karbondioksit salınımını azaltacağız. Bu amaç sonucunda da yenilenebilir enerji ortaya çıkıyor. O yüzden güneş enerjilerini çoğaltıyoruz. Biyogaz yaptık. Hayvan atıklarından enerji ürettik hem de çıkan sıvı gübre ile park ve bahçelerde kullanıyoruz. 2014 yılında başkan olduğumda imar ve ulaşımın yanında İklim Master Planı da yaptık. Bu şehri kirleten sanayinin ve ulaşımın başat faktörler arasında yer aldığını gördük. O yüzden ulaşımı gençleştirdik. Ulaşımımızı elektriğe dönüştürmek için çalışmalar yapıyoruz. GAZİRAY gibi çok büyük bir projemizin çalışmaları sürüyor. Bunun yanı sıra kömür kullanımını en aza indirecek çalışmalarımız da devam etmekte. Dünya artık yeşil ekonomiyi ve bilgi ekonomisini konuşuyor. Pandemi sonrasında kurulacak yeni düzende bu iki başlık öne çıkıyor” diye konuştu.
“Yeni dünyanın kodlarına güçlü şekilde hazırlanmamız lazım”
Artık altyapı belediyeciliğinin bittiğini işaret eden Şahin, “Sosyal ve kültürel belediyecilik yükselen değer. Bilgi ekonomisi, yeşil ekonomi… Dünya bunu konuşuyor. Biden Paris Anlaşmasını imzalayacağını söyledi. Pandemi sonrasıkurulan dünyada bu başlıklar çok önemli hale dönüşüyor. Bilgi ve yeşil ekonomiyi nasıl çözeceğiz bunu konuşacağız. Yeni dünyanın kodlarına güçlü şekilde hazırlanmamız, yenilenmemiz lazım. Şehir ekonomisini güçlü şekilde hayat geçirmemiz, bölgesel kalkınmayı planlamamız ve insanımızı buna hazırlamamız lazım.” sözlerine yer verdi.
“Kalifikasyonu yüksek olan Suriyelilere çok hızlı çalışma izni veremeyince birçoğunu kaçırdık”
Gazetecilerin Suriyeli sığınmacılarla ilgili sorularını da yanıtlayan Başkan Şahin, bu meselenin bütün dünyanın üzerinde çalıştığı bir mesele olduğunu belirterek sığınmacıların entegrasyonuyla ilgili geliştirilen Gaziantep Modeli’nde neler yapıldığını paylaştı. Birlikte eğitim modeli kapsamında 100 bin öğrenciyi sistemin içine dahil ettiklerini ve 5 bin derslik yapmak zorunda kaldıklarından bahseden Şahin, “Kalifikasyonu yüksek olan kişilere çok hızlı çalışmaizni veremeyince birçoğunu kaçırdık. Bu bizim handikapımızolduk. Geçen gün İskandinav Belediyeler Birliği Başkanı‘Pandemide doktor ihtiyacımızı Suriyeli doktorlardan karşıladık.’ diyor. Biz bu konuda çok hızlı hareket edemedik.” diye konuştu.
Birlikte çalışma modelinin önemine değinen Şahin, Gaziantep Ticaret Odasında 900’e yakın Suriyelilerin içinde olduğu şirket kurulduğunu, 40-50 ortak sanayi altyapısı oluşturulduğunu söyledi. Şahin ayrıca, Cerablus’ta şartlar oluştuktan sonra 100 bin kişinin, Fırat Kalkanı’yla birlikte güvenli hat oluşunca da 400 bin kişinin evine döndüğünü kaydetti.
“Artık şehir milliyetçiliği sona erdi”
Başkan Şahin, şehrin kendi kendine yetebilmesi adına tohum bankası, baharat kütüphanesi oluşturduklarını aktararak sözlerine şöyle devam etti: “Kendi üretimimizi kendimiz gerçekleştiriyoruz. Burada en önemli şey, sulanabilir arazidir. Çiftçimiz açısından pompaj ile sulama çok maliyetli. Bu nedenle sulama sıkıntısı yaşayan fidanlarını ekmekte güçlük yaşıyor. Burada büyük bir ekosistem var. Çiftçi rahat ederse esnaf rahat ediyor, esnaf rahat ederse de sanayi rahat ediyor. O nedenle bizim yeni dönemde mutlaka güneş enerjisi ile birlikte sulanabilir arazilere ulaşmamız ve maliyeti düşürmemiz gerekiyor. Mezopotamya’da bereketli hilalin ortasındayız. Evliya Çelebi buraya geldiğinde ‘Burayı anlatmaya ne kalem ne de kelam yeter’ diyor. Hakikaten bölgesel kalkınma açısından büyük bir fırsat var. Bizim bölgenin bütün toprağını sulayacak alt yapıyı ve teknolojiyi devreye sokmamız şart. Artık şehir milliyetçiliği sona erdi. Fıstık ve biber gibi ürünlerin hangi şehre ait olduğunu kanıtlamaktansa bu ürünlerin üretimini artırmak ve dünyaya pazarlamak en önemli amacımız olmalı” diyerek sözlerini sonlandırdı.
sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.